Friday, 18 December 2009
Bedirxan Bey
1803 yılında Cizre'de dünyaya gelen Bedirhan Bey, 18 yaşında Botan Emirliği'nin başına geçti. Atası yedinci göbekte Bitlis Hanı ve Şerefname'nin yazarı ünlü Şeref Han'a kadar uzanmakta idi. Hükümdarlık Bedirhan Bey'e babadan kaldı.
Bedirhan Bey genç olmasına rağmen çevredeki Kürt beylerine iktidarını kabul ettirdi. Bedirhan Bey, merkezi Cizira Botan olan eski Botan beyliğinin son beyidir.Bedirhan Bey'in hakimiyeti yalnızca Botan bölgesi ile sınırlı kalmadı,genişledi.
Bedirhan Bey’in başarıları ve etkinlik sahsının genişlemesi,Osmanlı yönetimini rahatsız ediyordu. Bedirhan Bey Osmanlı yönetimine vergi ve asker vermiyordu, kendi bağımsız ordu vardı. Bedirhan Bey kısa bir sürede Bitlis,Hakkari,Muş,Van ve Kars Kürt beylerinin ittifakını sağlayarak Osmanlı egemenliğine karşı birlikte ayaklanmayı içeren “Kutsal Antlaşma”yı gerçekleştirdi. Bu birliğe İran Kürtleri’nin büyük beyliği olan Erdelan Beyliği’ni de dahil etmeyi başardı.Birlikte kaleler gözden geçirildi, yeni kaleler yapıldı, silahlar kontrolden geçirilip askeri güç arttırıldı. Bedirhan Bey usta ve uzman kişileri Cizre’ye getirterek, onların yardımıyla biri barut, diğeri ise silah üreten iki atölye kurdu, yerli uzmanların yetişmesi ve Kürt gençlerinin eğitim görmeleri için onları Avrupa’ya gönderdi. Ermeni ve Asuriler’e karşı dostça bir yaklaşım içinde olan ve Kürtlerin Ermenilerle kız alıp vermesini serbest bırakan Bedirhan Bey’in topraklarına yerleşen her köylüye bir miktar toprak verilirdi ve karşılığında elde ettiği ürünün 1/3’ü istenirdi. Vergi oranı Osmanlıların vergisinden daha düşük düzeyde tutulduğu için civar halkın sempatisi artıyordu. Ticaretin gelişmesini sağlamak ve bölgeyi birbirine bağlamak için Van Gölü’nde deniz taşımacılığını geliştiren Bedirhan Bey,modern gemi inşa tekniklerini öğrenmeleri için de Avrupa’ya öğrenci gönderdi. Nihayet 1842’de bağımsızlık ilan edildi; Cizre başkent oldu. Bayrak çekildi, Kürt liderler Bedirhan hükümetini destekleyeceklerine ve koruyacaklarına dair and içtiler.
Alman subayı Helmut von Moltke'nin kaleme aldığı kitabında Evrex Kalesi (Graf von Moltke, Ausgewählte Werke, Berlin 1925)
Süreç Kürt çoğrafyasının Osmanlı İmparatorluğu’nda ayrılması doğrultusunda gelişiyordu. Bu da İstanbul’un yanı sıra Avrupa devletlerini ürkütüyordu. Batlı misyonerlerin teşvikiyle dostça ilişkiler içinde Asuriler’le Bedirhanlar arasında çelişki yaratılmakta gecikilmedi ve bu noktadan propagandayı geliştiren Batılı devletlerin sultan üzerindeki baskıları, Osmanlı yöneticileri Bedirhan Bey’e karşı hareket etmeye teşvik etti. Mareşal Hafız Paşa, görüşmeler yoluyla Bedirhan Bey’i Osmanlı hakimiyetini tanımasını sağlamakla görevlendirildi. Osmanlı paşaları, sultanın hakimeyitini tanımaları için Kürt Beylerine hediyeler yolluyorlar, ziyaret ediyorlardı. Ama tüm bu çabalar sonuçsuz kaldı. Osmanlı birlikleri Haziran 1841’de üç koldan Bedirhan Bey’e karşı saldırıya geçtiler. Harput, Urfa, Diyarbekir, Erzurum, Bağdat ve Musul bölgelerinde bulunan askeri güçler de bu taarruza katıldı. Bedirhan Bey’in kuvvetleri Osmanlılar’ın sayıca üstünlüğüne rağmen ilk çatışmayı kazandılar. Ne var ki önemli komutanı ve yeğeni olan Yezdan Şer’in ihaneti sonunda Bedirhan Bey küçük bir güçle Evrex Kalesi’ne çekilmek zorunda kaldı. Müttefik aşiretlerin yardıma gelememesi ve Osmanlı ordularının sayıca üstünlüğü, Bedirhan Bey’in görüşme ve antlaşma talebinde bulunmasına neden oldu. 27 Temmuz 1847’de Osmanlı yönetimine teslim oldu. Bedirhan Bey ve Ailesi önce İstanbul’a daha sonra da Girit Adası’na sürgüne gönderildi. Son yıllarını Şam’da geçiren Bedirhan Bey, 1868’de burada öldü. Ancak Bedirhan ailesi, uzun süre Kürt tarihinde iz bırakmaya devam etti.
Ebu Abdullah Şa Baz Bin Dostik
Harputtaki Kürt aşiretlerinden Dostkî’lere mensup Ebu Abdullah Şa Baz Bin Dostik tarafından 981 yılında Meya Farqin’de (Diyarbekir-Sîlwan) kurulan Merwanî Kürt Devleti’nin varlığına, 1085′te Selçuklu Emîri Melikşah tarafından son verildi.
990 yılında Hamdanîlerle yapılan bir savaşta Baz ölünce, yerine yeğeni, Merwan’ın oğlu Ali Hasan geçti. Babasına atfen, devlet Merwanî olarak adlandırıldı. Devletin egemenlik alanı kısa bir sürede gelişti. Güneyde Cudî eteklerinden başlayıp Cizre ve Hasankeyf’e, batıda Harput, kuzeyde Malazgirt ve doğuda Hakkâri’ye kadar uzandı. Çoğu tarihçiye göre, Merwanîlerin zenginliğine göz koyan Melikşah, devletin hükümdarlarından Nasır Nizam El-Dewle’ye memleketi paylaşma teklifinde bulundu; fakat bu teklif reddedilince, Melikşah veziri Fahrüldevle yönetiminde büyük bir ordu göndererek Diyarbakır ve Silvan’ı ele geçirirerek hazinedeki 1 milyon altına el koydu. Mervanî ailesini de Bağdat’ın kuzeyinde bulunan Harbe köyüne sürgüne gönderdi.
Merwanîler döneminde Kurdistan’da birçok cami, medrese, kervansaray, köprü, hamam, su kanalı yapıldı. Meyafarqîn bu dönemde büyük bir ticaret merkezi haline geldi. Emir Ebu Nasr döneminde kültürel ve edebî çalışmalara önem verildi. Devlete sığınan şairler ve bilim adamları himaye edildi. Bu nedenle El Dela, Tihamî, Ebu Riza, Siman El Hotaci gibi birçok yerli ve yabancı şair, şiirlerinde Emir Ebu Nasr’dan övgü ile söz ederler.
Thursday, 17 December 2009
Kur, KRD, Kurda, Gorduene, Kurdî-stan, Kurd-states
1991 yılında Tiflis yakınlarındaki, Dmanisi de bulunan 1,8 milyon yıllık olduğu anlaşılan 6 iskeleti saymazsak, Şanidar da bulunan Neanderthaler iskeleti ( yetişkin bir erkek) 75 000 yılıyla bu bölgede bulunan en eski kalıntı. / Colombia-University of New York/. Araştirmayi yürüten Ralf Solecki iskelet’in bilinçli bir şekilde gömülmüş olmasının, sosyal bir yaşantıya işaret ettiğini belirtiyor.
Arkeolojik kazılar Dağ-Halkları kültürlerinin kalıntılarını ortaya çikardi. Yaklaşık 50.000 ile 40.000 yil öncesine dayanan kalıntılar, Kuşunci, Şanîdar ve Hezarmerd mağaralarında bulundu. Behistun mağarasında bulunan yabani hayvan ve yabani at kemiklerinin o dönemde avcılık yapıldığına işaret ediyor.
Bizim asıl atalarımız olan Homo Sapiens Sapiens, yaklaşık 35 000 ve 30 000 bin yıl önce yaşadığımız yerlere yayılmış. Bradost-Kültürü denen bir yaşam biçimininin kalıntıları Şanidar, Garê-Har ve Kermanşah yakınlarındakı Varvacî mağaralarına bulundu. Avcılık ve Bitki ve kök ile beslenen Sapiens, 28.00 ile 14.000 arası değişen iklim koşullarına yaşam biçimini uyduralgeldi.
M.Ö. 14.000 döneminde iklimin ısınmasıyla insanlar ve hayvanlar daha yükseklerde yaşam alanları buldular. M.Ö. 9.000 yillarından sonraları mağaraları ise mezarlık olarak kullandılar
Der Spiegel dergisi, Urfa/Edesa/Ruha yakınlarindaki Göbekli Tepe’yi kapak konusu yapınca, dünya gözlerini şimdiye kadar keşfedilen en eski şehir’ e çevirdi. 12.000 yıl öncesine dayanan kalıntılar Hem Jericho -11.000 yıl hemde Çatalhöyük’ten 9.000 yıl - daha eski. Prehistoriker ve Arkeoleog Klaus Schmidt’in yıllardır bıkmadan yaptığı kazılarda dinsel anıt’lar ve yerleşik-yaşam izleri buldu.
Aynı konuda Almanya’nın ikinci kanalı ZDF nin yayınladığı „Dökümentasyonda eski ve yeni Ahit“’ten yola çıkarak Cennetin yerini, kitaplardaki tarifleri ve yerlerin adlarını kullanarak, Kurdistanda aramaya çıkıyorlar. Bilimadamlarının verileri onları Van Gölü güneylerine getiriyor ve orada bitiyor. Buralarda bie yerde ama nerede? Diyor araştırmacılar.
Neden Musevi ve Isevi kaynaklar Kuzey Mezopotamya’yı bu kadar önemsiyor?
Hz. Ibrahim Urfa’dan Kaanan ülkesine yola çikığı için mi?
Nuh’un gemisi Agırî/ağrı dağının tepesinde karaya oturduğu için mi?
Şırnak’ in Şehrı-Nuh adını yahudulerden mi aldı?
Prens Charles Kürdistan’da nereyi ziyaret etti, neden?
Arbela/Erbil/Hewler adı Adiabene krallığını kuran yahudilerden mi kaldi? O zaman başkent/payıtaht olan Arbela bugünde Güney Kurdistan’ın da başkenti oldu.
Sorular çok ama biz konumuza geri dönelim.
Nawaliçori Urfa-Fırat bölgesinde yapılan kazılarda artaya çıkan 5 cm yöksekliğinde yaklaşık 500-600° C- derecede pişirilmiş heykelciklerin 8.000 yıl öncesine ait olduğu ortaya çıktı.
Kırman-şah yakınlarındakı Ganşh-Dareh bölgesinde ev hayvanları izleri ortaya çıkarıldı. M.Ö. 8. 7. dönemine ait olan kalıntılar, yapılarda, taş’in yanında kelpiç’ de kullanilmiş. Seramik kalıntıları yanında tahıl ambarlarının olması ekim yapıldığını göstermektedir.
Bununla birlikte en eski Çiftlik denebilecek yapılar yine Kurdistan’da bulunmuştur. Kirkuk’un kuzeyinde ki Carmo/Jarmo/Qalat Carmo da yapılan kazılar en eski buğday’ın izlerini ortaya çıkarmıştır. Chicago Universitesinden Robert John Braidwood ve eşi Linda M.Ö. 7.500 yılına ait olduğunu belirrttikkleri kalıntılarda, ev hayvanlarının izlerini buldular. Çavdar, buğday, mercimek, araka, culbe’ ekimi yapıldığı da ortaya çıkarıldı.
6.750 yıllarına ait seramik kalıntıları yanında kemik-kaşıklarda bulunmuştur. Hayvan yünlerini işleyen Carmolular yiyeceklerini taş tabaklarda koymuslar. Domuz, Keçi, Koyun, ve Köpek evcilleştirmişler. Fasulye, Mercimek çeşitleri, Ceviz, Çam fistığı ve palamutu yiyecek olarak kullanmışlar.
Braidwood Carmo’yu gelecek te şehir kültürlerine prototyp- önörnek olarak gösteriyor.
M.Ö 7.550 – 6.800 yıllarında Diyar-bakir/Amida/Amed
Dıyarbakır’ın kuzeybatısındaki Koyuncu tepesindeki kazılarda 5 katman artaya çıkarılmış.7.500 ve 6.800 arasına tekabül eden bu katmanların ilk ikisinde bir Köpeğin kalıntıları, Fındık ve bir çeşit fasulye bulundu. Üst katmanlarda keçi ve koyun izlerine rastlanıldı ama avlanılmış yabani hayvan izleri de ortaya çıkarıldı.
Bir üst katmanda seramik izlerine ve testi/destî/Kûz ile birlikte bakır (diyar-bakır izlerine rastlanıldı. Bakırdan boncuklar ve iğneler bulundu. En üst katmanda ise bir atölye ye ortaya çıkarıldı.
7.000- 4.000 yıllarında Sîncar Ovası
Magsaliyada ki kazılarda ise köşeli/kare evlere rastlanılmiş. Temeli taştan, duvarları kelpiçten evlerin tabanlarıda ince taşlarla döşenmiş. Kileri ve ısıtma olanakları olan bu evlerin bazıları 100 metrekare.
Kul-Tepe kazılarında ise fırınlanmış ve dekore edilmiş seramiklere rastlanmıştır. Kul-tepe’de ilk tahıl ambarlama ve satma izleri ortaya çıktı. Avcılıkta kullanılan aletler çok az bulunduğundan daha çok tarımdan geçindikleri varsayılıyor.
Işte bu dönem şehirleşmenin baslama tarihi olarak tespit ediliyor. Kürdçe’nin Nord-Kurmanci/Kuzey Kurdmancisi bu döneme kadar kök saldığı ortaya çıkmış. Bugün kü Iran/Fars etkisi altına girmeden once, Nord-Kurmanci’nin Kurdistan bölgesinde yassayan halkların konuştuğu dillerin parçalarından oluşmuş ve bunların köklerinin izlerini ortaya koyabiliyor bilim adamları.
M.Ö. 4.000 ile 3.000 Mezo-potamia ve Kürdlerin Tarihte ilk yazılı anılışı.
Sümerler mezopotamya da Ur, Uruk, Kiş, Lagaş ve Nippur şehirlerini kurdular ve ilk defa yazıyı kullandılar. Güneştanrısı Kral Shin-Su yazıtlarda Kur ülkesini yendiğini söyler. T Sümercede KUR Kuzey Mesopotamyayı tarif eder; Dağlık Bölge, Dağ Halkları anlamına gelir. Kürdçede halen kuzey’e bakûr denir.
Daha sonra eski ve yeni ahitte bu bölgede yaşayan halklardan bahsedilir. Yukarıda değinmiştim, bu verilerden yola çıkarak cennet’i Kurdistanda aramaya geldiler araştırmacılar.
2.350 ile 2.100 arası Akadkalar.
Akadlar döneminde Kur kelimesi Kurdu ve Karda diye anıldı. Savaşçı, güçlü ve Kahraman olarak anlam verildi. Yine bugün Kürdçede Xurt, güçlü ve xort genç demek. Daha sonraki dönemlerde kürdler için savaşçı halk anlamına gelen Kurden adı kullanılmış.
Yine Asur Kralı Tiglat-pilester I, Van gölü güneyinda yaşayan Kurti/Qurti’leri nasıl yendiğini yazıtlarında anlatıyor. Azu Dağı’nın / Hızan Dağı/ bölgesinde Kurti Beglerinin yaşadığı bölgeyi kendine biat ettirdiğini anlatıyor yazitlar.
Asurların ve Hz. Isa’nın dili olan Aramice bizim yaşadığımız bölgede yaklasık 400 yil geçerli dil oldu.
Asurluların hebrew/yahudi köklere, Urartuların Ermeni köklere yakın olduğu bilinir. Ermeni tarihinde Urartu’nun bir parçası olan Nairi ler ermeni olarak geçer. Ama bu Nairi’ler yakın tarihte Nehriler olarak Kürd isyanlarından birini yapmışlardır. Bir akrabalik sözkonusu mu? Evet, genetik olarak Yahudilerle birlikte Ermenilerlede genetik bir yakın akrabalık var.
*********
Churriler/hurriler’ Krallığını ve Mittanni Krallığını Kürdlermi kurdu?
Medler Kürdlerin ataları mı dır?
Kommagene Krallığında Kürd katkısı nedir?
Ferdinand Hennerbichler bu konuya, bize göre, tam tersinden bakıyor ve diyorki, Kürdlerin kökenleri ile ilgili son bilgiler, o bölgede şimdiye kadar varolagelmiş halklar ve dillerin karışmış halidir. Bugünkü Kürdler bu karışımın en üst tabakası. Kurdmanci de irani diller öncesi birçok iz olduğunu söylüyor Hennbichler ve devam ediyor; dil olarak bugün Irani dillere akraba Kürdler ama, son genetik araştırmalar Yahudilerin en yakın genetik akrabasının Kürdler olduğunun kanıtlandığını söylüyor. Aynı kökten gelmeseler bile Kürdler ve Yahudiler çok uzun zaman birlikte medeniyetler kurdular. Diyor. Yani Kürdler tek bir halkın adı değil o bölgede yaşayan bütün halkların genel adı.
Biz Bedirhan ailesi ve Barzani ailesi için yahudi dendiğini biliyoruz ama bu yeni araştırma sonuçları saşırtıcı. Gerçi tarihte Babylon Kralı Nebukadnedzar ile başlayan, Yahudi deportasyonlarının Kurdistana yaopıldığını biliyoruz.
Kısacası bildiğimizden daha derin, detaylı ve karışık, bir tarihimiz var. Her yeni arkeolojik kazı bizim tarihi bilgilerimizi yeniden yenilememizi gerektirecek. Hem zaman-tarihi, hem dil-tarihi hemde din-tarihi açısından.
Kuzeyli, dağ ülkesi, dağ ülkesi halkları, güçlü, savaşçı….. anlamına gelen halklarımızın adı 4.000 yıldan bu yana kısaca şöyle gelişmiş:
Sümerler, Kur, KRD
Akadlar, Kurdu, Kardu, Qurdu Qardu, Quti, Guti
Asurlar, Kurti, Qurti, Quti, Guti
Hititler, Gurda,
babylonlular Kurda, Qurda
Nuhun Peygamber döneminde dünyanın sular altında kalma destanında: Kardu, Qardu
Yahudiler/Ibraniler, K(w)urd
Ermeniler (700.600).M.Ö. Kurt(ukh)
Eski Persler, Kurd, Gurd
Greekler 400.M.Ö. Kyrti-oi, /ülkesi kurdu-chi/ kardu-choi
Romalılar, Cutri, Cyrti-i ülkesi Kardu-chos, Cardu-chi, Kardienon
Araplar, Kurd, ülkesi Kardu
Türkler, Kürt, diye adlandırmiş bu bölge insanını.
Sümerce köklü Kurd ile farsça stan -ülke, toprak-, birleşmiş olabilir mi? Yada kurd- stend yani standin/ almak, ele geçirmek(kurdî) ile birlesmis olabilir. Yani Kürdlerin aldığı yer.
Dr Ferdinand Hennerbichler’in die Herkunft von Kurden çalışması bizim bilmediğimiz daha birçok şaşırtıcı bilgiyle taniştırıyor. Internet versionu, kaynak adresleriyle birlikte, Almanca ve Ingilizce, http://www.fhe.ç/html/Die-Herkunft-von-Kurden.pdf, adresinde.
Filoloji, arkeoloji, tarih ve genetik bilim’ in en son bilgileri ile donanmış bu eser kafamızdaki birçok soruya cevap veriyor.
Ozcan Kaplan
Arkeolojik kazılar Dağ-Halkları kültürlerinin kalıntılarını ortaya çikardi. Yaklaşık 50.000 ile 40.000 yil öncesine dayanan kalıntılar, Kuşunci, Şanîdar ve Hezarmerd mağaralarında bulundu. Behistun mağarasında bulunan yabani hayvan ve yabani at kemiklerinin o dönemde avcılık yapıldığına işaret ediyor.
Bizim asıl atalarımız olan Homo Sapiens Sapiens, yaklaşık 35 000 ve 30 000 bin yıl önce yaşadığımız yerlere yayılmış. Bradost-Kültürü denen bir yaşam biçimininin kalıntıları Şanidar, Garê-Har ve Kermanşah yakınlarındakı Varvacî mağaralarına bulundu. Avcılık ve Bitki ve kök ile beslenen Sapiens, 28.00 ile 14.000 arası değişen iklim koşullarına yaşam biçimini uyduralgeldi.
M.Ö. 14.000 döneminde iklimin ısınmasıyla insanlar ve hayvanlar daha yükseklerde yaşam alanları buldular. M.Ö. 9.000 yillarından sonraları mağaraları ise mezarlık olarak kullandılar
Der Spiegel dergisi, Urfa/Edesa/Ruha yakınlarindaki Göbekli Tepe’yi kapak konusu yapınca, dünya gözlerini şimdiye kadar keşfedilen en eski şehir’ e çevirdi. 12.000 yıl öncesine dayanan kalıntılar Hem Jericho -11.000 yıl hemde Çatalhöyük’ten 9.000 yıl - daha eski. Prehistoriker ve Arkeoleog Klaus Schmidt’in yıllardır bıkmadan yaptığı kazılarda dinsel anıt’lar ve yerleşik-yaşam izleri buldu.
Aynı konuda Almanya’nın ikinci kanalı ZDF nin yayınladığı „Dökümentasyonda eski ve yeni Ahit“’ten yola çıkarak Cennetin yerini, kitaplardaki tarifleri ve yerlerin adlarını kullanarak, Kurdistanda aramaya çıkıyorlar. Bilimadamlarının verileri onları Van Gölü güneylerine getiriyor ve orada bitiyor. Buralarda bie yerde ama nerede? Diyor araştırmacılar.
Neden Musevi ve Isevi kaynaklar Kuzey Mezopotamya’yı bu kadar önemsiyor?
Hz. Ibrahim Urfa’dan Kaanan ülkesine yola çikığı için mi?
Nuh’un gemisi Agırî/ağrı dağının tepesinde karaya oturduğu için mi?
Şırnak’ in Şehrı-Nuh adını yahudulerden mi aldı?
Prens Charles Kürdistan’da nereyi ziyaret etti, neden?
Arbela/Erbil/Hewler adı Adiabene krallığını kuran yahudilerden mi kaldi? O zaman başkent/payıtaht olan Arbela bugünde Güney Kurdistan’ın da başkenti oldu.
Sorular çok ama biz konumuza geri dönelim.
Nawaliçori Urfa-Fırat bölgesinde yapılan kazılarda artaya çıkan 5 cm yöksekliğinde yaklaşık 500-600° C- derecede pişirilmiş heykelciklerin 8.000 yıl öncesine ait olduğu ortaya çıktı.
Kırman-şah yakınlarındakı Ganşh-Dareh bölgesinde ev hayvanları izleri ortaya çıkarıldı. M.Ö. 8. 7. dönemine ait olan kalıntılar, yapılarda, taş’in yanında kelpiç’ de kullanilmiş. Seramik kalıntıları yanında tahıl ambarlarının olması ekim yapıldığını göstermektedir.
Bununla birlikte en eski Çiftlik denebilecek yapılar yine Kurdistan’da bulunmuştur. Kirkuk’un kuzeyinde ki Carmo/Jarmo/Qalat Carmo da yapılan kazılar en eski buğday’ın izlerini ortaya çıkarmıştır. Chicago Universitesinden Robert John Braidwood ve eşi Linda M.Ö. 7.500 yılına ait olduğunu belirrttikkleri kalıntılarda, ev hayvanlarının izlerini buldular. Çavdar, buğday, mercimek, araka, culbe’ ekimi yapıldığı da ortaya çıkarıldı.
6.750 yıllarına ait seramik kalıntıları yanında kemik-kaşıklarda bulunmuştur. Hayvan yünlerini işleyen Carmolular yiyeceklerini taş tabaklarda koymuslar. Domuz, Keçi, Koyun, ve Köpek evcilleştirmişler. Fasulye, Mercimek çeşitleri, Ceviz, Çam fistığı ve palamutu yiyecek olarak kullanmışlar.
Braidwood Carmo’yu gelecek te şehir kültürlerine prototyp- önörnek olarak gösteriyor.
M.Ö 7.550 – 6.800 yıllarında Diyar-bakir/Amida/Amed
Dıyarbakır’ın kuzeybatısındaki Koyuncu tepesindeki kazılarda 5 katman artaya çıkarılmış.7.500 ve 6.800 arasına tekabül eden bu katmanların ilk ikisinde bir Köpeğin kalıntıları, Fındık ve bir çeşit fasulye bulundu. Üst katmanlarda keçi ve koyun izlerine rastlanıldı ama avlanılmış yabani hayvan izleri de ortaya çıkarıldı.
Bir üst katmanda seramik izlerine ve testi/destî/Kûz ile birlikte bakır (diyar-bakır izlerine rastlanıldı. Bakırdan boncuklar ve iğneler bulundu. En üst katmanda ise bir atölye ye ortaya çıkarıldı.
7.000- 4.000 yıllarında Sîncar Ovası
Magsaliyada ki kazılarda ise köşeli/kare evlere rastlanılmiş. Temeli taştan, duvarları kelpiçten evlerin tabanlarıda ince taşlarla döşenmiş. Kileri ve ısıtma olanakları olan bu evlerin bazıları 100 metrekare.
Kul-Tepe kazılarında ise fırınlanmış ve dekore edilmiş seramiklere rastlanmıştır. Kul-tepe’de ilk tahıl ambarlama ve satma izleri ortaya çıktı. Avcılıkta kullanılan aletler çok az bulunduğundan daha çok tarımdan geçindikleri varsayılıyor.
Işte bu dönem şehirleşmenin baslama tarihi olarak tespit ediliyor. Kürdçe’nin Nord-Kurmanci/Kuzey Kurdmancisi bu döneme kadar kök saldığı ortaya çıkmış. Bugün kü Iran/Fars etkisi altına girmeden once, Nord-Kurmanci’nin Kurdistan bölgesinde yassayan halkların konuştuğu dillerin parçalarından oluşmuş ve bunların köklerinin izlerini ortaya koyabiliyor bilim adamları.
M.Ö. 4.000 ile 3.000 Mezo-potamia ve Kürdlerin Tarihte ilk yazılı anılışı.
Sümerler mezopotamya da Ur, Uruk, Kiş, Lagaş ve Nippur şehirlerini kurdular ve ilk defa yazıyı kullandılar. Güneştanrısı Kral Shin-Su yazıtlarda Kur ülkesini yendiğini söyler. T Sümercede KUR Kuzey Mesopotamyayı tarif eder; Dağlık Bölge, Dağ Halkları anlamına gelir. Kürdçede halen kuzey’e bakûr denir.
Daha sonra eski ve yeni ahitte bu bölgede yaşayan halklardan bahsedilir. Yukarıda değinmiştim, bu verilerden yola çıkarak cennet’i Kurdistanda aramaya geldiler araştırmacılar.
2.350 ile 2.100 arası Akadkalar.
Akadlar döneminde Kur kelimesi Kurdu ve Karda diye anıldı. Savaşçı, güçlü ve Kahraman olarak anlam verildi. Yine bugün Kürdçede Xurt, güçlü ve xort genç demek. Daha sonraki dönemlerde kürdler için savaşçı halk anlamına gelen Kurden adı kullanılmış.
Yine Asur Kralı Tiglat-pilester I, Van gölü güneyinda yaşayan Kurti/Qurti’leri nasıl yendiğini yazıtlarında anlatıyor. Azu Dağı’nın / Hızan Dağı/ bölgesinde Kurti Beglerinin yaşadığı bölgeyi kendine biat ettirdiğini anlatıyor yazitlar.
Asurların ve Hz. Isa’nın dili olan Aramice bizim yaşadığımız bölgede yaklasık 400 yil geçerli dil oldu.
Asurluların hebrew/yahudi köklere, Urartuların Ermeni köklere yakın olduğu bilinir. Ermeni tarihinde Urartu’nun bir parçası olan Nairi ler ermeni olarak geçer. Ama bu Nairi’ler yakın tarihte Nehriler olarak Kürd isyanlarından birini yapmışlardır. Bir akrabalik sözkonusu mu? Evet, genetik olarak Yahudilerle birlikte Ermenilerlede genetik bir yakın akrabalık var.
*********
Churriler/hurriler’ Krallığını ve Mittanni Krallığını Kürdlermi kurdu?
Medler Kürdlerin ataları mı dır?
Kommagene Krallığında Kürd katkısı nedir?
Ferdinand Hennerbichler bu konuya, bize göre, tam tersinden bakıyor ve diyorki, Kürdlerin kökenleri ile ilgili son bilgiler, o bölgede şimdiye kadar varolagelmiş halklar ve dillerin karışmış halidir. Bugünkü Kürdler bu karışımın en üst tabakası. Kurdmanci de irani diller öncesi birçok iz olduğunu söylüyor Hennbichler ve devam ediyor; dil olarak bugün Irani dillere akraba Kürdler ama, son genetik araştırmalar Yahudilerin en yakın genetik akrabasının Kürdler olduğunun kanıtlandığını söylüyor. Aynı kökten gelmeseler bile Kürdler ve Yahudiler çok uzun zaman birlikte medeniyetler kurdular. Diyor. Yani Kürdler tek bir halkın adı değil o bölgede yaşayan bütün halkların genel adı.
Biz Bedirhan ailesi ve Barzani ailesi için yahudi dendiğini biliyoruz ama bu yeni araştırma sonuçları saşırtıcı. Gerçi tarihte Babylon Kralı Nebukadnedzar ile başlayan, Yahudi deportasyonlarının Kurdistana yaopıldığını biliyoruz.
Kısacası bildiğimizden daha derin, detaylı ve karışık, bir tarihimiz var. Her yeni arkeolojik kazı bizim tarihi bilgilerimizi yeniden yenilememizi gerektirecek. Hem zaman-tarihi, hem dil-tarihi hemde din-tarihi açısından.
Kuzeyli, dağ ülkesi, dağ ülkesi halkları, güçlü, savaşçı….. anlamına gelen halklarımızın adı 4.000 yıldan bu yana kısaca şöyle gelişmiş:
Sümerler, Kur, KRD
Akadlar, Kurdu, Kardu, Qurdu Qardu, Quti, Guti
Asurlar, Kurti, Qurti, Quti, Guti
Hititler, Gurda,
babylonlular Kurda, Qurda
Nuhun Peygamber döneminde dünyanın sular altında kalma destanında: Kardu, Qardu
Yahudiler/Ibraniler, K(w)urd
Ermeniler (700.600).M.Ö. Kurt(ukh)
Eski Persler, Kurd, Gurd
Greekler 400.M.Ö. Kyrti-oi, /ülkesi kurdu-chi/ kardu-choi
Romalılar, Cutri, Cyrti-i ülkesi Kardu-chos, Cardu-chi, Kardienon
Araplar, Kurd, ülkesi Kardu
Türkler, Kürt, diye adlandırmiş bu bölge insanını.
Sümerce köklü Kurd ile farsça stan -ülke, toprak-, birleşmiş olabilir mi? Yada kurd- stend yani standin/ almak, ele geçirmek(kurdî) ile birlesmis olabilir. Yani Kürdlerin aldığı yer.
Dr Ferdinand Hennerbichler’in die Herkunft von Kurden çalışması bizim bilmediğimiz daha birçok şaşırtıcı bilgiyle taniştırıyor. Internet versionu, kaynak adresleriyle birlikte, Almanca ve Ingilizce, http://www.fhe.ç/html/Die-Herkunft-von-Kurden.pdf, adresinde.
Filoloji, arkeoloji, tarih ve genetik bilim’ in en son bilgileri ile donanmış bu eser kafamızdaki birçok soruya cevap veriyor.
Ozcan Kaplan
Bir Yüzyılın Kürt Ayaklanmaları [20. Yüzyıl]
19. yüzyıl dünya dengelerinin değiştiği ve haritaların uzun bir aradan sonra değişmeye başladığı bir yüzyıl oldu. 20. yüzyılın ilk çeyreği özellikle, Kürtlerin de bulunduğu Ortadoğu’yu değiştirdi ve Osmanlı gibi büyük devletler küçük ülkelere bölündü. Sadece Ortadoğu’da 28 yeni ülkenin kurulduğu bu yüzyılda birçok halk gibi Kürtler de bağımsızlıkları için çeşitli ayaklanmalara başvurdular. Birinci Dünya Savaşı sonrası gelişen politik ve diplomatik süreçte düşündükleri kazanımları elde edemeyen Kürtler, bir yüzyıl boyunca mücadele etmekten de geri durmadılar. Coğrafyaları resmî olarak dört parçaya bölünen ve kimi zaman otonomik haklar elde eden Kürtler, 1900′lerin ilk yarısında kısa ömürlü de olsa bir Kürt Cumhuriyeti kurmayı başardılar.
21. yüzyılın ilk yıllarında federal bir Kürt bölgesinin inşaası da bu temeller üzerinden gelişti ve Kürtler, böylelikle dünya dengeleri içerisinde belirleyici bir unsur haline geldiler. Birinci Dünya Savaşı, İkinci Dünya Savaşı, Iran-Irak Savaşı, I. Körfez Savaşı, Rusyanın dağılması ve II. Körfez Savaşı gibi büyük dönemeçler geçiren Kürt halkının bu yüzyılda geçirmiş olduğu savaş ve başkaldırılarda yaklaşık iki buçuk milyon kayıp verdiği sanılmakta.
(19. yüzyılın Kürt isyanları için tıklayın)
1900 ile 2000 yılları arasında Kürt tarihi araştırmacıları tarafından kabul edilen Kürt ayaklanmaları şunlardır:
1905 – Bitlis-Bayezid Ayaklanması
1906 – Bişarê Çeto Ayaklanması
1907-1909 – Dersîm Direnişleri
1908 – Hemawendî Ayaklanması
1909 – Silêmanî Ayaklanması
1913 – Mele Selîm ve Şêx Şehabettîn Ayaklanması
1914 – Barzan Ayaklanması
Barzan Ayaklanması lideri Abdülselam Barzanî, İttihat ve Terakki yönetimine
karşı ayaklandı ve Kürt haklarının tanınmasını istedi (1908-1914).
1919 – Simko (İsmail Ağa) Ayaklanması (1922’ye kadar 3 kez)
24 Nisan 1919 – Uludere Goyî Aşireti Ayaklanması
11 Mayıs 1919 – Elîyê Batê Ayaklanması
21 Mayıs 1919 – I. Berzencî Ayaklanması
27 Eylül 1919 – Kürdoğlu Musa Bey Direnişi (Konya)
Simko Axa, 1919-1930 yılları arasında İran, Rusya, Azerbaycan ve Türkiye gibi
ülkeleri çokça uğraştırdı. Meşhur Mahabad saldırısında 600 İran jandarması
öldürmüş ve fotoğraftaki misyonerleri esir almıştı (1921).
1920 – Şivan Xudo İsyanı
1 Haziran-8 Eylülü 1920 – Milli Aşireti Ayaklanması
20 Mayıs 1920 – Cemilê Çeto Ayaklanması
6 Mart 1921 – Koçgirî Ayaklanması
3 Nisan 1923 – II. Berzencî Ayaklanması
4 Eylül 1924 – Beytüşşebab Ayaklanması
13 Şubat 1925 – Şeyh Said Ayaklanması
Piranlı Şeyh Said 1925 yılında başlattığı ve kendi adıyla anılan Kürt isyanıyla
Türkiye’nin Kürtlere bakış açısını ve bu ülkenin kaderini belirledi.
10 Haziran 1925 – Nehrî Direnişi
7 Ağustos 1925 – Reşkotan ve Raman Direnişi
1926 – Serdar Reşid Ayaklanması (Rewanser - Doğu Kurdistan)
21 Ocak 1926 – Hazro Direnişi
21 Ocak 1926 – Mala Haco Ayaklanması (Nusaybin)
‘Fevkalade Kumandan İhsan Nuri’ Ağrı Ayaklanmasının başkumandanıydı.(1929)
16 Mart 1926 – I. Ağrı Ayaklanması
7 Ekim 1926 – Koçuşağı Ayaklanması
26 Mayıs 1927 – Mutkî Direnişi
13 Eylül 1927 – II. Ağrı Ayaklanması
7 Ekim 1927 – Bicar Direnişi
1928 – Sason - Pervari ve Kozluk Ayaklanmaları
6 Temmuz 1929 – Asî Resûl Ayaklanması
20 Eylül 1929 – Tendürek Direnişi
26 Mayıs 1930 – Savur Direnişi
20 Haziran 1930 – Zilan Ayaklanması
21 Temmuz 1930 – Oramar Ayaklanması
7 Temmuz 1930 – III. Ağrı Ayaklanması
24 Ekim 1930 – Pülümür Ayaklanması
Şeyh Mahmud Berzencî 1919-1930 yılları arasında birkaç kez başkaldırdı ve
Güney Kürdistan Hükümeti’nin kurdu. Yeşil üzerine kırmızı güneş ve beyaz ay
figürlerini taşıyan bayrak bu yıllar arasında Kürdistan bayrağı olarak kullanıldı.
4 Kasım 1930 – III. Berzencî Ayaklanması
Kasım 1931 – Şêx Ehmed Barzanî Ayaklanması
21 Mart 1937 – Dersîm Ayaklanması
2 Mayıs 1941 – Reşîd Ali Geylanî Direnişi
1943 – I. Mele Mustafa Barzanî Ayaklanması
Ölümsüz lider Mustafa Barzanî hayatı boyunca özgür bir Kürdistan için çalıştı.
1943 ve 1961′de ayaklandı. (Kürt lider ve peşmergelerle birlikte - 1946)
1945-1946 – Mahabad Ayaklanması
11 Eylül 1961 – II. Mele Mustafa Barzanî Ayaklanması
16 Mart 1979 – Komela Ayaklanması
15 Ağustos 1984 - Partîya Karkerên Kurdistan Ayaklanması
7 Nisan 1989 - Laçin Kürdistanı - Wekil Mustafayew Ayaklanması
1989 yılında SSCB’nin dağılmaya başlaması üzerine 1923′te ilan edilmiş olan,
Kurdistana Sor (Kızıl Kürdistan) için yeniden girişimde bulunan Wekîl Mustafayev (Wekîlê Misto),
Kürt Direniş Hareketi’nin başkanıydı ve başkent Laçin’de ilan ettiği Laçin Kürdistanı
kısa bir süre sonra Türkiye, İran, Ermenistan ve Azerbaycan’ın ortak girişimiyle ortadan kaldırıldı.
7 Mart 1991 - I. Güney Kürdistan Ayaklanması
4 Ekim 1992 - II. Güney Kürdistan Ayaklanması
Bir Yüzyılın Kürt Ayaklanmaları [19. Yüzyıl]
Babanzade Abdurrahman Paşa'yı gösteren bir gravür (1806).
1500′lü yılların ilk çeyreğinde büyük bir kısmı Osmanlı idaresine geçen Kürdistan’ın, geriye kalanı Safevilerin eğemenliği altındaydı. Kürtlerin her iki tarafta da özerk hakimiyet hakkına sahip Kürt emirleri tarafından yönetilmesi bir süreliğine de olsa Kürtlerin milli iradelerinin ortaya çıkması önünde bir engel teşkil etmişti. Osmanlı ve Safeviler arasındaki çekişmelerin genel itibariyle Kürdistan’da vukuu bulması, çoğu kez bu savaşta taraf bile olmayan Kürtlerin coğrayfasını bir harabeye çevirirken, birçok Kürt aşiretinin yerinin değiştirilmesine ve zamanla asimile edilmesine de sebep oldu.
1639′da Kasr-ı Şirin anlaşmasıyla resmen vatanları iki parçaya bölünen Kürtler arasında 17. ve 18. yüzyılda kimilerini saymazsak daha çok dinsel ve ekonomik bölgesel başkaldırılara rastlanırken 19. yüzyıl millî Kürt ayaklanmalarının başladığı bir yüzyıl oldu. 1806′da Sûleymanîye’de patlak veren Kürt başkaldırıları kısa bir süre sonra Alevî ve Yezidî Kürt merkezlerine de sıçrayacak ve neredeyse bir yüz yıl boyunca Kürdistan’ın çeşitli bölgelerinde tekrar tekrar ortaya çıkacaktı. Büyük bir kısmı sadece çatışma olmayan, hükümet kurma ve teşkilatlanma gibi sonuçları da olan bu ayaklanmalar, aynı zamanda Kürt soykırımları ve asimilasyonuna da sebebiyet verecekti.
Osmanlı sultanı II. Mahmud’un merkezileştirme politikasına karşı bir reaksiyon olarak ortaya çıkan ve Osmanlı’nın çöküşünü de hızlandıran bu başkaldırıların en önemlilerinin neredeyse bütün Kürdistan’ı kapsıyor olması ve millî unsurlar barındırması, Fransız İhtilali’nin Kürdistan üzerindeki etkisinin birer yansıması gibi. 1840′ların başında Bedirxan Beg Başkaldırısı ile ortaya atılan ve Şêx Ubeydullahê Nehrî’nin önderliğini yürüttüğü 1880′deki ayaklanma ile olgunlaşan Kürdistan’ın bağımsız devlet olma fikri sonraki yüzyıllarda da etkiye sahip oldu ve modern Kürt milliyetperverliği için birer model oluşturdular.
1800 ile 1900 yılları arasında Kürt tarihi araştırmacıları tarafından kabul edilen ayaklanmalar şunlardır:
1806 - 1808 - Babanzade Abdurrahman Paşa Başkaldırısı / Süleymaniye’den başlayarak Güney Kürdistan’da yayıldı ve bu bölge üzerinde etkili oldu.
1812 - Babanzade Ahmet Paşa Başkaldırısı / Süleymaniye’deki bu ayaklanma II. Babanzade Ayaklanması olarak da adlandırılmaktadır. Ahmet Paşa’nın idamıyla sonuçlanmıştır.
1818 - 1820 Zaza Aşiretleri Başkaldırısı / Dersim ve çevresinde etkili oldu. Yüzyılın ortalarına kadar Osmanlı bölgede hakimiyet sağlayamadı.
1830 - 1833 Yezidi Kürtleri Başkaldırısı / Rewanduz’da başlayan ayaklanma kısa sürede Hakkari ve çevresine yayıldı.
1832 - 1833 Mir Muhammedê Kor Başkaldırısı / 1810′larda temelleri atılan bu başkaldırı 1832′de patlak verdi Soran, Hewler, Musul ve Şirwan gibi bölgelerde etkili oldu. 16 yıl hüküm süren Soran Kürdistan Prensliği‘nin kurulmasını sağladı.
1838 - I. Xan Mehmûd Başkaldırısı / Müküs Emîri Han Mahmud‘un ilk isyanı Van ve çevresinde büyük bir etkiye sahip oldu ve Kürt emirlikleri arasında bazı birleşme çalışmalarının yapılmasını sağladı.
1839 - Xerzan Başkaldırısı /Diyarbakır, Mardin ve Siirt çevrelerinde etkili olan bu başkaldırı Osmanlıya asker ve vergi vermeyi reddeden Garzan Aşiretleri tarafından başlatıldı ve kısa sürede bir çok bölgeye sıçradı. Hafız Paşa tarafından kanlı bir şekilde bastırılan ayaklanma 214 gün sürmüştü.
1842-1847 - II. Xan Mehmûd İsyanı / Daha önce de başkıldıran Han Mahmud’un sürgünden döndükten sonra başlattığı ayaklanmadır. Sonraları Bedirxan Beg Başkaldırısı ile birleşmiş ve Osmanlı’nın bölgedeki güçlerini yok etmeye yönelik bir ayaklanma olmuştur.
1843 - 1847 - Bedirxan Beg Başkaldırısı / Cizre’den başlayan bu ayaklanma Kürtlerin en gelişmiş bağımsızlık denemelerinden biriydi ve öncesinde Botan Kürdistan Hükümeti kurulmuştu.
1855 - Yezdan İzzettin Şêr Başkaldırısı / Bitlis’te başlayan bu başkaldırı daha önce Bedirxan Beg Başkaldırısı’nı sekteye uğratan Yezdan Şêr tarafından başlatıldı ve kısa sürede bastırıldı.
1877 - 1878 - Bedirxan Osman Paşa Başkaldırısı / Cizre ve Midyat’ta etkili olan bu başkaldırı Osmanlı-Rus savaşında bir Osmanlı paşası olan Bedîrxanî Osman Paşa’nın bölgeye gitmesi ve Kürtlerin içinde bulunduğu durumu görmesi üzerine başlamıştır. Kanlı bir şekilde bastırılan isyan sonrası Osman Paşa idam edilmiştir.
1880-1881 - Şeyh Ubeydullahê Nehrî Başkaldırısı / Şemdinli merkezli başkaldırı, en geniş katılımlı Kürt isyanıydı. Önceleri İran’a karşı başlatıldıysa da Osmanlı’nın İran tarafında yer alması sonucu Osmanlıya yöneldi ve neredeyse bütün Kürdistan coğrafyasında etkili oldu. Kürt millî ideolojisinin de babası kabul edilen Ubeydullahê Nehrî, Seyit Taha’nın oğlu, Osmanlı Şurayı Devlet Reisi ve Kürt Teali Cemiyeti’nin başkanı Seyit Abdülkadir’in babasıydı.
1889 - Emin Ali Bedirhan İsyanı / Erzincan’dan başlayan bu isyan kısa sürede Bayburt’a kadar Kürdistan’ın kuzeyini sardıysa da kısa sürede bastırıldı.)
1500′lü yılların ilk çeyreğinde büyük bir kısmı Osmanlı idaresine geçen Kürdistan’ın, geriye kalanı Safevilerin eğemenliği altındaydı. Kürtlerin her iki tarafta da özerk hakimiyet hakkına sahip Kürt emirleri tarafından yönetilmesi bir süreliğine de olsa Kürtlerin milli iradelerinin ortaya çıkması önünde bir engel teşkil etmişti. Osmanlı ve Safeviler arasındaki çekişmelerin genel itibariyle Kürdistan’da vukuu bulması, çoğu kez bu savaşta taraf bile olmayan Kürtlerin coğrayfasını bir harabeye çevirirken, birçok Kürt aşiretinin yerinin değiştirilmesine ve zamanla asimile edilmesine de sebep oldu.
1639′da Kasr-ı Şirin anlaşmasıyla resmen vatanları iki parçaya bölünen Kürtler arasında 17. ve 18. yüzyılda kimilerini saymazsak daha çok dinsel ve ekonomik bölgesel başkaldırılara rastlanırken 19. yüzyıl millî Kürt ayaklanmalarının başladığı bir yüzyıl oldu. 1806′da Sûleymanîye’de patlak veren Kürt başkaldırıları kısa bir süre sonra Alevî ve Yezidî Kürt merkezlerine de sıçrayacak ve neredeyse bir yüz yıl boyunca Kürdistan’ın çeşitli bölgelerinde tekrar tekrar ortaya çıkacaktı. Büyük bir kısmı sadece çatışma olmayan, hükümet kurma ve teşkilatlanma gibi sonuçları da olan bu ayaklanmalar, aynı zamanda Kürt soykırımları ve asimilasyonuna da sebebiyet verecekti.
Osmanlı sultanı II. Mahmud’un merkezileştirme politikasına karşı bir reaksiyon olarak ortaya çıkan ve Osmanlı’nın çöküşünü de hızlandıran bu başkaldırıların en önemlilerinin neredeyse bütün Kürdistan’ı kapsıyor olması ve millî unsurlar barındırması, Fransız İhtilali’nin Kürdistan üzerindeki etkisinin birer yansıması gibi. 1840′ların başında Bedirxan Beg Başkaldırısı ile ortaya atılan ve Şêx Ubeydullahê Nehrî’nin önderliğini yürüttüğü 1880′deki ayaklanma ile olgunlaşan Kürdistan’ın bağımsız devlet olma fikri sonraki yüzyıllarda da etkiye sahip oldu ve modern Kürt milliyetperverliği için birer model oluşturdular.
1800 ile 1900 yılları arasında Kürt tarihi araştırmacıları tarafından kabul edilen ayaklanmalar şunlardır:
1806 - 1808 - Babanzade Abdurrahman Paşa Başkaldırısı / Süleymaniye’den başlayarak Güney Kürdistan’da yayıldı ve bu bölge üzerinde etkili oldu.
1812 - Babanzade Ahmet Paşa Başkaldırısı / Süleymaniye’deki bu ayaklanma II. Babanzade Ayaklanması olarak da adlandırılmaktadır. Ahmet Paşa’nın idamıyla sonuçlanmıştır.
1818 - 1820 Zaza Aşiretleri Başkaldırısı / Dersim ve çevresinde etkili oldu. Yüzyılın ortalarına kadar Osmanlı bölgede hakimiyet sağlayamadı.
1830 - 1833 Yezidi Kürtleri Başkaldırısı / Rewanduz’da başlayan ayaklanma kısa sürede Hakkari ve çevresine yayıldı.
1832 - 1833 Mir Muhammedê Kor Başkaldırısı / 1810′larda temelleri atılan bu başkaldırı 1832′de patlak verdi Soran, Hewler, Musul ve Şirwan gibi bölgelerde etkili oldu. 16 yıl hüküm süren Soran Kürdistan Prensliği‘nin kurulmasını sağladı.
1838 - I. Xan Mehmûd Başkaldırısı / Müküs Emîri Han Mahmud‘un ilk isyanı Van ve çevresinde büyük bir etkiye sahip oldu ve Kürt emirlikleri arasında bazı birleşme çalışmalarının yapılmasını sağladı.
1839 - Xerzan Başkaldırısı /Diyarbakır, Mardin ve Siirt çevrelerinde etkili olan bu başkaldırı Osmanlıya asker ve vergi vermeyi reddeden Garzan Aşiretleri tarafından başlatıldı ve kısa sürede bir çok bölgeye sıçradı. Hafız Paşa tarafından kanlı bir şekilde bastırılan ayaklanma 214 gün sürmüştü.
1842-1847 - II. Xan Mehmûd İsyanı / Daha önce de başkıldıran Han Mahmud’un sürgünden döndükten sonra başlattığı ayaklanmadır. Sonraları Bedirxan Beg Başkaldırısı ile birleşmiş ve Osmanlı’nın bölgedeki güçlerini yok etmeye yönelik bir ayaklanma olmuştur.
1843 - 1847 - Bedirxan Beg Başkaldırısı / Cizre’den başlayan bu ayaklanma Kürtlerin en gelişmiş bağımsızlık denemelerinden biriydi ve öncesinde Botan Kürdistan Hükümeti kurulmuştu.
1855 - Yezdan İzzettin Şêr Başkaldırısı / Bitlis’te başlayan bu başkaldırı daha önce Bedirxan Beg Başkaldırısı’nı sekteye uğratan Yezdan Şêr tarafından başlatıldı ve kısa sürede bastırıldı.
1877 - 1878 - Bedirxan Osman Paşa Başkaldırısı / Cizre ve Midyat’ta etkili olan bu başkaldırı Osmanlı-Rus savaşında bir Osmanlı paşası olan Bedîrxanî Osman Paşa’nın bölgeye gitmesi ve Kürtlerin içinde bulunduğu durumu görmesi üzerine başlamıştır. Kanlı bir şekilde bastırılan isyan sonrası Osman Paşa idam edilmiştir.
1880-1881 - Şeyh Ubeydullahê Nehrî Başkaldırısı / Şemdinli merkezli başkaldırı, en geniş katılımlı Kürt isyanıydı. Önceleri İran’a karşı başlatıldıysa da Osmanlı’nın İran tarafında yer alması sonucu Osmanlıya yöneldi ve neredeyse bütün Kürdistan coğrafyasında etkili oldu. Kürt millî ideolojisinin de babası kabul edilen Ubeydullahê Nehrî, Seyit Taha’nın oğlu, Osmanlı Şurayı Devlet Reisi ve Kürt Teali Cemiyeti’nin başkanı Seyit Abdülkadir’in babasıydı.
1889 - Emin Ali Bedirhan İsyanı / Erzincan’dan başlayan bu isyan kısa sürede Bayburt’a kadar Kürdistan’ın kuzeyini sardıysa da kısa sürede bastırıldı.)
80 yıllık Kürt Politikası: İlhak, İmha, Asimilasyon ve şeyh said isyanı
isyan Bastırıldı, Zulüm Baki Kaldı
Önceki bölümün son paragrafını hatırlatarak başlayalım bu bölüme:
"Cumhuriyet sonrası gelişen ilk büyük Kürt ayaklanması olan Şeyh Sait İsyanı, Kemalist iktidarın Kürtler karşısında izleyeceği politikanın en keskin biçimde ortaya çıkmasını sağlayacak ve 80 yıl boyunca izlenecek politikalar bu dönemde şekillenecekti..."
Bu anlamda, bu bölümde ele alacağımız yasa ve politikalar ve katliamlar, etkisini 80 yıl boyunca sürdürecek olaylardır.
Fiilen 1925'te başlayan Şeyh Sait İsyanı'nın fikri hazırlıkları esas olarak 1920'ye kadar uzanır. Hazırlıklar, 1923'te somut bir örgütlülüğe dönüştü; gizlilik temelinde çalışan Kürt örgütleri 1923'ün Mayıs'ında birleşerek "Kürdistan İstiklal Cemiyeti"ni (Azadi) kurdular.
Azad gizliliği esas alıyordu. Beş kişiden oluşan hücreler şeklinde örgütlenmişti. Cemiyet'in başkanı Albay Cibranlı Halit Bey'di. Azadi Cemiyeti Elazığ, Bitlis, Diyarbakır, Urfa, Siirt, Darahini ve bunların yanı sıra daha birçok yerde örgütlenmeyi başardı. Cemiyet, ordu içinde de örgütlenmeler yaratmaya çalıştı.
Cibranlı Halit Bey, yürüttüğü çalışmalarla önemli aşiret liderleriyle ve Kürt halkı üzerinde etkinliği bulunan şeyhlerle ilişki kurdu. Cemiyet Şeyh Sait'le de ilişki geliştirmekle özel olarak ilgilenmişti. Çünkü Şeyh Sait etkin bir nüfuza ve büyük bir servete sahipti.
1924 yılı başında cemiyetin organizasyonuyla yapılan toplantılarda, "Kürt aşiretlerinin silahlandırılması ve Milletler Cemiyeti'ne Suriye aracılığıyla Kürtler'e yardım edilmesini isteyen bir mesaj gönderilmesi" kararlaştırıldı.
Ayaklanma hazırlıkları tüm hızıyla sürürken, çeşitli aşiretlerin bildirmesiyle Ankara Hükümeti de harekete geçti. Mustafa Kemal'in verdiği emirle, örgütlenmeyi gerçekleştiren Cibranlı Halit Bey ve Yusuf Ziya Bey 1924 Ekim'inde yakalanarak Bitlis'e götürüldüler. Bu tutuklamaların ardından Erzurum Kongresi üyelerinden ve şimdi isyan safında olan Hacı Musa Bey de tutuklandı.
Tutuklamalardan sonra Şeyh Sait, Azadi Cemiyeti'nin başkanlığına seçildi. Cemiyet ayaklanarak tutuklanan Kürt yöneticileri kurtarma kararı aldıysa da, Kemalist iktidar elini daha çabuk tuttu. 1925 Mart'ında Yusuf Ziya Bey asılarak, Cibranlı Halit Bey ise kurşuna dizilerek öldürüldüler.
Şeyh Sait'in oğlu Ali Rıza, ayaklanma hazırlığı için 1924 Kasım'ında Halep'e gitmiş ve orada Türkiye, Suriye ve Irak'tan çok sayıda Kürt temsilcisinin katıldığı bir kongre yapılmıştı. Kongrede ayaklanma kararı alındı ve ayaklanma için Newroz Bayramı olan 21 Mart 1925 günü kararlaştırıldı.
Bu sırada Türkiye'de birçok bölgede Kürtler'e yönelen baskılar nedeniyle hoşnutsuzluk had safhadaydı. Bu bölgelerin başındaysa Dersim gelmekteydi. Ancak çeşitli görüş ayrılıkları ve bazı Dersim aşiretlerinin Kemalist iktidardan beklentileri nedeniyle, Dersim aşiretleri Şeyh Sait Ayaklanması içerisinde yeralmayacaklardı.
İsyan zamanından önce
başlıyor
Cumhuriyet'ten sonra Kürt halkındaki hoşnutsuzluk o kadar yaygınlaşmıştı ki, köy köy, kasaba kasaba gezen Şeyh Sait'in her gittiği yerde, yanında, yüzlerce silahlı insan toplanıyordu.
Şeyh Sait, bu gezilerin birinde, 5 Şubat 1925'te yanındaki yüzlerce silahlı atlı ve birçok aşiret reisiyle kardeşi Abdurrahim'in Ergani Kazası Piran Köyü'nde bulunan evine geldi. Şeyh Sait'in köye gelişinden 3 gün sonra bir ordu müfrezesi Şeyh Sait'in yanında bulunan bazı Kürtler'in arandığını ve bunların kendilerine teslimini istedi.
Ayaklanmanın zamansız bir şekilde başlamasını istemeyen Şeyh Sait, bu isteği "buraya beraber geldik ve onlar arkadaşımızdır. Sizden ricam, ben burada olduğum sürece onlara herhangi bir kötülük etmemenizdir. Ben buradan çıktıktan sonra istediğinizi yapmakta serbestsiniz" (M. Toker Şeyh Sait ve isyanı syf. 37) diyerek cevapladı. Müfrezenin başında bulunan üsteğmen Hasan Hüsnü Efendi arananların teslim edilmesinde ısrarcı olunca çatışma başladı. Çatışma sonucunda bir subay, iki er öldürülürken, müfrezeden sağ kalanlar tutsak edildi. Bu çatışma ayaklanmanın hesaplanandan önce başlamasının da nedeni oldu. Piran'daki çatışmayı duyan Şeyh Sait'in kardeşi Şeyh Tahir 10 Şubat'ta Lice Postanesi'ne el koydu. Bu gelişmeler karşısında Şeyh Sait'e ayaklanmayı yaymaktan başka çare kalmıyordu. Ok yaydan çıkmıştı.
14 Şubat'ta Şeyh Sait, sayıları 10 bini bulan adamıyla birlikte Genç şehrini ele geçirdi. Buradaki vali ve diğer hükümet yetkililerini tutukladı. Ayaklanmacılar ilk yasalarını çıkararak Genç'i "Kürdistan'ın geçici başkenti" ilan ettiler. Toplanan vergiler ve tutsak alınanlar, Genç şehrine gönderilmeye başlandı.
Ayaklanmacılar ayrıca bir bildiri yayınlayarak, "ağır ve menfur öşür vergisinin ortadan kaldırıldığını" ilan edip, halkı, ayaklanmacılara besin maddesi temin etmeye çağırdılar. Bu önemli girişim, büyük bir bölümü silah elde Kemalist iktidarın ulusal ve ekonomik baskısına karşı çıkan geniş köylü kitleleri arasında ateşli destek buldu. (Celile Celil, vd., Yeni ve Yakın Çağda Kürt Siyaset Tarihi, syf. 152)
Ancak bu gelişmelere karşın, Kürtler henüz genel bir ayaklanmaya hazır olmaktan uzaktılar. Ansızın çakılan bu kıvılcım karşısında şaşkınlık hakimdi. Azadi'nin pek çok şehirdeki üyeleri, "örgüt kararı ile bu kıyam hareketinin yapıldığı ihtimalini çok uzak görüyorlardı". Bu nedenle tereddüt içinde idiler.
Yine de Kemalistler'in her geçen gün artan baskısı, Şeyh Sait'in bölgedeki nüfusu, bölgenin coğrafi yapısının düzenli bir ordunun hemen harekata girişmesine engel olması gibi nedenlerden ötürü ayaklanma kısa sürede Kürdistan'ın birçok yerine yayıldı. Şubat ayı sonunda Lice ve Hani Kürt askeri güçleri tarafından ele geçirildi. Bu sırada Diyarbakır'ın kuzeyindeki Tala adlı yerleşim yerinde konumlanan isyancıların sayısı 20 bini bulmuştu. 29 Şubat'ta Kürtler, Elazığ'a bağlı Maden ve Çermik'te ayaklandı. Bu iki şehirdeki kuvvetler birleşerek Ergani'yi ele geçirdiler.
İlerleyen Kürt isyanının önüne koyduğu hedef Diyarbakır'ın ele geçirilmesiydi. Diyarbakır, kurulacak Kürdistan Devleti'nin başkenti olacaktı. Bu isteğe karşın Şeyh Sait emrinde bulunan güçlerin Diyarbakır'ı almak için yeterli olmadığını biliyordu. Bu nedenle Diyarbakır halkını kendi yanına çekebilecek süreyi kazanmak için Diyarbakır il idarecileriyle görüşmelere başladı. Şehrin teslim edilmesini istedi. Bu istek kabul edilmeyince Kürt kuvvetleri Mart ayı başında çeşitli yönlerden şehre saldırdı.
Bu başarısız saldırı sonrasında Şeyh Sait, kuvvetlerine geri çekilme talimatı verdi. İsyancılar ilk başarılarına rağmen gün geçtikçe kan kaybediyorlardı. Etrafları kuzeyden ve güneyden büyük askeri birlikler tarafından sarılmıştı. Ordu karşısında tutunamayan Şeyh Sait'in kuvvetleri, Hani vadilerine, oradan da küçük gruplara ayrılarak Palo, Genç ve Çapakçur ormanlarına çekildiler.
Ordu birlikleri 26 Mart'ta Diyarbakır, Elazığ ve Varto üzerine güçlü bir saldırı başlattı.
Ayaklanmanın başlangıcından kısa bir süre sonra, Ordu, isyancılara karşı üstün duruma geçmişti. "Türk ordusunun ilerlemesinin nedenleri; Elazığ ve diğer illerdeki kargaşalık, başıbozukluk, talan ve Kürt önderleri arasındaki anlaşmazlıklar, onlardan ve aşiret reislerinden bazılarının (özellikle Elazığ'daki aşiretlerin) Türk tarafına gitmeleriydi. Örneğin, Oxha'lı aşiret reisi Necip Ağa ve Elazığ beyleri, öte yandan Dersim'in doğusundaki Kiferan, Lolan, Abuzalan ve Soran gibi aşiretler, ... Xormik aşireti, Türk idarecilerini destekledi". (M. Arseneviç Haretyan, vd., 1925 Kürt Ayaklanması, syf. 18-19)
3 Nisan'da Kazım Paşa komutasındaki 5. Kolordu'yla Kürtler'in yaklaşık 5 bin kişiden oluşan bir grubu arasında çarpışmalar yaşandı. Şeyh Sait'in kuvvetleri yiğitçe direndilerse de sonuçta verdikleri kayıplar karşısında ormanlara çekildiler. 6 Nisan günü ise hükümet kuvvetleri Şeyh Sait'in bulunduğu Çapakçur'a girdi. Bunun üzerine Şeyh Sait yanındaki 300 atlıyla Solhan'a çekildi. Bu sırada Karaköse'de bulunan hükümet kuvvetlerinin Hayderan ve Ademan aşiretlerinin de yardımıyla saldırıya geçmesi karşısında kimi aşiret güçleri İran'a geçtiler. Ancak İran hükümeti de isyancılara saldırmakta tereddüt etmedi.
Sıkıyönetim,
olağanüstü hal,
İstiklal Mahkemeleri...
Hükümet ve basın, ayaklanmayı ilk başlarda küçük çaplı ve kısa sürede ezilecek sıradan bir olay olarak yansıttı. Örneğin 16 Şubat 1925 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'ndeki kısa haberde şöyle deniyordu;
"Şubat'ın onüçüncü günü Ergani'nin Piran köyündeki jandarma müfrezesi ile o civara gelen Şeyh Sait Bediüzzaman ve avanesi arasında bir müsademe olmuş, telefon ve telgraf hatları tahrip edilmiştir. Yetişen kuvvetler üzerine Şeyh ve avanesi kaçmışlardır."
18 Şubat günü toplanan meclistede bir milletvekilinin sorusu üzerine İçişleri Bakanı şunları söylüyordu; "Genç'te Şeyh Sait adında bir eşkiya türemiş... Fakat hükümetin aldığı sert tedbirler, O'nu en kısa sürede ortadan kaldıracaktır". (Behçet Cemal, Şeyh Sait isyanı, syf. 39)
Ne var ki kamuoyuna yönelik bu açıklamalar yapılırken, iktidar kapsamlı hazırlıklar içindeydi.
22 Şubat gecesi Cumhurbaşkanını, Bakanlar Kurulu ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak'ın katıldığı toplantıda ayaklanma bölgesinde sıkıyönetim ilan edilmesi kararı alındı. Daha sonra TBMM'de onaylanan karar şöyleydi; "Ergani ilinin bir kısmında devletin silahlı güçlerine karşı meydana gelen silahlı ayaklanma Diyarbakır, Elazığ, Genç illerine de yayılmış ve daha da genişlemeye elverişli görülmüş olduğundan, Genç, Muş, Ergani, Dersim, Diyarbakır, Mardin, Urfa, Siverek, Siirt, Bitlis, Van ve Hakkari illeriyle Erzurum'un Kiği ve Hınıs ilçelerinde bir ay süre ile sıkıyönetim ilan edilmiştir".
25 Şubat'ta da 556 No'lu "Vatana İhanet Kanunu"nun 1. maddesinde yapılan değişiklikle, "dini esaslar üzerine siyasi cemiyet kurmak ve siyasi amaçlara varma doğrultusunda faaliyet yürütmek" vatan hainliği olarak tanımlandı.
Bu arada bir kısım milletvekili de, iktidardaki Fethi Bey hükümetinin ayaklanmayı bastırmada yeterli iradeyi gösteremediğini söylüyordu. 2 Mart'ta, "ayaklanmanın sertlikle bastırılmasını isteyen" bir önergenin 60'a karşı 94 oyla kabul edilmesi üzerine Fethi Bey hükümeti istifa etti. 3 Mart'ta İsmet İnönü yeni hükümeti kurdu.
İsmet İnönü'nün mecliste yaptığı ilk açıklama, nasıl bir politika izleyeceğini de gösteriyordu zaten: "Memleketi fitnelerden koruyacağız, emniyet ve istikrarı yerleştireceğiz. Devletin hakimiyetini, zorunlu gördüğümüz özel tedbirler aracılığıyla her alanda daha da güçlendireceğiz." (Metin Toker, Şeyh Sait ve İsyanı, syf. 82)
İsmet İnönü, önceki hükümetin aldığı önlemlerle yetinmeyerek hemen meclisten Takrir-i Sükun Yasası'nı çıkarttırdı ve Diyarbakır ve Ankara'da iki İstiklal Mahkemesi kurdurttu.
'Sükunet' için muhalefeti
susturmak gerek!
Takrir, "yerleştirme" demekti. Takrir-i Sükun Yasası, "Sükuneti yerleştirme" demek oluyordu. Peki sükunet nasıl yerleştirilecekti? Elbette başta Kürt isyancılar olmak üzere tüm muhalefeti susturarak.
İşte bu yüzden önceki bölümde kısaca sözettiğimiz gibi, Takrir-i Sükun Yasası'nın ve İstiklal Mahkemeleri'nin terörü, sadece Kürtler'i hedef almakla kalmadı.
O sıralar, TBMM'deki tek muhalefet partisi, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'ydı. Fakat muhalefetin bu kadarı karşısında bile Kemalist iktidar tahammülsüzdü. Elde hazır Takrir-i Sükun gibi bir yasa ve İstiklal Mahkemeleri gibi bir mahkeme varken, bu muhalefetten de kurtulunmalıydı!
Şark İstiklal Mahkemesi 25 Mayıs 1925'te görev bölgesi içindeki bütün Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (TCF) Şubeleri'ni "ayaklanmayı dolaylı olarak kışkırtmak" suçlamasıyla kapattı. Fırka yöneticilerinin kendilerini "ayaklanmayla bir ilgileri bulunmadığı" yönünde savunması hiçbir işe yaramadı.
Ankara İstiklal Mahkemesi de "dini siyasete alet ettikleri" gerekçesiyle bazı fıkra üyeleri hakkında dava açtı. Bu davada yargılanan sanıklar 5-15 yıl kürek, müebbet hapis gibi çeşitli cezalara çarptırılırken, mahkeme TCF programındaki "dinsel düşünce ve inançlara saygı" ilkesiyle gericiliğin kışkırtıldığının kanıtlandığını(!) belirterek hükümetten gereğini yapmasını istedi... Ve nitekim Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası 3 Haziran 1925'te kapatıldı. O zaman başlayan tek parti dönemi 1945'e kadar sürecekti.
Şark İstiklal Mahkemesi, 7 Haziran günü aldığı kararla da; Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu, İlhami Safa, Gündüz Nadir, Eşref Edip, Ahmet Emin Yalman, Ahmet Şükrü Esmer, Suphi Nuri İleri gibi daha birçok gazeteciyi ayaklanmayı dolaylı olarak kışkırttıkları iddiasıyla tutukladı.
7 Mart'ta ülkenin bazı yerlerinde "olağanüstü durum" ilan edildi. Mustafa Kemal halka, memurlara ve askerlere bir çağrı yaparak, ayaklanmayı bastırmak için hükümete yardım etmelerini, yayınlanan emir ve talimatlara uymalarını istedi.
M. Kemal'in çağrısının ardından Ankara İstiklal Mahkemesi yaptığı açıklamada "ayaklanmaya yardım edenlerin, askeri hizmetlerden kaçanların ayaklanmacılarla bir tutulacağını" açıkladı.
Bu arada Şeyh Sait İsyanı'nı bastırmakla görevlendirilen ordu birliklerinin komutanlığına getirilen General Kemalettin Sami Paşa, "bu görevi başarmak" için hükümetten üç şey istedi:
1) Ayaklanmanın en sert şekilde bastırılması. / 2) Ayaklanma içerisinde yer alsın almasın bütün Kürtler'in silahsızlandırılması. / 3) Kürtler'in çeşitli bölgelere çoğunluk oluşturmayacak şekilde dağıtılması ve Türkler'in Kürtler'in yoğun olduğu bölgelere yerleştirilmesi gerektiğiydi.
Hükümet bu üç isteği de yerine getirecek düzenlemeleri yaptı.
İsyan bitiyor,
zulüm baki kalıyor
Nisan ayı başında ordu yaptığı açıklamayla Şeyh Sait'i sağ olarak yakalayana 1000 altın lira, ölü olarak hükümete teslim edene ise 700 altın lira verileceğini ilan etti. Ayrıca bunu yapacak kişiler ayaklanma kuvvetlerinden olursa haklarında hiçbir soruşturmada yapılmayacaktı (Hangi zulüm ihanete ve pişmanlığa çağrı yapmadan hükmetmiş ki!).
Nisan ayı ortalarında isyanın temel güçlerinin etrafı Genç Ovası'nda sarıldı ve isyancılar bozguna uğratıldı. 15 Nisan'da Şeyh Sait ve ayaklanmanın önde gelen isimlerinden 26 kişi Murat Çayı üzerinde tutsak edildiler.
Yönetim kadrosu dağılan Kürt güçler, Muş'un kuzeybatısındaki Şerafettin Dağı'na çekildiler. Burada kıstırılan kuvvetlerin büyük bir kısmı katledildi.
Ayaklanma nisan ayı ortalarında bastırılmasına karşın Ordu "ezme" harekatına devam ederken, hükümet de durmadan yeni baskı yasaları çıkarıyordu.
40 bin kişilik Kürt isyancı güçlerine karşı, 200 bin asker ve 12 uçak seferber edilmişti. Devlet, bu harekat için 50 milyon lira, yani o zamanki Türkiye'nin yıllık bütçesinin dörtte birini harcamıştı.
Ayaklanmanın bastırılmasının ardından sıra "yargılamaya" gelmişti. Gerçekte bir "yargılama"dan çok iktidarın verdiği idam, müebbet, sürgün kararlarının tebliği sözkonusuydu. "Yargılamalar"da Kürt senatörler, milletvekilleri de kanıtsız idam sehpalarına gönderildiler.
Şeyh Sait'in de içinde olduğu grubun Diyarbakır İstiklal Mahkemesi'ndeki davası 1 ay sürdü. 29 Haziran 1925'te açıklanan kararda Şeyh Sait, aşiret reisleri, şeyhler, subaylar da içinde olmak üzere, 47 kişi idam cezasına çarptırıldı. İdam kararı ertesi gün uygulandı. Şeyh Sait'in idam sehpası önündeki son sözleri şöyle oldu: "Tabii hayat sona erdi. Kendimi milletimin yolunda feda ettiğime hiçbir şekilde pişman değilim. İleride torunlarımızın bizden dolayı düşman önünde utanç duymamaları bizim için yeterlidir." (M. Arseneviç Haretyan, vd., 1925 Kürt Ayaklanması, Syf.38)
1925 Eylül ayı sonuna kadar yüzlerce dava açıldı ve dosyalar yüzlerce idam kararıyla sonuçlandırıldı. Bu konuda elimizde kesin rakamlar yoktur, çünkü o günden bu yana gizlenmeştir, fakat İstiklal Mahkemesi'nin, sadece Palo ve Çapakçur'da 400 Kürt gencini astırdığı düşünülürse, toplam rakamın binler olduğu tahmin edilebilir.
Keldaniler, Miramiler,
Atrusiler... Artık
Anadolu'da onlar yok!
Şeyh Sait İsyanı'na ilişkin bölümü bitirirken, tarihi bir bilgi olarak, Kemalist iktidarın "Türkleştirme" baskılarının sadece Kürtler'le sınırlı kalmadığını gösteren birkaç not aktaralım.
Şeyh Sait İsyanı sırasındaki baskılar, bölgedeki Keldaniler'e ve Yakubi hristiyanlara da yöneldi. Köyler basıldı, katliamlar yapıldı, sonu belirsiz sürgün kararları yürürlüğe konuldu.
Ordunun baskılarından dolayı, o dönemde Irak'a sığınanların listesi Anadolu'da farklı milliyet ve inançtan halkların nasıl yokedildiğinin de bir göstergesidir; 1926'da Irak'tan sığınma hakkı isteyen kesimler arasında "bilinmeyen sayıda Mirami; 7.000 Goyan; Tur Abdin bölgesinden 1.000 Hiristiyan; ve yaklaşık 10.000 Atrusi" bulunuyordu. (Bkz. Kürt milliyetçiliğinin tarihi, Wadie Jwaideh, syf. 401)
Artık, isimleri bile artık hiç aşina gelmeyen bu topluluklardan Anadolu'da hiçbir iz, eser bırakılmamıştır.
Şovenizm artık hakim
politikadır
Kemalist iktidar, o dönemki gerici, asimilasyoncu politikasını ve katliamlarını aklamak için, Şeyh Sait İsyanı'nın kah İngiliz kışkırtması, kah şeriatçı bir ayaklanma olduğunu ileri sürmüştür.
Aslında bizzat İstiklal Mahkemesi'nin kararı bile, bu iddiayı çürütmektedir. O karar şöyle diyordu: "Kiminiz hükümet otoritesinin kötü yönetimini, kiminiz de halifeliğin savunuculuğunu isyan için bahane ettiniz. Fakat tümünüz bağımsız bir Kürdistan yaratma sorununda birleştiniz." (Azgelişmişlik Sürecinde Geri Bıraktırılmışlık, Syf. 238)
Bu ayaklanma görüldüğü gibi feodal bir toplumsal zeminde, dini bir liderlik altında, aşiretlerin küçük burjuva diktatörlüğe karşı ulusal içerikli taleplerle ayaklanmasıdır. Ayaklanmada dini motiflerin işlenmiş olması ezilen, baskı gören, asimilasyona tabi tutulan bir halkın, Kemalistler'in ırkçı, şovenist müdahalesine karşı başkaldırma haklılığını ortadan kaldırmaz.
Ayaklanma, haksızlığından değil, nesnel ve öznel koşulların yetersizliğinden yenilmiştir. Şeyh Sait İsyanı'nın bastırılabilmesinin nedenleri Kürt toplumunun nesnel koşullarındaydı; ulusal bir bütünlük sağlanamamış, ayaklanma bütün Kürdistan'ı kucaklayamamıştı. Bazı aşiretler "tarafsız" kalırken, bazı aşiretlerse ayaklanmanın başlamasıyla devlete bağlı olduklarını belirterek, orduyla birlikte ayaklanmanın bastırılmasında yeraldılar.
İkinci olarak, ayaklanma güçlü bir örgütlülüğe sahip değildi. Cibranlı Halit Bey, Yusuf Ziya Bey gibi deneyimli Kürt aydınlarının ayaklanma öncesi tutuklanarak katledilmeleri sonucunda hareketin önderliği zayıflamıştı. Şeyh Sait'in, isyana katılanların fedakarlık ve cesaretleri önemliydi. Ancak bunlar politik bir önderlik olmadan ayaklanmayı zafere götürmek için yeterli olamazdı.
Şeyh Sait İsyanı'nın bastırılmasında, Kürdistan'ın Misak-ı Milli içinde kalan bölümü, kan gölüne dönüştürülmüştür. Kan gölünden kurtulanlar ise, göç yollarına sürülmüştür. Kan gölünün kaynağındaki politika ise, küçük-burjuva diktatörlüğünün her türlü muhalefeti sindirme ve Kürtlüğü yoketmeyi amaçlayan şovenizmidir. Ki o şovenizm, cumhuriyetin bir "ilkesi" gibi, günümüze kadar sürecekti.
Önceki bölümün son paragrafını hatırlatarak başlayalım bu bölüme:
"Cumhuriyet sonrası gelişen ilk büyük Kürt ayaklanması olan Şeyh Sait İsyanı, Kemalist iktidarın Kürtler karşısında izleyeceği politikanın en keskin biçimde ortaya çıkmasını sağlayacak ve 80 yıl boyunca izlenecek politikalar bu dönemde şekillenecekti..."
Bu anlamda, bu bölümde ele alacağımız yasa ve politikalar ve katliamlar, etkisini 80 yıl boyunca sürdürecek olaylardır.
Fiilen 1925'te başlayan Şeyh Sait İsyanı'nın fikri hazırlıkları esas olarak 1920'ye kadar uzanır. Hazırlıklar, 1923'te somut bir örgütlülüğe dönüştü; gizlilik temelinde çalışan Kürt örgütleri 1923'ün Mayıs'ında birleşerek "Kürdistan İstiklal Cemiyeti"ni (Azadi) kurdular.
Azad gizliliği esas alıyordu. Beş kişiden oluşan hücreler şeklinde örgütlenmişti. Cemiyet'in başkanı Albay Cibranlı Halit Bey'di. Azadi Cemiyeti Elazığ, Bitlis, Diyarbakır, Urfa, Siirt, Darahini ve bunların yanı sıra daha birçok yerde örgütlenmeyi başardı. Cemiyet, ordu içinde de örgütlenmeler yaratmaya çalıştı.
Cibranlı Halit Bey, yürüttüğü çalışmalarla önemli aşiret liderleriyle ve Kürt halkı üzerinde etkinliği bulunan şeyhlerle ilişki kurdu. Cemiyet Şeyh Sait'le de ilişki geliştirmekle özel olarak ilgilenmişti. Çünkü Şeyh Sait etkin bir nüfuza ve büyük bir servete sahipti.
1924 yılı başında cemiyetin organizasyonuyla yapılan toplantılarda, "Kürt aşiretlerinin silahlandırılması ve Milletler Cemiyeti'ne Suriye aracılığıyla Kürtler'e yardım edilmesini isteyen bir mesaj gönderilmesi" kararlaştırıldı.
Ayaklanma hazırlıkları tüm hızıyla sürürken, çeşitli aşiretlerin bildirmesiyle Ankara Hükümeti de harekete geçti. Mustafa Kemal'in verdiği emirle, örgütlenmeyi gerçekleştiren Cibranlı Halit Bey ve Yusuf Ziya Bey 1924 Ekim'inde yakalanarak Bitlis'e götürüldüler. Bu tutuklamaların ardından Erzurum Kongresi üyelerinden ve şimdi isyan safında olan Hacı Musa Bey de tutuklandı.
Tutuklamalardan sonra Şeyh Sait, Azadi Cemiyeti'nin başkanlığına seçildi. Cemiyet ayaklanarak tutuklanan Kürt yöneticileri kurtarma kararı aldıysa da, Kemalist iktidar elini daha çabuk tuttu. 1925 Mart'ında Yusuf Ziya Bey asılarak, Cibranlı Halit Bey ise kurşuna dizilerek öldürüldüler.
Şeyh Sait'in oğlu Ali Rıza, ayaklanma hazırlığı için 1924 Kasım'ında Halep'e gitmiş ve orada Türkiye, Suriye ve Irak'tan çok sayıda Kürt temsilcisinin katıldığı bir kongre yapılmıştı. Kongrede ayaklanma kararı alındı ve ayaklanma için Newroz Bayramı olan 21 Mart 1925 günü kararlaştırıldı.
Bu sırada Türkiye'de birçok bölgede Kürtler'e yönelen baskılar nedeniyle hoşnutsuzluk had safhadaydı. Bu bölgelerin başındaysa Dersim gelmekteydi. Ancak çeşitli görüş ayrılıkları ve bazı Dersim aşiretlerinin Kemalist iktidardan beklentileri nedeniyle, Dersim aşiretleri Şeyh Sait Ayaklanması içerisinde yeralmayacaklardı.
İsyan zamanından önce
başlıyor
Cumhuriyet'ten sonra Kürt halkındaki hoşnutsuzluk o kadar yaygınlaşmıştı ki, köy köy, kasaba kasaba gezen Şeyh Sait'in her gittiği yerde, yanında, yüzlerce silahlı insan toplanıyordu.
Şeyh Sait, bu gezilerin birinde, 5 Şubat 1925'te yanındaki yüzlerce silahlı atlı ve birçok aşiret reisiyle kardeşi Abdurrahim'in Ergani Kazası Piran Köyü'nde bulunan evine geldi. Şeyh Sait'in köye gelişinden 3 gün sonra bir ordu müfrezesi Şeyh Sait'in yanında bulunan bazı Kürtler'in arandığını ve bunların kendilerine teslimini istedi.
Ayaklanmanın zamansız bir şekilde başlamasını istemeyen Şeyh Sait, bu isteği "buraya beraber geldik ve onlar arkadaşımızdır. Sizden ricam, ben burada olduğum sürece onlara herhangi bir kötülük etmemenizdir. Ben buradan çıktıktan sonra istediğinizi yapmakta serbestsiniz" (M. Toker Şeyh Sait ve isyanı syf. 37) diyerek cevapladı. Müfrezenin başında bulunan üsteğmen Hasan Hüsnü Efendi arananların teslim edilmesinde ısrarcı olunca çatışma başladı. Çatışma sonucunda bir subay, iki er öldürülürken, müfrezeden sağ kalanlar tutsak edildi. Bu çatışma ayaklanmanın hesaplanandan önce başlamasının da nedeni oldu. Piran'daki çatışmayı duyan Şeyh Sait'in kardeşi Şeyh Tahir 10 Şubat'ta Lice Postanesi'ne el koydu. Bu gelişmeler karşısında Şeyh Sait'e ayaklanmayı yaymaktan başka çare kalmıyordu. Ok yaydan çıkmıştı.
14 Şubat'ta Şeyh Sait, sayıları 10 bini bulan adamıyla birlikte Genç şehrini ele geçirdi. Buradaki vali ve diğer hükümet yetkililerini tutukladı. Ayaklanmacılar ilk yasalarını çıkararak Genç'i "Kürdistan'ın geçici başkenti" ilan ettiler. Toplanan vergiler ve tutsak alınanlar, Genç şehrine gönderilmeye başlandı.
Ayaklanmacılar ayrıca bir bildiri yayınlayarak, "ağır ve menfur öşür vergisinin ortadan kaldırıldığını" ilan edip, halkı, ayaklanmacılara besin maddesi temin etmeye çağırdılar. Bu önemli girişim, büyük bir bölümü silah elde Kemalist iktidarın ulusal ve ekonomik baskısına karşı çıkan geniş köylü kitleleri arasında ateşli destek buldu. (Celile Celil, vd., Yeni ve Yakın Çağda Kürt Siyaset Tarihi, syf. 152)
Ancak bu gelişmelere karşın, Kürtler henüz genel bir ayaklanmaya hazır olmaktan uzaktılar. Ansızın çakılan bu kıvılcım karşısında şaşkınlık hakimdi. Azadi'nin pek çok şehirdeki üyeleri, "örgüt kararı ile bu kıyam hareketinin yapıldığı ihtimalini çok uzak görüyorlardı". Bu nedenle tereddüt içinde idiler.
Yine de Kemalistler'in her geçen gün artan baskısı, Şeyh Sait'in bölgedeki nüfusu, bölgenin coğrafi yapısının düzenli bir ordunun hemen harekata girişmesine engel olması gibi nedenlerden ötürü ayaklanma kısa sürede Kürdistan'ın birçok yerine yayıldı. Şubat ayı sonunda Lice ve Hani Kürt askeri güçleri tarafından ele geçirildi. Bu sırada Diyarbakır'ın kuzeyindeki Tala adlı yerleşim yerinde konumlanan isyancıların sayısı 20 bini bulmuştu. 29 Şubat'ta Kürtler, Elazığ'a bağlı Maden ve Çermik'te ayaklandı. Bu iki şehirdeki kuvvetler birleşerek Ergani'yi ele geçirdiler.
İlerleyen Kürt isyanının önüne koyduğu hedef Diyarbakır'ın ele geçirilmesiydi. Diyarbakır, kurulacak Kürdistan Devleti'nin başkenti olacaktı. Bu isteğe karşın Şeyh Sait emrinde bulunan güçlerin Diyarbakır'ı almak için yeterli olmadığını biliyordu. Bu nedenle Diyarbakır halkını kendi yanına çekebilecek süreyi kazanmak için Diyarbakır il idarecileriyle görüşmelere başladı. Şehrin teslim edilmesini istedi. Bu istek kabul edilmeyince Kürt kuvvetleri Mart ayı başında çeşitli yönlerden şehre saldırdı.
Bu başarısız saldırı sonrasında Şeyh Sait, kuvvetlerine geri çekilme talimatı verdi. İsyancılar ilk başarılarına rağmen gün geçtikçe kan kaybediyorlardı. Etrafları kuzeyden ve güneyden büyük askeri birlikler tarafından sarılmıştı. Ordu karşısında tutunamayan Şeyh Sait'in kuvvetleri, Hani vadilerine, oradan da küçük gruplara ayrılarak Palo, Genç ve Çapakçur ormanlarına çekildiler.
Ordu birlikleri 26 Mart'ta Diyarbakır, Elazığ ve Varto üzerine güçlü bir saldırı başlattı.
Ayaklanmanın başlangıcından kısa bir süre sonra, Ordu, isyancılara karşı üstün duruma geçmişti. "Türk ordusunun ilerlemesinin nedenleri; Elazığ ve diğer illerdeki kargaşalık, başıbozukluk, talan ve Kürt önderleri arasındaki anlaşmazlıklar, onlardan ve aşiret reislerinden bazılarının (özellikle Elazığ'daki aşiretlerin) Türk tarafına gitmeleriydi. Örneğin, Oxha'lı aşiret reisi Necip Ağa ve Elazığ beyleri, öte yandan Dersim'in doğusundaki Kiferan, Lolan, Abuzalan ve Soran gibi aşiretler, ... Xormik aşireti, Türk idarecilerini destekledi". (M. Arseneviç Haretyan, vd., 1925 Kürt Ayaklanması, syf. 18-19)
3 Nisan'da Kazım Paşa komutasındaki 5. Kolordu'yla Kürtler'in yaklaşık 5 bin kişiden oluşan bir grubu arasında çarpışmalar yaşandı. Şeyh Sait'in kuvvetleri yiğitçe direndilerse de sonuçta verdikleri kayıplar karşısında ormanlara çekildiler. 6 Nisan günü ise hükümet kuvvetleri Şeyh Sait'in bulunduğu Çapakçur'a girdi. Bunun üzerine Şeyh Sait yanındaki 300 atlıyla Solhan'a çekildi. Bu sırada Karaköse'de bulunan hükümet kuvvetlerinin Hayderan ve Ademan aşiretlerinin de yardımıyla saldırıya geçmesi karşısında kimi aşiret güçleri İran'a geçtiler. Ancak İran hükümeti de isyancılara saldırmakta tereddüt etmedi.
Sıkıyönetim,
olağanüstü hal,
İstiklal Mahkemeleri...
Hükümet ve basın, ayaklanmayı ilk başlarda küçük çaplı ve kısa sürede ezilecek sıradan bir olay olarak yansıttı. Örneğin 16 Şubat 1925 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'ndeki kısa haberde şöyle deniyordu;
"Şubat'ın onüçüncü günü Ergani'nin Piran köyündeki jandarma müfrezesi ile o civara gelen Şeyh Sait Bediüzzaman ve avanesi arasında bir müsademe olmuş, telefon ve telgraf hatları tahrip edilmiştir. Yetişen kuvvetler üzerine Şeyh ve avanesi kaçmışlardır."
18 Şubat günü toplanan meclistede bir milletvekilinin sorusu üzerine İçişleri Bakanı şunları söylüyordu; "Genç'te Şeyh Sait adında bir eşkiya türemiş... Fakat hükümetin aldığı sert tedbirler, O'nu en kısa sürede ortadan kaldıracaktır". (Behçet Cemal, Şeyh Sait isyanı, syf. 39)
Ne var ki kamuoyuna yönelik bu açıklamalar yapılırken, iktidar kapsamlı hazırlıklar içindeydi.
22 Şubat gecesi Cumhurbaşkanını, Bakanlar Kurulu ve Genelkurmay Başkanı Fevzi Çakmak'ın katıldığı toplantıda ayaklanma bölgesinde sıkıyönetim ilan edilmesi kararı alındı. Daha sonra TBMM'de onaylanan karar şöyleydi; "Ergani ilinin bir kısmında devletin silahlı güçlerine karşı meydana gelen silahlı ayaklanma Diyarbakır, Elazığ, Genç illerine de yayılmış ve daha da genişlemeye elverişli görülmüş olduğundan, Genç, Muş, Ergani, Dersim, Diyarbakır, Mardin, Urfa, Siverek, Siirt, Bitlis, Van ve Hakkari illeriyle Erzurum'un Kiği ve Hınıs ilçelerinde bir ay süre ile sıkıyönetim ilan edilmiştir".
25 Şubat'ta da 556 No'lu "Vatana İhanet Kanunu"nun 1. maddesinde yapılan değişiklikle, "dini esaslar üzerine siyasi cemiyet kurmak ve siyasi amaçlara varma doğrultusunda faaliyet yürütmek" vatan hainliği olarak tanımlandı.
Bu arada bir kısım milletvekili de, iktidardaki Fethi Bey hükümetinin ayaklanmayı bastırmada yeterli iradeyi gösteremediğini söylüyordu. 2 Mart'ta, "ayaklanmanın sertlikle bastırılmasını isteyen" bir önergenin 60'a karşı 94 oyla kabul edilmesi üzerine Fethi Bey hükümeti istifa etti. 3 Mart'ta İsmet İnönü yeni hükümeti kurdu.
İsmet İnönü'nün mecliste yaptığı ilk açıklama, nasıl bir politika izleyeceğini de gösteriyordu zaten: "Memleketi fitnelerden koruyacağız, emniyet ve istikrarı yerleştireceğiz. Devletin hakimiyetini, zorunlu gördüğümüz özel tedbirler aracılığıyla her alanda daha da güçlendireceğiz." (Metin Toker, Şeyh Sait ve İsyanı, syf. 82)
İsmet İnönü, önceki hükümetin aldığı önlemlerle yetinmeyerek hemen meclisten Takrir-i Sükun Yasası'nı çıkarttırdı ve Diyarbakır ve Ankara'da iki İstiklal Mahkemesi kurdurttu.
'Sükunet' için muhalefeti
susturmak gerek!
Takrir, "yerleştirme" demekti. Takrir-i Sükun Yasası, "Sükuneti yerleştirme" demek oluyordu. Peki sükunet nasıl yerleştirilecekti? Elbette başta Kürt isyancılar olmak üzere tüm muhalefeti susturarak.
İşte bu yüzden önceki bölümde kısaca sözettiğimiz gibi, Takrir-i Sükun Yasası'nın ve İstiklal Mahkemeleri'nin terörü, sadece Kürtler'i hedef almakla kalmadı.
O sıralar, TBMM'deki tek muhalefet partisi, Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası'ydı. Fakat muhalefetin bu kadarı karşısında bile Kemalist iktidar tahammülsüzdü. Elde hazır Takrir-i Sükun gibi bir yasa ve İstiklal Mahkemeleri gibi bir mahkeme varken, bu muhalefetten de kurtulunmalıydı!
Şark İstiklal Mahkemesi 25 Mayıs 1925'te görev bölgesi içindeki bütün Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (TCF) Şubeleri'ni "ayaklanmayı dolaylı olarak kışkırtmak" suçlamasıyla kapattı. Fırka yöneticilerinin kendilerini "ayaklanmayla bir ilgileri bulunmadığı" yönünde savunması hiçbir işe yaramadı.
Ankara İstiklal Mahkemesi de "dini siyasete alet ettikleri" gerekçesiyle bazı fıkra üyeleri hakkında dava açtı. Bu davada yargılanan sanıklar 5-15 yıl kürek, müebbet hapis gibi çeşitli cezalara çarptırılırken, mahkeme TCF programındaki "dinsel düşünce ve inançlara saygı" ilkesiyle gericiliğin kışkırtıldığının kanıtlandığını(!) belirterek hükümetten gereğini yapmasını istedi... Ve nitekim Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası 3 Haziran 1925'te kapatıldı. O zaman başlayan tek parti dönemi 1945'e kadar sürecekti.
Şark İstiklal Mahkemesi, 7 Haziran günü aldığı kararla da; Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu, İlhami Safa, Gündüz Nadir, Eşref Edip, Ahmet Emin Yalman, Ahmet Şükrü Esmer, Suphi Nuri İleri gibi daha birçok gazeteciyi ayaklanmayı dolaylı olarak kışkırttıkları iddiasıyla tutukladı.
7 Mart'ta ülkenin bazı yerlerinde "olağanüstü durum" ilan edildi. Mustafa Kemal halka, memurlara ve askerlere bir çağrı yaparak, ayaklanmayı bastırmak için hükümete yardım etmelerini, yayınlanan emir ve talimatlara uymalarını istedi.
M. Kemal'in çağrısının ardından Ankara İstiklal Mahkemesi yaptığı açıklamada "ayaklanmaya yardım edenlerin, askeri hizmetlerden kaçanların ayaklanmacılarla bir tutulacağını" açıkladı.
Bu arada Şeyh Sait İsyanı'nı bastırmakla görevlendirilen ordu birliklerinin komutanlığına getirilen General Kemalettin Sami Paşa, "bu görevi başarmak" için hükümetten üç şey istedi:
1) Ayaklanmanın en sert şekilde bastırılması. / 2) Ayaklanma içerisinde yer alsın almasın bütün Kürtler'in silahsızlandırılması. / 3) Kürtler'in çeşitli bölgelere çoğunluk oluşturmayacak şekilde dağıtılması ve Türkler'in Kürtler'in yoğun olduğu bölgelere yerleştirilmesi gerektiğiydi.
Hükümet bu üç isteği de yerine getirecek düzenlemeleri yaptı.
İsyan bitiyor,
zulüm baki kalıyor
Nisan ayı başında ordu yaptığı açıklamayla Şeyh Sait'i sağ olarak yakalayana 1000 altın lira, ölü olarak hükümete teslim edene ise 700 altın lira verileceğini ilan etti. Ayrıca bunu yapacak kişiler ayaklanma kuvvetlerinden olursa haklarında hiçbir soruşturmada yapılmayacaktı (Hangi zulüm ihanete ve pişmanlığa çağrı yapmadan hükmetmiş ki!).
Nisan ayı ortalarında isyanın temel güçlerinin etrafı Genç Ovası'nda sarıldı ve isyancılar bozguna uğratıldı. 15 Nisan'da Şeyh Sait ve ayaklanmanın önde gelen isimlerinden 26 kişi Murat Çayı üzerinde tutsak edildiler.
Yönetim kadrosu dağılan Kürt güçler, Muş'un kuzeybatısındaki Şerafettin Dağı'na çekildiler. Burada kıstırılan kuvvetlerin büyük bir kısmı katledildi.
Ayaklanma nisan ayı ortalarında bastırılmasına karşın Ordu "ezme" harekatına devam ederken, hükümet de durmadan yeni baskı yasaları çıkarıyordu.
40 bin kişilik Kürt isyancı güçlerine karşı, 200 bin asker ve 12 uçak seferber edilmişti. Devlet, bu harekat için 50 milyon lira, yani o zamanki Türkiye'nin yıllık bütçesinin dörtte birini harcamıştı.
Ayaklanmanın bastırılmasının ardından sıra "yargılamaya" gelmişti. Gerçekte bir "yargılama"dan çok iktidarın verdiği idam, müebbet, sürgün kararlarının tebliği sözkonusuydu. "Yargılamalar"da Kürt senatörler, milletvekilleri de kanıtsız idam sehpalarına gönderildiler.
Şeyh Sait'in de içinde olduğu grubun Diyarbakır İstiklal Mahkemesi'ndeki davası 1 ay sürdü. 29 Haziran 1925'te açıklanan kararda Şeyh Sait, aşiret reisleri, şeyhler, subaylar da içinde olmak üzere, 47 kişi idam cezasına çarptırıldı. İdam kararı ertesi gün uygulandı. Şeyh Sait'in idam sehpası önündeki son sözleri şöyle oldu: "Tabii hayat sona erdi. Kendimi milletimin yolunda feda ettiğime hiçbir şekilde pişman değilim. İleride torunlarımızın bizden dolayı düşman önünde utanç duymamaları bizim için yeterlidir." (M. Arseneviç Haretyan, vd., 1925 Kürt Ayaklanması, Syf.38)
1925 Eylül ayı sonuna kadar yüzlerce dava açıldı ve dosyalar yüzlerce idam kararıyla sonuçlandırıldı. Bu konuda elimizde kesin rakamlar yoktur, çünkü o günden bu yana gizlenmeştir, fakat İstiklal Mahkemesi'nin, sadece Palo ve Çapakçur'da 400 Kürt gencini astırdığı düşünülürse, toplam rakamın binler olduğu tahmin edilebilir.
Keldaniler, Miramiler,
Atrusiler... Artık
Anadolu'da onlar yok!
Şeyh Sait İsyanı'na ilişkin bölümü bitirirken, tarihi bir bilgi olarak, Kemalist iktidarın "Türkleştirme" baskılarının sadece Kürtler'le sınırlı kalmadığını gösteren birkaç not aktaralım.
Şeyh Sait İsyanı sırasındaki baskılar, bölgedeki Keldaniler'e ve Yakubi hristiyanlara da yöneldi. Köyler basıldı, katliamlar yapıldı, sonu belirsiz sürgün kararları yürürlüğe konuldu.
Ordunun baskılarından dolayı, o dönemde Irak'a sığınanların listesi Anadolu'da farklı milliyet ve inançtan halkların nasıl yokedildiğinin de bir göstergesidir; 1926'da Irak'tan sığınma hakkı isteyen kesimler arasında "bilinmeyen sayıda Mirami; 7.000 Goyan; Tur Abdin bölgesinden 1.000 Hiristiyan; ve yaklaşık 10.000 Atrusi" bulunuyordu. (Bkz. Kürt milliyetçiliğinin tarihi, Wadie Jwaideh, syf. 401)
Artık, isimleri bile artık hiç aşina gelmeyen bu topluluklardan Anadolu'da hiçbir iz, eser bırakılmamıştır.
Şovenizm artık hakim
politikadır
Kemalist iktidar, o dönemki gerici, asimilasyoncu politikasını ve katliamlarını aklamak için, Şeyh Sait İsyanı'nın kah İngiliz kışkırtması, kah şeriatçı bir ayaklanma olduğunu ileri sürmüştür.
Aslında bizzat İstiklal Mahkemesi'nin kararı bile, bu iddiayı çürütmektedir. O karar şöyle diyordu: "Kiminiz hükümet otoritesinin kötü yönetimini, kiminiz de halifeliğin savunuculuğunu isyan için bahane ettiniz. Fakat tümünüz bağımsız bir Kürdistan yaratma sorununda birleştiniz." (Azgelişmişlik Sürecinde Geri Bıraktırılmışlık, Syf. 238)
Bu ayaklanma görüldüğü gibi feodal bir toplumsal zeminde, dini bir liderlik altında, aşiretlerin küçük burjuva diktatörlüğe karşı ulusal içerikli taleplerle ayaklanmasıdır. Ayaklanmada dini motiflerin işlenmiş olması ezilen, baskı gören, asimilasyona tabi tutulan bir halkın, Kemalistler'in ırkçı, şovenist müdahalesine karşı başkaldırma haklılığını ortadan kaldırmaz.
Ayaklanma, haksızlığından değil, nesnel ve öznel koşulların yetersizliğinden yenilmiştir. Şeyh Sait İsyanı'nın bastırılabilmesinin nedenleri Kürt toplumunun nesnel koşullarındaydı; ulusal bir bütünlük sağlanamamış, ayaklanma bütün Kürdistan'ı kucaklayamamıştı. Bazı aşiretler "tarafsız" kalırken, bazı aşiretlerse ayaklanmanın başlamasıyla devlete bağlı olduklarını belirterek, orduyla birlikte ayaklanmanın bastırılmasında yeraldılar.
İkinci olarak, ayaklanma güçlü bir örgütlülüğe sahip değildi. Cibranlı Halit Bey, Yusuf Ziya Bey gibi deneyimli Kürt aydınlarının ayaklanma öncesi tutuklanarak katledilmeleri sonucunda hareketin önderliği zayıflamıştı. Şeyh Sait'in, isyana katılanların fedakarlık ve cesaretleri önemliydi. Ancak bunlar politik bir önderlik olmadan ayaklanmayı zafere götürmek için yeterli olamazdı.
Şeyh Sait İsyanı'nın bastırılmasında, Kürdistan'ın Misak-ı Milli içinde kalan bölümü, kan gölüne dönüştürülmüştür. Kan gölünden kurtulanlar ise, göç yollarına sürülmüştür. Kan gölünün kaynağındaki politika ise, küçük-burjuva diktatörlüğünün her türlü muhalefeti sindirme ve Kürtlüğü yoketmeyi amaçlayan şovenizmidir. Ki o şovenizm, cumhuriyetin bir "ilkesi" gibi, günümüze kadar sürecekti.
Wednesday, 16 December 2009
Tarihte Kürd Direnisleri
01. 1806 – Musul: Baban Asireti, Abdurrahman Pasa Direnisi
02. 1812 – Musul: Babanzade Ahmet Pasa Direnisi
03. 1820 - Zaza’ların Direnisi
04. 1830 – Hakkari: Ezidilerin Direnisi
05. 1833- Soran: Mir Muhammed (Soran) Direnisi
06. 1831- Bitlis: Serefhan Direnisi
07. 1835 – Botan: Bedirhan Direnisi
08. 1843 – Bedir Han Direnisi
09. 1839 – Amed: Garzan Direnisi
10. 1855 – Yazhan Ser Direnisi
11. 1872 – Mardin-Cizre: Bedirhan Osman Pasa ve kardesi Hüseyin Pasa Direnisi
12. 1878 – Hakkari: Seyh Ubeydullah Nehri Direnisi
13.1889- Erzincan: Bedirhan Emin Ali Direnisi
14.1911 - Abdulselam Barzani Direnisi
15. 1912 – Mardin: Bedirhaniler ve Halil Rema Direnisi
16. 1912 – Bitlis: Seyh Selim Sehabettin ve Ali Direnisi
17.1919 – Simko (Ismail Aga) Direnisi
18.1919 – Ali Bati Direnisi
19.1919 - Mahmut Berzenci Direnisi
20. 1920 – Kocgiri: Kocgiri Direnisi
21.1924 – Hakkari: Nasturi Direnisi
22. 1925 – Seyh Sait Direnisi
23. 1925 – Nehri Direnisi
24.1925 – Reskotan-Raman Direnisi
25.1925 – 1. Sason Direnisi
26.1926 – 1. Agri Direnisi
27.1926 – Hazro Direnisi
28.1926 – Silvan: Kocusagi Direnisi
29.1926 – Hakkari: Beytüssebab Direnisi
30.1927 – Bitlis: Mutki Direnisi
31.1927 – Agri: II. Agrı Direnisi
32.1927- Silvan: Biçar Direnisi
33.1929 – Eruh: Zilanli Resul Aga Direnisi
34.1930 – Van: Zeylan Direnisi
35.1930- Tutak-Bulanık-Hinis: Tutakli Ali Can Direnisi
36. 1930 – Van: Oramar Direnisi
37.1930 – Zilan Direnisi
38.1930 – Plümür Direnisi i
39.1930- Agri: III. Agri Direnisi
40.1930 – 2. Mahmut Berzenci Direnisi
41.1931 – Seyh Ahmed Barzani Direnisi
42.1934 – Bitlis: Buban asireti Direnisi
43.1836 – Akcadag Direnisi
44.1935 – Siirt: Abdurrahman Direnisi
45.1935 – Siirt: Abdulkuddüs Direnisi
46.1935 – Siirt: 2. Sason Direnisi
47. 1937- Dersim: Dersim Direnisi
48. 1943 – Melle Mistefa Barzani Direnisi
49. 1946 – Mahabat Direnisi
02. 1812 – Musul: Babanzade Ahmet Pasa Direnisi
03. 1820 - Zaza’ların Direnisi
04. 1830 – Hakkari: Ezidilerin Direnisi
05. 1833- Soran: Mir Muhammed (Soran) Direnisi
06. 1831- Bitlis: Serefhan Direnisi
07. 1835 – Botan: Bedirhan Direnisi
08. 1843 – Bedir Han Direnisi
09. 1839 – Amed: Garzan Direnisi
10. 1855 – Yazhan Ser Direnisi
11. 1872 – Mardin-Cizre: Bedirhan Osman Pasa ve kardesi Hüseyin Pasa Direnisi
12. 1878 – Hakkari: Seyh Ubeydullah Nehri Direnisi
13.1889- Erzincan: Bedirhan Emin Ali Direnisi
14.1911 - Abdulselam Barzani Direnisi
15. 1912 – Mardin: Bedirhaniler ve Halil Rema Direnisi
16. 1912 – Bitlis: Seyh Selim Sehabettin ve Ali Direnisi
17.1919 – Simko (Ismail Aga) Direnisi
18.1919 – Ali Bati Direnisi
19.1919 - Mahmut Berzenci Direnisi
20. 1920 – Kocgiri: Kocgiri Direnisi
21.1924 – Hakkari: Nasturi Direnisi
22. 1925 – Seyh Sait Direnisi
23. 1925 – Nehri Direnisi
24.1925 – Reskotan-Raman Direnisi
25.1925 – 1. Sason Direnisi
26.1926 – 1. Agri Direnisi
27.1926 – Hazro Direnisi
28.1926 – Silvan: Kocusagi Direnisi
29.1926 – Hakkari: Beytüssebab Direnisi
30.1927 – Bitlis: Mutki Direnisi
31.1927 – Agri: II. Agrı Direnisi
32.1927- Silvan: Biçar Direnisi
33.1929 – Eruh: Zilanli Resul Aga Direnisi
34.1930 – Van: Zeylan Direnisi
35.1930- Tutak-Bulanık-Hinis: Tutakli Ali Can Direnisi
36. 1930 – Van: Oramar Direnisi
37.1930 – Zilan Direnisi
38.1930 – Plümür Direnisi i
39.1930- Agri: III. Agri Direnisi
40.1930 – 2. Mahmut Berzenci Direnisi
41.1931 – Seyh Ahmed Barzani Direnisi
42.1934 – Bitlis: Buban asireti Direnisi
43.1836 – Akcadag Direnisi
44.1935 – Siirt: Abdurrahman Direnisi
45.1935 – Siirt: Abdulkuddüs Direnisi
46.1935 – Siirt: 2. Sason Direnisi
47. 1937- Dersim: Dersim Direnisi
48. 1943 – Melle Mistefa Barzani Direnisi
49. 1946 – Mahabat Direnisi
Milli Mücadelede Aldatılmış Bir Halk: Kürtler [1919-1922]
(Kurtuluş Savaşı sırasında Urfa'da ellerinde silahlarıyla Kürt Direnişçiler görülüyor. Bu fotoğrafı ilginç kılan ise arkada en sağdaki direnişçinin bir kadın olması.)
Türk tarih yazımında 1919-1922 yılları ‘Türk Kurtuluş Savaşı’ ya da özgün adıyla ‘Milli Mücadele’ şeklinde geçer. Türkiye’de esas olarak bu yıllarda batıda Yunanlılar, doğuda ise Ermenilere karşı bir savaş sürdürülmüştü. Kürtler bu savaşa oturdukları toprakların işgal edilmesi nedeniyle, Mustafa Kemal’in başında bulunduğu ve Heyet-i Temsiliye adıyla bilinen kurulun çalışmalarına ve Müdafaa-i Hukuk ile Kuvayı Milliye müfrezelerine katılmışlardı. Mustafa Kemal, bu dönemde, özellikle etkin Kürtleri ve onların silahlı güçlerini savaşa katabilmek için yoğun çaba harcamıştı. 1916′da tanıdığı Kürt Beylerine özel mektuplar yazdı ve onları, dünya savaşı başlamadan Müdafaa-i Hukuk’a katılmaya ikna etti. Bu yıllar Mustafa Kemal’in ve Milli Türk Hareketi’nin Kürt motifini aralıksız kullandığı yıllardı ve Kürtler de bu savaşta bir motif olarak yer alacaklardı.
‘Kürtlerin hukuk-u millisini’ savunmayı amaçlayan Vilayet-i Şarkiyye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, 1918′de İstanbul’da bazı Kürt aydın ve politikacılarının desteğiyle kuruldu ve ‘şark vilayetleri’nde milli mücadele propagandaları yapılmaya başlandı. 23 Temmuz 1919′da Erzurum Kongresi’ne ve 4 Eylül 1919′da Sivas Kongresi’ne katılan Kürtler, Mustafa Kemal’in yoğun ilgisiyle karşılaşmış ve haklarını bu görüşmelerle garanti altına almışlardı. Nitekim Mustafa Kemal, daha sonra Kürtlere de duyuracağı, 29 Ekim 1919′da Amasya’da, İstanbul Hükümeti’nin Bahriye Nazırı Salih Paşa ile yaptığı görüşmede ve imzalanan protokollerde ‘Kürtlerin serbestçe gelişmesinin sağlanması’nı, ‘ırkî ve içtimaî’ haklarının tanınacağını taahhüt altına alıyordu. 23 Nisan 1920′de Ankara’da açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi bu arka planı yansıtıyordu. Mustafa Kemal, meclis çıkışı Kürt ileri gelenlerinin koluna girerek fotoğraf çektiriyor, Kürtlerin milli kıyafetleriyle meclise gelmesini istiyordu. Bitlis mebusu Yusuf Ziya Bey, meclis kürsüsünden ‘Ben Kürdoğlu Kürdüm’ diye konuşuyor ve Mustafa Kemal, ‘Bu vatan Türk ve Kürtlerin ortak vatanıdır’ diyordu. TBMM Reisi sıfatıyla El Cezire Komutanlığı’na Mustafa Kemal imzalı talimatların birinde Kürtlerin oturdukları yerlerde onlara bölgesel yönetim verileceği ve haklarının meclis korumasında olduğu yazılıyordu. Bu yoğun tekrar karşısında Kürt liderler, Fransız ve İngiliz temsilcilerinin manda tekliflerini reddetmiş ve ‘haklarının yeni hükümette temsil edileceğini’ savunmuştu. Belki de bu heyecan ile Maraş, Antep ve Urfa gibi Kürt illeri merkezî hükümetin herhangi bir yardımı olmaksızın büyük fedakarlıklar ile ‘düşman işgalinden’ kurtarılmıştı. Ancak savaş sonrası, Kürtlere özerk yönetim yerine ‘Türk olma hakkı’ uygun görülmüştü ve Mustafa Kemal verdiği hiçbir sözü yerine getirmeyecekti..
Türk tarih yazımında 1919-1922 yılları ‘Türk Kurtuluş Savaşı’ ya da özgün adıyla ‘Milli Mücadele’ şeklinde geçer. Türkiye’de esas olarak bu yıllarda batıda Yunanlılar, doğuda ise Ermenilere karşı bir savaş sürdürülmüştü. Kürtler bu savaşa oturdukları toprakların işgal edilmesi nedeniyle, Mustafa Kemal’in başında bulunduğu ve Heyet-i Temsiliye adıyla bilinen kurulun çalışmalarına ve Müdafaa-i Hukuk ile Kuvayı Milliye müfrezelerine katılmışlardı. Mustafa Kemal, bu dönemde, özellikle etkin Kürtleri ve onların silahlı güçlerini savaşa katabilmek için yoğun çaba harcamıştı. 1916′da tanıdığı Kürt Beylerine özel mektuplar yazdı ve onları, dünya savaşı başlamadan Müdafaa-i Hukuk’a katılmaya ikna etti. Bu yıllar Mustafa Kemal’in ve Milli Türk Hareketi’nin Kürt motifini aralıksız kullandığı yıllardı ve Kürtler de bu savaşta bir motif olarak yer alacaklardı.
‘Kürtlerin hukuk-u millisini’ savunmayı amaçlayan Vilayet-i Şarkiyye Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti, 1918′de İstanbul’da bazı Kürt aydın ve politikacılarının desteğiyle kuruldu ve ‘şark vilayetleri’nde milli mücadele propagandaları yapılmaya başlandı. 23 Temmuz 1919′da Erzurum Kongresi’ne ve 4 Eylül 1919′da Sivas Kongresi’ne katılan Kürtler, Mustafa Kemal’in yoğun ilgisiyle karşılaşmış ve haklarını bu görüşmelerle garanti altına almışlardı. Nitekim Mustafa Kemal, daha sonra Kürtlere de duyuracağı, 29 Ekim 1919′da Amasya’da, İstanbul Hükümeti’nin Bahriye Nazırı Salih Paşa ile yaptığı görüşmede ve imzalanan protokollerde ‘Kürtlerin serbestçe gelişmesinin sağlanması’nı, ‘ırkî ve içtimaî’ haklarının tanınacağını taahhüt altına alıyordu. 23 Nisan 1920′de Ankara’da açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi bu arka planı yansıtıyordu. Mustafa Kemal, meclis çıkışı Kürt ileri gelenlerinin koluna girerek fotoğraf çektiriyor, Kürtlerin milli kıyafetleriyle meclise gelmesini istiyordu. Bitlis mebusu Yusuf Ziya Bey, meclis kürsüsünden ‘Ben Kürdoğlu Kürdüm’ diye konuşuyor ve Mustafa Kemal, ‘Bu vatan Türk ve Kürtlerin ortak vatanıdır’ diyordu. TBMM Reisi sıfatıyla El Cezire Komutanlığı’na Mustafa Kemal imzalı talimatların birinde Kürtlerin oturdukları yerlerde onlara bölgesel yönetim verileceği ve haklarının meclis korumasında olduğu yazılıyordu. Bu yoğun tekrar karşısında Kürt liderler, Fransız ve İngiliz temsilcilerinin manda tekliflerini reddetmiş ve ‘haklarının yeni hükümette temsil edileceğini’ savunmuştu. Belki de bu heyecan ile Maraş, Antep ve Urfa gibi Kürt illeri merkezî hükümetin herhangi bir yardımı olmaksızın büyük fedakarlıklar ile ‘düşman işgalinden’ kurtarılmıştı. Ancak savaş sonrası, Kürtlere özerk yönetim yerine ‘Türk olma hakkı’ uygun görülmüştü ve Mustafa Kemal verdiği hiçbir sözü yerine getirmeyecekti..
Avakirina Eyaleta Kurdistanê û di Salnameyên Dewleta Osmanî de Eyaleta Kurdistanê
Koma Xebatê ya di Çavkaniyên Osmanî de Kurd
Piştî ku di sala 1923’yan de Komara Tirkiyeyê feraseta netew-dewletê qebûl dike û di çorçoveya vê ferasetê de hemû kêmarên misilman ên li welêt wekî tirk qebûl dike, pêwîstiya nivîsandina dîrokeke nû ya li gorî vê ferasetê bi awayekî xwezayî derdikeve holê. Li gor vê dîroka nû tê nivîsandin, di dîrokê de cihekî bi navê Kurdistan çênebûye û her wisa civakeke cuda a bi navê kurd jî tune ye. Ev nêrîna fermî ew qas tê pejirandin ku hinek dîroknasên Osmanî jî bi xemnexurî dikarin bibêjin ku di dîroka Osmanî de eyaletek bi navê Kurdistanê tu caran çênebûye.
Em dibêjin dîroknasên Osmanî jî ji ber ku kesekî ku dîroka Osmanî ji asta despêkê hinekî zêdetir zanibe, dizane ku di Dewleta Osmanî de bi navê Kurdistanê cografyayek hebûye û Osmaniyan ev nav wekî navekî cografî bi kar aniye. Hema hema di hemû pirtûkên bûyernivîsên Osmaniyan de; ji Naîma bigire heta Ewliya Çelebî û Katîb Çelebî mirov dikare bi rihetî rastî vê têgihê were. Ji xeynî vê yekê, heke li ser sedsala 19’an a Osmaniyan kêm zêde lêkolîn bê kirin, dê bê dîtin ku di sala 1847’an de di Takvîm-î Vekayî[1] de nivîseke fermî hatiye çapkirin û di vê nivîsa fermî de Eyaleta Kurdistanê hatiye damezirandin.
Ligel van hemû yekan, “dîroknûs”ên ku tu têkiliya wan bi etîka zanistî re tune ye zêdetir ji bo polîtîkaya rojane vê angaştê dikarin bînin zimên. Wekî komekê armanca me ev e ku em bi vê xebatê di Salnameyên Dewleta Osmanî de Eyaleta Kurdistanê û agahiyên der barê Eyaletê de berhev bikin û bi awayekî kronolojîk pêşkêş bikin. Me xwest ku îro ev bûyera ku êdî derfetên înkarkirina wê nemane, hinekî din bikeve rojevê û bibe naveroka xebatên cidî û zanistî.
Di Dewleta Osmanî de bi navê Kurdistanê eyaletek heye û di sala 1847’an de hatiye damezirandin. Belê, dibe ku pirsa “Çima ne berî vê dîrokê lê di vê dîrokê de hatiye damezirandin?” were aqilan. Sedema vê yekê pir zelal e; wekî ku tê zanîn di dema Yavûz Sultan Selîm de, kurdan li hemberî Safewiyan li cem Osmaniyan cih girt. Ev yek aliyekî jî qebûlkirina kontrola Osmaniyan bû. Li hemberî vê yekê, Sultan Selîm, di warê otonombûna herêmê de soz daye û bi rastî jî heta sedsala 19’an li herêmê hikûmet û mîrîtiyên kurdan hebûna xwe berdewam kirine. Ji bo vê yekê jî, herêm, neketiye kategoriya eyaletên klasîk ên Osmaniyan. Osmaniyan wek pêwîstiya ûsûla ku tim bi kar anîne herêm li gorî taybetmendiya wê bi rê ve biriye.
Lêbelê ji serê destpêka sedsala 19’an ve, bi taybetî jî di dema Mehmûdê II’yem de guherînê dest pê kir. Osmaniyên ku di vê sedsalê de ketin pêvajoyeke cidî ya modernbûnê, dest bi modernkirina bastûra îdarî ya klasîk a Osmaniyan kirin, ango dest bi guhertina pergala eyaletan kirin û bi ji holêrakirina saziyên xweserî xwe dest bi xurtirina navendê kirin. Ji bo vê yekê bi taybetî, di sala 1826’an de Eyaleta Anatoliyê, wekî çar beş bi awayekî fermî hate dabeşkirin û ji bo “mutesellîmên mutedîl yên girêdayî paşayên mutasarrif” birêve bibin biryar hat dayîn.
Piştî wê rewşê ev bûyer qewimîn: “Di 26’ê sermaweza 1847’an de ji bo Wilayeta Diyarbekirê waliyek hate tayînkirin û li aliyê din di 13’ê berfanbara 1847’an de rojnameya Takvîm-î Vekayî (Lê belê ev dîrok di qilawûza wergerandina dîrokê de ku ji TTK’ê ve hatiye çapkirin wekî 14 Berfanbar hatiye nivîsîn) bûyereke cuda pêşkêş dike: Eyaleta Kurdistanê. Li gorî vê yekê Eyaleta Diyarbekirê û sancaxên Wan, Mûş û Hekarî û qezayên Cizîr, Botan û Mêrdîn, bi navê Kurdistanê eyaleteke nû pêk tînin. Di serî de ji bo navenda eyaletê Xelat hatibû fikirîn. Lê belê bi qasî ku ji salnameyan tê fêmkirin demekê Wan û Mûş, demeke zêdetir jî Diyarbekir (Amed) bûye navenda eyaletê. Eyaleta Kurdistanê li gorî salnameya 1266/1849 sancaqên Mûş, Wan, Hekarî, Cizîr, Diyarbekirê digire nava xwe. Piştî çend salên din Hekarî, Wan, Mêrdîn û Cizîr jî bi hev re bûne eyaleteke cûda, navê wê jî bûye Eyaleta Hekarî. Piştî demeke din navê eyaletê bûye Wan.”[2] Lê belê ev pêvajo di navbera Osmanî û kurdan de bûye sedema tengezariyan û di nava salên 1826 û 1847’an de bi dehan serhildan çêbûne. Ji van a girîng û dawîn Serhildana Bedirxan beg e[3] . Dewleta Osmaniyan ev serhildan serkut kir û her wekî li jor jî tê gotin, Eyaleta Kurdistanê ava kir. Heta di belavoka taybet a Takvîm-î Vekayî de, ev bûyer wekî ji nûve desteserkirina Kurdistanê tê nirxandin.
Wekî tê dîtin heke mirov bûyerên dîrokî li gorî pîvanên zanistî lêkolîn bike û xwe ji fikrê rojane û polîtîk dûr bixwe, hînbûna rastiyan ew qas ne dijwar e.
Di vê xebatê de, tevî teblîgata fermî ya avakirina Eyaleta Kurdistanê nîşan dide, dema ku Eyaleta Kurdistanê hebûye, di navbera salên 1847 û 1868’an de di salnameyên Dewleta Osmanî de Eyaleta Kurdistanê bi çi şeklî cih digire ew ê bê nîşandan. Pirsgirêka, di sala 1868’an de eyalet bi çi fikrî ji holê hate rakirin hîn jî nehatiye bersivandin û ev mijara xebateke cuda ya koma me ye.
A- Rojnameya Takvîm-î Vekayî ya ku
Damezirandina Eyaleta Kurdistanê îlan dike
5 Muharrem 1264 (14 Berfenbar 1847)
Teblîgata Fermî
Mukaddim ve muahhar Takvim-i Vakayi' nüshalarında keşîde-i silk sutûr-ı beyân kılındıxı vechile bir müddetden berü eyâdî-i mütegallibede kalmış olan hıtta-i Kürdistanın leh-ül-hamd ve'l minh mücerred himmet bi-hemtâ-yı hazret-i şehr-yârî ve satvet-i bâhire-i cenâb tâc-dâr-ı eser-i celîli olarak bu kerre yeni başdan feth ve teshîr-i mir'ât-ı teyessürde cilve-ger olmûş ve işbu muvaffakıyyet hazret-i şehn-şâh-i mahzâ âmme-i tebaa ve berâyâ-yı saltanat-ı Seniyye hakklarında ma'tûf ve rây-gân olan niyet-i âdle ve efkâr-ı hayriyye-i cenâb-ı cihân-bânî ibtiga-yı sâmîsince herhalde min kıbel-in Râhman zât-ı fahâmet-simât mülûk-anenin mazhar envâ'-i füyûzat ve te'yidât buyurulduklarına delîl ve bürhân olub doxrusu dîbâce-i tevârîh-i ezmân olmaklıxa şâyân görünmüş olduxundan hıtta-i merkumenin hüsn-i zâbıta ve râbıta-ı umûr-i mülkiyye ve istihsâl-i menâzım-ı dâimiyesiyle te'sîs-i âsâyîş ahâlî kaziyye-i matlubesine bakılması yani oraların bir idâre-i mahsûsa ve müstakılle tahtına konularak dirâyetli ve vukuflu bir zâta ihâlesiyle Diyarbekir eyâleti ve Van ve Mûş ve Hakkari sancakları ile Cizre ve Bohtan ve Mardin kazâları birleşdirilüb cümlesinin bir eyâlet add ve itibâr olunması ve iş bu eyâlete Kürdistan eyâleti tesmiye kılınması iktizâ-yi hâle muvâfık ve çesbân olacaxına mebnî eyâlet-i mezbureye ol sûretle münâsib bir Wali lede-t-teemmül Musul Walisi atûfetlü Es'ad Paşa hazretleri dirâyet ve fatânet-i kâmile ve iffet ve istikâmet-i zâtiyye ile muttasıf ve çok zamanlar ol taraflarda istihdâm buyrulmasıyla usûl ve ahvâl-i memlekete vâkıf kudemâ-yı vüzerâ-yı saltanat-ı seniyyeden olmakdan nâşî eyâlet-i cedide-i mezkûrenin müşârün-ileyh Es'ad Paşa hazretlerine ihâlesi ve ol halde Musul eyâletine bir dixerinin ta'yini tabiat-î maslahat-ı iktizâsından olarak Belgrad muhâfızı esbak atûfetlü Vecîhî Paşa hazretleri ashâb-ı rüşd ve reviyyet ve erbâb-ı sıdk ve istikâmetden ve hüsn-i idâre-i umûr-i mülkiyyeye vâkıf zevât-ı sütûde-simâtdan olması ve exerçi Musul eyâleti şimdiye kadar Tanzîmât-ı Hayriyyeden müstesnâ olarak idâre olunmakda ise de dâire-i tanzimatda bulunan memâlik hazret-i şâhâne ahalisinin sâye-i ma'delet vâye-i hazret-i mülûk-anede mazhar oldukları menâfi' ve âsâyiş ve istirâhat ve emniyyet-i kamileyi eyâlet-i merkume ahâlisi derk ve iz'ân ederek ve bunun üss-i esâsı ma'delet olduxunu bilerek bu eyâletin dahi dâire-i nasfet bâhire-i Tanzîmât-ı Hayriyyeye idhâlini arzu ve niyâz etmekde olduklarına ve ahâli-i merkumenin iş bu niyâzlarına müsâade-i seniyye-i cenâb-ı şehen-şehi bî-dirîg buyurulduxuna binâen müşârün-ileyh Vecîhî Paşa hazretleri usûl-i ma'delet-şümûl tanzimâtın ol vechile hüsn-i ....... ve tensîkına dahi muktedir bulunması cihetleriyle kendüsünün Musul Walisi nasb ve ta'yin kılınması tensib ve tasvib berle ol babda isâbet-efzâ-yı sünûh ve sudûr buyrulan emr ve fermân maâlî-i ünvân hazret-i hilâfet-penâhî mantûk celli üzere iktizâları icrâ kılınmışdır.
Wergera Belgeyê
Wekî di hejmarê Takvîm-î Vekayî ya berê de jî hatiye nivîsandin, ji demekê vir de welatê Kurdistanê ku di bin zordestiyê de mabû – şikir ji xwedê re- bi hêza bêhempa ya padîşah û bi hêla wî pelçikandî, vê carê xistina bindestan a ji nû ve bi serkeftî pêk hatiye. Ev serkeftin nîşan dide û ispat dike ku padîşahê mezin ê ku ji bo heqê tebaa û xelkê Împaratoriya Osmaniyan niyeta wî edalet e, fikra wî ya bixêr û armancên wî yên mezin her tim dê ji aliyê Xwedê ve werin piştevanîkirin. A rast wextê minasib hatiye dîtin ku rêveberiya welatê ku navê wî derbas bûye, karê hundir û bi berdewama pergala wî, bi avakirina asayîş û bi cihanîna dilxwaza gel yanî xistina wan nava meqamê rêveberiyeke taybet û serbixwe, bi dayîna kesekî jîr, zane û gihîştî Eyaleta Diyarbekir, sancaqê Wan, Mûş û Hekarî û qezayên Cizîr, Botan û Mêrdîn bi tevîhevkirina wan gişan wekî eyaletek bê hesibandin û ev eyalet wekî Eyaleta Kurdistanê bê binavkirin, ji bo pêwîstiya rewşê di cih de û minasib hatiye dîtin. Di vê rewşê de ji bo eyaleta ku navê wê derbas bûye bê fikirandin, waliyê Mûsilê hezretî Esad Paşayê dilovan ji ber wesfên wî yên mîna bîrbirî, jîrî, namûs û rastiyê û ji ber ku demeke dirêj li wan deran xizmet kiriye, rewş û pergala memleket dizane, ji ber ku wezîrê Osmaniyan ê kevn e, eyaleta nû ku navê wê derbas bûye, ji bo walîtiya wê derê hezretî Esad Paşa minasib hatiye dîtin.
Di vê rewşê de ji bo pêwîstiya şixulînên Eyaleta Mûsilê waliyekî din ê parêzkarê kevn ê Baxdayê hezretî Vecîhî Paşayê dilovan, rast, bifikir, karê eleqedarê gel ji bo meşandina wê dizane, ji kesê ku mirov pesnê wan bide ye û her çi qas heta niha Eyaleta Mûsilê li dewrî Tanzîmat-i Hayriye[4] hatibe rêvebirin jî, gelê welat ê di çerçoveya Tanzîmat de, di bin parastina adîl a Padîşah de rihetî, xweşî, ewlekarî û fêdeyê dibînin, ligel gelê eyaleta ku navê wê derbas bûye (Mûsil) hatiye fêmkirin û bi zanîna vê edaleta rastîn û daxwaza vê eyaleta ji têkeve nav ku wekî çerçoveya rastî û xweşiyê tê zanîn Tanzîmat-î Hayriye, xwestekên gelê ku navê wan derbas bûye Padîşahê me yî bilind destûra xwe texsîr nake û hezretî Vecîhî Paşa ê ku navê wî derbas bûye ji bo pêwîstiya awayê edaletê yê Tanzîmatê, ji ber ku kare rast bike û bi rê ve bibe wekî waliyê Mûsilê şandina wî minasib û rast hatiye dîtin. Ji bo wê yekê pêwîstiya emr û fermana Padîşahê xwediyê fikrê mezin hatiye kirin.
B- Di Salnameyên Dewleta Osmanî de
Eyaleta Kurdistanê
Salname sal 1264 [1848]
Rûpel 183
Beş: Defterê sancax û qeza
Sancaxa Diyarbekirê di Eyaleta Kurdistanê de
Rûpel 208
Sancaxa Mêrdîn di Eyaleta Kurdistanê de
Rûpel 315
Sancaxa Wanê di Eyaleta Kurdistanê de
Salname sal 1265 [1849]
Rûpel 81
Beş: Karmendên li perawêzê (taşra) dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan
Karmendên zaptiye: Waliyê wê Mûşîr Es’ad Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê ji Duyemîn
[Saniye] [5]Mehmed Efendî
[Navên Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Wan, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrimîran Mehmed Reşîd Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan [kapûcibaşı][6] Ahmed Axa
Nav: Mêrdîn, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Mustafa Paşa
Rûpel 86
Ketxudayê derî [Kapukethüdaları][7] : Kurdistan, Eşref Beg (yekemîn [evvelî])
Salname sal 1266 [1850]
Rûpel 39
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet [8] : Kurdistan mahrec[9]
Mewâlî [10]: Hindi Mela Hafîdî Es‘ad Efendî
[Di Salnameyê de cihên bi ser Eyaleta Kurdistanê ve hatine berdan]
Qeza: Wan
Qeza: Mûş, Naîbên wê[11] : Sîfetullah [Yan jî Sayfetullah] Efendî
Qeza: Hekarî, Naîbên wê: Ji qadiyan Kirkaxaçlu Mehmed Emîn Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Îbrahîm Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewalî Sa’deddîn Efendî
Qeza: Mêrdîn, Naîbên wê: Abdullah Efendî
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Bedlîsî Abdullah Efendî
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: Muftu-zade Seyid Suleyman Sa’îd Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Mustafa Sa‘dullah Efendî
Qeza: Besnî, Naîbên wê: Urfalu Mehmed Saîm Efendî
Rûpel 45
Beş: Karmendên li perawêzê dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan
Karmendên zaptiye: Waliyê wî Mûşîr Es‘ad Paşa
Karmendên darayî: Ji defterdarê dûyemîn Mehmed Efendî
[Navê Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Wan, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Reşîd Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Ahmed Axa
Nav: Hekarî, Karmendên zaptiye: Waliyê wê wezîr Îzzed Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Selîm Axa
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê bi payeya axira padîşah [Istabl-i Amîre] Îbrahîm Beg
Nav: Diyarbekir, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ahmed Paşa
Rûpel 47
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Wan: Eşref Beg (Yekemîn)
Rûpel 83
Eyaleta Kurdistan [Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Lîwa Mûş
Mûş, Bidlîs, Xinis (Hunûs?) û Tekman, Malazgird, Nahiya Bulanik (Kop) û Lîz Nahiya Wartoya jor û jêr, Xelat, Nahiya Çonkur
Lîwa Wan
Wan, Parkîrî, Axakes, Erdîş, Adilcewaz, Gewaş û Nahiyên Mukis (Mukus), Şirvî, Xawasor, Nahiya Westan.
Lîwa Hekarî
Hekarî û cihê girêdayî wê, Îmadiye û cihê girêdayî wê, Mahmûdî navê wê din Xoşab û cihê girêdayî wê
Lîwa Cizîrê
Cezîre ê Omeriyye, Behtan, Hacibehram, Mêrdîn û cihê girêdayî wê.
Lîwa Diyarbekir
Amîd (Amed) navê wê din Diyarbekir û Nahiyên Kîkî û Turkman, Karakeçî, Mahal Metnan, Dêrik (Dêrik), Deştîkûr, Behramkî, Stêwrê (Savur), Mîdyat, Şîrvan, Xerzan û Hisn-î keyf, Ridvan (Rizvan), Sa‘ird ya Es‘ird, Beşûrî (Qubînê), Gurdîlan, Silîvan (Silvan) navê wê din Mefariqîn, Qulb, Badikan, Xiyan, Goynukler, Çebaxcûr, Menîşkûr, Kîh (? Genc) û Yahtek Ziktî Becar, Xoydan, Mehranî û Hezro navê wê din Tercîl, Liçe (divê Lîce be) û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Çiska, Îkuz [Abkûrbi gerek], Zeşkan[?].
Salname sal 1267 [1851]
Rûpel 67
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec
Mewalî: Hindî Mela Hafidi Es‘ad Efendî
[Di Salnameyê de cihên giredayî Eyaleta
Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sifetullah [Sayfetullah] Efendî
Qeza: Hekarî, Naîbên wê: Ji qadiyan Mehmed Emîn Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Îbrahîm Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewaliyê Sa‘deddin Efendî
Qeza: Mêrdîn, Naîbên wê: Abdullah Efendî
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Bedlîsî Abdullah Efendî
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: SeyîdSuleyman Sa‘id Efendî
Qeza: Meletî
Rûpel 74
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Mûşîr Es‘ad Paşa, Kamendê darayî: Defterdarê ji mektûbî Necib Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Îbrahîm Beg
Nav: Diyarbekir, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ahmed Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye [Li vir tu agahî nîn e.]
Rûpel 77
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Vidin, Hekarî: Eşref Beg
Salname sal 1268 [1852]
Rûpel 65
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec
Mewalî: Hafiz Welî Efendî
[Di Salnameyê de cihên giredayî Eyaleta
Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sîfetullah [Sayfetullah] Efendî
Qeza: Hekarî, Naîbên wê: Tevî Kurdistanê bûye.
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Ji qadiyan Raşîd Efendî
Qeza: Mêrdîn, Naîbên wê: Abdullah Efendî
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Sadik Efendî
Qeza: Arabgir, Naîbên wê Seyid Suleyman Sa‘id Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Es-Seyid Hidayetullah
Rûpel 72
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Mûşîr Abdî Paşa, Karmendên darayî: Defterdari saniyeden Necîb Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Îbrahîm Beg
Nav: Diyarbekir, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Hamîd Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Necib Efendî
Rûpel 76
Beş: Ketxudayê derî
Selanîk, Nîş, Kurdistan, Aydin: Cemîl Efendî
(Mîralay)
Salname sal 1269 [1853]
Rûpel 66 – 67
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec, Mewalî: Suleyman Ruştu Efendî
[Di salnameyê de cihên giredayî Eyaleta Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sîfîtullah (Sayfetullah) Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Mehmed Îsmed Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Muderîsan Mehmed Es‘ad Efendî
Qeza: Harbut, Naîbên wê: Sadik Efendî
Qeza: Arabgir, Naîbên wê: Seyîd Suleyman Sa‘îd Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Seyîd Hîdayetullah Efendî
Rûpel 74
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Ûzir Ragib Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê wê Ji Duyemînê Salih Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Ji payeya axira pedîşah Îbrahîm Beg
Nav: Si‘ird, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Ken‘an Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran İshak Paşa
Rûpel 79
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Azîz Efendî (Mîralay)
Salname sal 1270 [1854]
Rûpel 74
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec, Mewalî: Ahmed Halid Efendî
[Di salnameyê de cihên giredayî Eyaleta Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sîfetullah (sayfetullah) Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Mehmed Îsmed Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewalî Mustafa Beg
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Ji Mewalî Es‘ad Beg
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: Seyid Suleyman Sa‘id Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Mehmed Yemnî Efendî
Rûpel 81
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Wezîr Hamdi Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê duyemîn Salih Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê ji axira seraya padîşah Omer Beg
Nav: Sa‘ird, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Welî Axa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Ken‘anPaşa
Rûpel 86
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan û Rûmeli û Cezair Bahr-i Sefîd û Mûsil û Yozgad: Aziz Efendî (Mîralay)
Salname sal 1271 [1855]
Rûpel 64
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec, Mewali Abdusselam Efendî
[Di salnameyê de cihên giredayî Eyaleta Kurdistanê]
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Huseyîn Husnî Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewalî Mustafa Beg
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Ji Mewalî Sa‘deddin Efendî
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: Omer Ruştu Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Halil Hazmî[?] Efendî
Rûpel 70
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wê Wezîr Hamdî Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê Mîralay Nezhet Efendî
Sancax
Nav: Dêrsim, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Sa‘îd Paşa
Nav: Sa‘ird, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê bi payeya axira seraya padîşah Şerîf Axa
Rûpel 89
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezayan 27
Lîwa Kurdistanê
Nifsê Diyarbekir û gundê Rojhilat û rojava, Xoydan, Mehranî, Yadegan, Citan, Dûştikûr, Çapaxçur, Kîskîn, Behramkî, Bêşîrî, Hênî, Turkman, Hezro, Dêrik [Derîk], Lîçe, Yekran û cihên girêdayî wê, Mahal, Bîhar, Gênc, Ziktî, Mûşengûn, Kotîk, Îkud [Abkûr ], Metînat, Farqîn, Qulp, Bahlîk.
Rûpel 98
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan û Karesi: Osman Beg (Duyemîn )
Salname sal 1272 [1856]
Rûpel 69
Beş: (Karmendên ku li derve dimînin)
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karendên mûlkî: Waliyê wî Ûzir Îzzed Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê wê Mîralay Nezhet Efendî
[Navê sancaxê giradayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Tevî mewlewiyeta Kurdistanê hate kirin.
Nav: Sa‘ird, Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mêrdîn, Qeymeqamê wê Mîrê umera Cemal Paşa
Rûpel 99
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezaya 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cizîre ê
Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Lîwayê Aliyat [?] û Aznavur, Bohtan, Haci Behram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, ‘Amerkan,
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird navê wê din Ess‘ird, Rizvan[Ridvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçi, Gurdilan, Nahiya Dêrgulê, Nahiya Arûç [?] Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reştegan
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd[Amed] û Nahiyên Rojhilat û rojava û Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûn, Bahramkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefariqîn, Qulp, Badigan, Xiyan, Goyunkler, Çapaxcûr, Menîşkûr, Kîh [Genç], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Bêcar[Becar ?], Nahiya Tawus, Xoydan, Nehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Çîksa, Abkûr.
Salname sal 1273 [1857]
Rûpel 68
Beş: [Karmendên li derve dimînin]
Navê Eyaletê: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Îzzet Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê ji Mîralaya Nezhed Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Tevî mewlewiyeta Kurdistanê hate kirin.
Nav: Si‘rd, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘anPaşa, Naibê wê: Muhammed Nafi‘ Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Cemal Paşa
Rûpel 72
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Rauf Bey (Mîralay)
Rûpel 80
Beş: Midûrê li devre yê weqfê pêşîn tên dayin
Navê Sancax: Kurdistan
Navê karmendan: Ji duyemînan Hasan Hakki Efendî
Rûpel 105
Beş: Lîwayek ji çend qazeyan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmarê Qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Nahiyê wê Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird navê wê din Is‘ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçi, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arûç[?], Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê din Amîd û Nahiyê wê Rojhilat û Rojava Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Behramkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulb, Badigan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Bahar, Nahiya Tawus, Xoydan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Ciska, Abkûr
Salname sal 1274 [1858]
Rûpel 76
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Besîm Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê ji Mîralayan Salih Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyerbekir), Karmendên şerîatê: Naîb ji
Muderîsa Ata Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîb [Li vira tu agahî nehatiye dan]
Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Cemal Paşa
Rûpel 80
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Cezair-i Bahr-i Sefîd, Mûsil, İzmîd: Saib Beg (Yekemîn ji sinifê duyemîn)
Rûpel 88
Beş: Midîrê li devre ê weqfê pêşîn tên dayin
Navê Sancaxê: Kurdistan, navê karmendan: Ji duyemînan Hasan Hakki Efendî
Rûpel 113 - 114
Beş: Lîwayek ji çend qazeyan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn, Nevahî Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird navê wê dinê Is‘ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçî, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arîç [?], Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê wê Rojhilat û rojava û Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Behramkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefariqîn, Qulb, Badigan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Becar, Nahiya Tawus, Xoydan, Mehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Ciska, Abkûr.
Salname sal 1275 [1859]
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Haci Kamili Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê ji duyemînan Hamîd Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir)
Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Muderîsan Ata Efendî,
Karmendên mulkiye: Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: [Li vir tu agahî nehatiye dayîn]
Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera MehmedPaşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê naîb nehatiye nivîsandin] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Mustafa Efendî
Beş: Ketxudayê derî
Silistre, Kurdistan: Ali Beg (Mîralay)
Salname sal 1276 [1860]
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîka Rûm Perityûs
Metropolit: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya, Cihê ku lê rêveberiya wan heye: Amîd û Kurdistan
Beş: Wulat-i izam kapukethudalari
Selanîk, Kurdistan, Mûsil, Rûmeli: Yusuf Cemîl Efendî (Yekemîn ji sinifê duyemîn)
Beş: Karmendên li derve dimînin
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr MahmudPaşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê Ji duyemînan Hamîd Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir)
Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Muderîsan Zeki Efendî,
Nav: Sa‘ird, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera MehmedPaşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Mustafa Efendî
Beş: Lîwayek ji çend qazeyan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Nevahî Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird [12]
Sa‘ird navê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karageçi, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arûç, Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnekan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik, Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê yê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Bahar, Nahiya Tawus, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê yê din Palî Ma‘den û Çiska, Abgûr.
Salname sal 1277 [1861]
Rûpel 79
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Alî RizaPaşa
Karmendên darayî: Jimaryarî xalis ji duyemînan Suleyman Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir), Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Muderîsan Zekî Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Îsmaîl Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Mehmed Nazim Paşa
Rûpel 84
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Kamil Efendî (Mîralay)
Rûpel 93
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîkê Rûm Perityus
Metropolit: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya, Ciyê rêveberiya wan hene: Amîd û Kurdistan
Rûpel 148 – 149
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Nevahî Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird nevê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçi, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arûç, Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Becar, Nahiya Tawus, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Çiska, Abgûr.
Salname sal 1278 [1862]
Rûpel 79
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Ali Riza Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî xalisî [?] ji duyemînan Suleyman Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir), Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Mewalî Ahmed Ragib Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Îsmaîl Efendî
Rûpel 84
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Kamil Efendî
Rûpel 93
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîkê Rûm Perityûs Efendî
Metropolît: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya Cihên ku rêveberiya wan lê heye: Amîd û Kurdistan
Rûpel 96
Beş: Patrîkê Ermenî Serkîs Ipskopos Efendî
Unvan: Polu û Kurdistan, Nav: Makrudî, Rutbe: Rahîb, Cihên ku rêveberiya wan lê heye: Lîwa li Xarpêtê qeza Palû û Keşîşxaneya Guvar[?]
Rûpel 149- 151
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hemara Qeza58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre-i Omeriyye û Nevahî Nisêbîn (Nusaybin) û Nevahî Aliyat û Barka û Aznavûr û Aşireta Tay [?] Hacibehram û Nevahî Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, Isa-begli, Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird [1]5
Sa‘ird navê wê yê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayren [İsbayren], Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 29
Diyarbekir navê wê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê yê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Abkûr, Nafiye-i Bektaş, Lîce û Atak û Telseme, Pali Ma‘den û Çişka, Gunukler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1279 [1863]
Safta 81
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Halîl Kamîl Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî halîs [?] Şakir Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyabekir), Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mewaliden Ahmed Ragib Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Abdî Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji paya axira padîşah Alî Axa
Rûpel 85
Beş: Ketxudayê derî
Selanîk, Kurdistan, Şam-i Şerîf: Saib Beg (yekemîn ji sinifê duyemîn)
Rûpel 95
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîkê RûmPerîtyûs Efendî
Metropolit: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya cihên ku rêveberiya wan lê heye: Amîd û Kurdistan
Rûpel 98
Beş: Patrîkê Ermenî [cihê nav vala ye] Efendî
Unvan: Palû û Kurdistan, Nav: Makridic, Rutbe: Rahib, Lîwa Xarpêtda Palû qezasi û Keşîşxaneya Gavar
Rûpel 156
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hajmara Qeza 58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre-i Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nevahî Aliyat û Bakra û Aznavûr û Aşireta Tah Hacibehram û Nevahî Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, İsa-begli, Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird 15
Sa‘ird nevê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 79 [29 bi gerek]
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Bektaş, Lice û Atak û Telsema, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1280 [1864]
Rûpel 74
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşir Halil Kamil Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî Şakir Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir)
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Mewaliyan Mehmed Azîz Efendî, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Abdullah Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandintir.], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ziya Paşa
Rûpel 79
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Yemen: Îbrahîm Axa (Ji axura seraya Padîşah)
Rûpel 108
Beş: Reîsê pênc miletan
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakil[?]
Rutbe: Rahîb
Cihên ku rêveberiya wan lê heye: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û cihên girêdayî wê
Rûpel 109
Navnas: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos
Nav: Marderos[?]
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos û ê girêdayî wê
Rûpel 180
Hejmara qezayan 58
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nevahî Aliyat û Bakri û Aznavûr û eşîreta Tay Hacibehram û Nevahî Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, Isa-begli[?], Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird 5 [15 bi gerek ]
Sa‘ird nevê wê yê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûc, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiya Reştegan.
Lîwa Diyarbekir – 79 [29 bi gerek]
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mihran, Hezro navê wê yê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Yektaş [Bektaş ?], Lice û Atak û Telseme, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1281 [1865], Def‘a 19
Rûpel 72
Eyal et
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî Şakir Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec Mewaliyê wê Azîz Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ziya Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Abdullah Efendî
Rûpel 76
Beş: Ketxudayê derî
Mulhakatiyla Eyaletên Xarpêt û Kurdistanê Mustafa Beg (duyemîn)
Rûpel 110
Reîsê pênc mileta
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û yê girêdayî wê
Navnas: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos
Nav: Marderos[?]
Rutbe: Rahîb
Cihê ku rêveberiya wan lê heye: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos u ê girêdayî wê
Rûpel 184
Hejmara Qezayan58
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre yê Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nahiyê wê Aliyat û Bakri û Aznavûr û Eşîra Tah Hacibehram û Nahiyê wê Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, Îsa-begli, Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird – 5 [gerek 15 bi]
Sa‘ird navê wê din Is’ird, Ridvan (Rizvan), Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reştegan.
Lîwa Diyarbekir – 79 [divê 29 be]
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê yê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç]?, Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Bektaş, Lice û Atak û Telseme, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1282 [1866], Def‘a 20
Rûpel 71
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Mîralay Sa‘id Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec ji Mewaliyan Sa‘id Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Ji dergaha padîşah [Dergah-i Alî] Kamil Beg
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ziya Paşa
Rûpel 75
Beş: Ketxudayê derî
Bi mulhakatiya Eyaletên Xarpêt û Kurdistan Mustafa Beg (sêyemîn)
Rûpel 99
Beş: Reîsê pênc miletan
Karmendê karê rûhênî ê demê.
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û ê girêdayî wê
Navnas: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos
Nav: Marderos[?]
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos u ê girêdayî wê
Rûpel 172
Hejmara Qeza58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar) (Qoser), Zaxo, Cezîre-i Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nevahî Aliyat û Bakri û Aznavûr û Eşîreta Tah, Hacibehram û Nevahî Stewrê (Stewrê), Sûrguc, Omerkan, Halîl-begli, Îsa-begli, Çelaxa, Hamse, Buhtan, Mîdyad.
Lîwa Sa‘ird 15
Sa‘ird navê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdilan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçî, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reştegan
Lîwa Diyarbekirê 29
Diyarbekir navê wê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derik], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silîvan] navê wê yê din Meyafarqîn, Qulb, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Bektaş, Lîce û Atak û Telseme, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawûs, Nahiya Herta.
Salname sal 1283[1867], Def‘a 21
Rûpel 76
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî ji Halisi [?] Saniye Sadik Efendî
[Sancaxên girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec Me Waliyê wênden Sa‘id Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê dergaha padîşah Kamil Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Arslan Paşa
Nav: Wilayeta Erzirom
Sancax: Mûş, Karmendên şerîatê: Tevli Kurdistanê
Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê: Mîrmîran Mahmûd Paşa
Rûpel 80
Beş: Ketxudayê derî
Mulhakatiyla Eyaletên Xarpêt û Kurdistan Mustafa Beg (sêyemîn)
Rûpel 110
Beş: Reîsê pênc miletan
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û cihê bi ser wê derê ve Navnas: Di Kurdistanê de Sa‘ird
Nav: Bedrus
Rutbe: Rahîb
Cihên ku rêveberiya wan heye: Di Kurdistanê de sancaqa Sa‘ird û cihên bi ser wê ve
Rûpel 172
Hejmara Qeza58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Diyarbekir 26
Nahiyê Diyarbekir, Hezro, Mehranî, Silîvan (Farqîn), Hênê, Lîce, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh (? Genç), û Nahiya Tawus, Ziktî, Becîlek [?], Xoyan, Kalb? [Qulp], û Nahiya Herta, Becar, Cenan, Badikan, Behramkî, Kîkî, Turkman, Dêrik [Derik], Metnan, Mahal, Abkûr, û Nahiya Hamsî, Beşr [Bêşîrî?], Deştkû[r], Seyûrk.
Lîwa Mêrdîn 10
Nahiyê Mêrdîn, Nisêbîn [Nusaybin], Sûrguç, Amerkan, Savur (Stewrê), Hamîse, Cizîr, Hacibehram, Çelaxa, İsa-begli, Halîl-beglû navê wê yê din Medyan qezalari
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird, Şîrvan, Xerzan, Gurdîlan, Rizvan [Ridvan], Hazan, Esbayerin, Savûn, Dêrgul, Zîlan, Eruh, Berwarî
Salname sal 1284[1868], Def‘a 22
Rûpel 93
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî Halisi [?] Mîralay Ahmed Ruşdu Efendî
[Sancaxên bi ser Eyaleta Kurdistanê ve]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec ji Mewalî Ahmed Sidqî Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ahmed Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Arslan Paşa
Nav: Wîlayeta Erzirom
Sancax: Wan, Karmendên şerîatê: Qadiyê Kurdistan bi paya mahrec Aşîr Efendî, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê: Mîrêmîran Abdullah Paşa
Rûpel 97
Beş: Ketxudayê derî
Tavî cihê bi ser eyaletên Xarpêt û Kurdistan Mustafa Beg (sêyemîn)
Rûpel 130
Beş: Reîsê pênc mileta
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Cihê rêveberiya wan hene: Kurdistanê de Surp keşîşxaneya Ohannes
Navnas: Kurdistanê de Sa‘ird
Nav: Bedrûs
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de sancaqa Sa‘ird û ê girêdayî wê
Rûpel 180-182
Hejmara Qeza 48
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Diyarbekir 26
Tevî Nûhiyê Diyarbekir, Hezro, Mehranî, Silîvan [Farqîn], Hênî, Lîce, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], û Nahiya Tawus, Ziktî, Becîlek [?], Xoyan, Kalb[?] [Qulp], û Nahiya Herîta, Becar, Cenan, Badikan, Behramkî, Kîkî, Turkman, Dêrik (Derik), Metnan, Mahal, Abkûr, û Nahiya Hamsî, Beşr [Bêşîrî ?], Deştkû[r], Seyûrk.
Lîwa Mêrdîn 10
Tevî Nahiyê Mêrdîn, Nisêbîn [Nusaybin], Sûrgucî Omerikan, Savur, Hamîse, Cizîr, Hacibehram, Çelaxa, Îsa-begli, Halîl-beglû nevê wê yê din Medyan qezalari
Lîwa Sa‘ird 12
Si‘ird, Şîrvan, Xerzan, Gurdîlan, Rizvan [Ridvan], Hazan, Esbayerin, Savûn, Dêrgul, Zîlan, Eruh, Berwarî
Notlar:
[1]Takvîm-î Vekayi’: Di navbera salên 1831-1922 de hatiye çapkirin. Rojnameya Osmaniyan a yekemîn a fermî ye.
[2]Tuncer Baykara, Anadolu’nun Tarihi Cografyasına Giriş-I: Anadolu’nun İdari Taksimatı [Destpêka Dîrok û Cografyaya Anatolya –I: Dabeşkirina îdarî ya Anatoliyê], Enqere, 1988, rûpel 119-125.
[3]Ji bo agahiyên berfireh ên der barê vê mijarê de binêrin li: Ahmet Ramiz (Lütfi), Emir Bedirhan[Mîr Bedirxan], Bgst yayınları, İstanbul 2007.
[4]Tanzimat-ı Hayriye: Di sala 3’yê Sermawez 1839’de ku hatiye îlankirin û di Dewleta Osmanî de bûye sedema guhartinên cidî. Bi wê fermanê cara yekemîn hinek rayeyên Padîşah hatine sînorkirin û ji xeynî wê di “pergala milletê Osmaniyan”de guhartinên mezin çêbûne û ev guhartina mezin naskirina mafê wekhev ê misilman û ne- misilmanan hatiye rojevê. Lê belê bi taybetî wekî eyaletên ereb û Mûsilê ev mafên dane nemusulmanan nepejirandine û li van herêman Fermana Tanzîmatê nehatiye pêkanîn.
[5]Saniye: Di radeya serhengiyê de payeyeke mulkî ye. Wateya wê gotina duyemîn e, me jî wisa bi kar anî.
[6]Serdergevan: Rêberê leşkerê li ber deriyê serayê disekinin.
[7]Kapukethüdaları: Karmendên karê di navbera serayê û walî, begê sancax û patrîka dişopîne.
[8]Mollalik: payeya Ilmiyê ya piştî muderrîsiyê tê.
[9]Ji payeyê Ilmiyê di riya mewlewiyeta Stenbolê de payeya yekem.
[10]Alîmê bişaşik ê gîhaştiye payeya Mewlewiyyetê.
[11]Nâib, wekîlê qadî, dadgerê ku li gorî hikmên şerîetê biryar dide.
----------------------------------------------------------------------------------
ÇEVİRİ
Kürdistan Eyaletinin Kurulması ve Osmanlı Devlet Sâlnâmelerinde Kürdistan Eyaleti
Osmanlı Kaynaklarında Kürtler Çalışma Grubu
1923 Yılından sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin ulus devletçi bir anlayışı benimsemesi ve bu anlayış çerçevesinde, ülkedeki tüm Müslüman azınlıkları Türk olarak kabul etmesi, doğal olarak bu görüş ışığında yeni bir tarih yazılmasına neden olmuştur. Bu tarihte, tarih boyunca Kürdistan diye bir yer olmamıştır ve tarihte Kürtler diye ayrı bir topluluk yoktur. Bu resmi görüş o kadar kabul görmüştür ki, bazı Osmanlı tarihçileri bile çıkıp, Osmanlı tarihinde Kürdistan diye bir yerden hiç bahsedilmediğini, Osmanlı’da Kürdistan diye bir eyaletin hiç olmadığını fütursuzca söyleyebilmişlerdir. Osmanlı tarihçileri bile diyoruz çünkü Osmanlı tarihini başlangıç düzeyinin biraz ötesinde bilen herkes Osmanlı Devleti’nde Kürdistan diye bir coğrafyanın var olduğunu, bunun Osmanlılarca coğrafi bir isim olarak kullanıldığını bilir. Hemen hemen her Osmanlı Vakanüvisinin kitabında; Naima da, Evliya Çelebi’de, Katip Çelebi’de bu tabire rahatlıkla rastlanabilir. Ayrıca 19. yüzyıl Osmanlısı, az çok incelendiğinde 1847 yılında Takvim-i Vekâyi’de yayımlanan resmi bir yazıyla Kürdistan Eyaleti’nin kurulduğu görülür. Bütün bunlara rağmen, bilimsel etikle uzaktan yakından alakası olmayan bir takım “tarihçiler” daha çok güncel politik kaygılarla bu savı hala dile getirebilmektedirler. Biz grup olarak bu çalışmayla Osmanlı Devlet Salnamelerinde Kürdistan Eyaletini ve Eyalete dair verilen bilgileri toparlamayı ve kronolojik bir tarzda sunmayı amaçladık. İstedik ki bugün artık inkar edilecek bir hali kalmamış olan bu olgu, daha bir gün yüzüne çıksın ve ciddi bilimsel çalışmaların konusu olsun.
Osmanlı Devleti’nde Kürdistan diye bir eyalet vardır ve 1847 yılında kurulmuştur. Peki, neden daha önce yoktu da bu tarihte kuruldu sorusu akla gelebilir. Bunun nedeni çok açık; bilindiği gibi Yavuz Sultan Selim döneminde Kürtler, Safeviler’e karşı Osmanlı’nın yanında yer alarak, bir bakıma artık Osmanlı denetimini kabul etmişlerdi. Buna karşılık Selim, bölgenin özerkliği konusunda söz vermiş ve gerçekten de 19. yüzyıla kadar bölgede Kürt hükümetleri ve emirlikleri varlıklarını sürdürmüşlerdi. Dolayısıyla da bölge Osmanlının klasik eyalet sınıflamasına girmemiş, Osmanlı’da sıkça kullanılan bir yöntem gereği kendine özgü bir yapılanmaya tabi tutulmuştur.
Ancak 19. Yüzyılın başlarından itibaren, özellikle II. Mahmut döneminde durum değişmeye başlamıştı. Bu yüzyılda ciddi bir modernleşme sürecine giren Osmanlılar, klasik Osmanlı idari yapısını da modernize etmeye, yani eyalet sistemini değiştirip, kendine özgü yapıları ortadan kaldırarak merkezi yapıyı güçlendirmeye başlamışlardı. Bunun için öncelikle, 1826 yılında Anadolu Eyaleti resmen dörde bölünerek “ mutasarrıfları olan paşaların mutedil mütesellimlerle” idarelerine karar verildi. Ardından şu gelişmeler yaşandı: “ 26 Kasım 1847 tarihinde Diyarbekir vilayetine bir vali tayin edilmişken, 13 Aralık 1847 tarihli Takvim-i Vekayi (Ancak biz bu tarihi TTK’nın yayınlamış olduğu tarih çevirme kılavuzunda 14 Aralık olarak bulduk) ayrı bir gelişmeyi açıklıyor: Kürdistan Eyaleti. Buna göre Diyarbekir eyaleti ile Van, Muş ve Hakkâri sancakları ve ayrıca Cizre, Botan ve Mardin kazaları, Kürdistan adlı yeni bir eyaleti teşkil etmişlerdir. İlk başlarda eyaletin merkezi olarak Ahlat düşünülmüştür. Ancak salnamelerden anlaşıldığı kadarıyla bir ara Van, Muş ve daha uzun bir süre Diyarbekır (Amed) bu eyaletin merkezi olmuştur. Kürdistan Eyaleti 1266/1849 salnamesine göre Muş, Van, Hakkari, Cizre, Diyarbekir sancaklarını içine alıyordu; fakat Hakkari birkaç yıl sonra Van, Mardin ve Cizre ile birlikte ayrı bir eyalet, Hakkari eyaletini teşkil etti Bir süre sonra bu eyaletin adı Van olmuştur.”[1] Tabi bu süreç Osmanlı ve Kürtler arasında gerilime neden olmuş 1826–1847 arasında onlarca isyan çıkmıştı. Bunlardan en önemlisi ve sonuncusu Bedirhan Bey isyanı olmuştu[2]. Bu isyanı bastıran Osmanlı devleti, yukarıda da belirtildiği gibi Kürdistan Eyaletini kurmuştu. Hatta Takvim-i Vekâyi’deki resmi bildiride, bu olay Kürdistan’ın yeniden zaptı olarak değerlendirilmişti.
Görüldüğü gibi tarihsel olayları kendi süreçlerinde incelediğimizde ve güncel politik kaygılardan uzaklaştığımızda gerçeklerle karşılaşmak o kadar da zor değil. Bu çalışmada, Kürdistan Eyaleti’nin kurulduğunu gösteren resmi tebligatın yanında, Kürdistan Eyaleti’nin bulunduğu 1847- 1868 yılları arasındaki Osmanlı Devlet Salnamelerinde Kürdistan Eyaleti’nin nasıl yer aldığı gösterilmeye çalışılacaktır. Eyaletin 1868 yılında hangi kaygılarla ortadan kaldırıldığı sorunu ise hala cevaplanamamıştır ve şu anda grubumuzca yürütülen ayrı bir çalışmanın konusudur.
A- Kürdistan Eyaleti’nin Kurulduğunu İlan Eden Takvim-i Vekâyi Gazetesi
5 MUHARREM 1264 (14 Aralık 1847)
RESMİ TEBLÎGAT
Mukaddim ve muahhar Takvim-i Vakayi' nüshalarında keşîde-i silk sutûr-ı beyân kılındığı vechile bir müddetden berü eyâdî-i mütegallibede kalmış olan hıtta-i Kürdistanın leh-ül-hamd ve'l minh mücerred himmet bi-hemtâ-yı hazret-i şehr-yârî ve satvet-i bâhire-i cenâb tâc-dâr-ı eser-i celîli olarak bu kerre yeni başdan feth ve teshîr-i mir'ât-ı teyessürde cilve-ger olmuş ve işbu muvaffakıyyet hazret-i şehn-şâh-i mahzâ âmme-i tebaa ve berâyâ-yı saltanat-ı Seniyye hakklarında ma'tûf ve rây-gân olan niyet-i âdle ve efkâr-ı hayriyye-i cenâb-ı cihân-bânî ibtiga-yı sâmîsince herhalde min kıbel-in Râhman zât-ı fahâmet-simât mülûk-anenin mazhar envâ'-i füyûzat ve te'yidât buyurulduklarına delîl ve bürhân olub doğrusu dîbâce-i tevârîh-i ezmân olmaklığa şâyân görünmüş olduğundan hıtta-i merkumenin hüsn-i zâbıta ve râbıta-ı umûr-i mülkiyye ve istihsâl-i menâzım-ı dâimîyesiyle te'sîs-i âsâyîş ahâlî kaziyye-i matlubesine bakılması yani oraların bir idâre-i mahsûsa ve müstakılle tahtına konularak dirâyetli ve vukuflu bir zâta ihâlesiyle Diyarbekir eyâleti ve Van ve Muş ve Hakkari sancakları ile Cizre ve Bohtan ve Mardin kazâları birleşdirilüb cümlesinin bir eyâlet add ve itibâr olunması ve iş bu eyâlete Kürdistan eyâleti tesmiye kılınması iktizâ-yi hâle muvâfık ve çesbân olacağına mebnî eyâlet-i mezbureye ol sûretle münâsib bir vali lede-t-teemmül Musul valisi atûfetlü Es'ad Paşa hazretleri dirâyet ve fatânet-i kâmile ve iffet ve istikâmet-i zâtiyye ile muttasıf ve çok zamanlar ol taraflarda istihdâm buyrulmasıyla usûl ve ahvâl-i memlekete vâkıf kudemâ-yı vüzerâ-yı saltanat-ı seniyyeden olmakdan nâşî eyâlet-i cedide-i mezkûrenin müşârün-ileyh Es'ad Paşa hazretlerine ihâlesi ve ol halde Musul eyâletine bir diğerinin ta'yini tabiat-î maslahat-ı iktizâsından olarak Belgrad muhâfızı esbak atûfetlü Vecîhî Paşa hazretleri ashâb-ı rüşd ve reviyyet ve erbâb-ı sıdk ve istikâmetden ve hüsn-i idâre-i umûr-i mülkiyyeye vâkıf zevât-ı sütûde-simâtdan olması ve eğerçi Musul eyâleti şimdiye kadar Tanzîmât-ı Hayriyyeden müstesnâ olarak idâre olunmakda ise de dâire-i tanzimatda bulunan memâlik hazret-i şâhâne ahalisinin sâye-i ma'delet vâye-i hazret-i mülûk-anede mazhar oldukları menâfi' ve âsâyiş ve istirâhat ve emniyyet-i kamileyi eyâlet-i merkume ahâlisi derk ve iz'ân ederek ve bunun üss-i esâsı ma'delet olduğunu bilerek bu eyâletin dahi dâire-i nasfet bâhire-i Tanzîmât-ı Hayriyyeye idhâlini arzu ve niyâz etmekde olduklarına ve ahâli-i merkumenin iş bu niyâzlarına müsâade-i seniyye-i cenâb-ı şehen-şehi bî-dirîg buyurulduğuna binâen müşârün-ileyh Vecîhî Paşa hazretleri usûl-i ma'delet-şümûl tanzimâtın ol vechile hüsn-i ....... ve tensîkına dahi muktedir bulunması cihetleriyle kendüsünün Musul valisi nasb ve ta'yin kılınması tensib ve tasvib berle ol babda isâbet-efzâ-yı sünûh ve sudûr buyrulan emr ve fermân maâlî-i ünvân hazret-i hilâfet-penâhî mantûk celli üzere iktizâları icrâ kılınmışdır.
BELGENİN SADELEŞTİRİLMİŞ HALİ
Takvim-i Vakayi’nin bundan önceki sayılarında da yazılmış olduğu gibi bir süreden beri zorba ellerinde kalmış olan Kürdistan ülkesinin –Allaha şükürler olsun ki –Padişahın benzersiz gayreti ve ezici gücünün eseri olarak bu kez yeni baştan ele geçirilmesi başarıyla tamamlanmıştır. Bu başarı yüce Padişahın, Osmanlı İmparatorluğu tebaa ve berâyâsının[3]haklarıyla ilgili adalet niyetinin, hayırlı fikirlerinin ve yüce amaçlarının her zaman Allah tarafından feyz ve yardıma mazhar[4]olacağının delili ve ispatıdır. Doğrusu zamanının geldiği münasip görüldüğünden adı geçen ülkenin idaresi, içişleri ve düzeninin devamlılığıyla, güveninin tesisi ve halkın isteklerinin yerine getirilmesi yani oraların hususi ve bağımsız bir idare makamına konularak, zeki, bilgili ve olgun bir zata ihalesiyle Diyarbakır eyaleti, Van, Muş ve Hakkâri sancakları ile Cizre, Bohtan ve Mardin kazaları birleştirilip hepsinin bir eyalet sayılması ve itibar olunması ve bu eyalete Kürdistan eyaleti isminin verilmesi gösterdiği lüzumdan dolayı yerinde ve münasip görülmüştür. Bu suretle adı geçen eyalete bir vali düşünülünce Musul valisi şevketli Esad Paşa Hazretleri, dirayet, zekâ, namus ve doğruluk vasıflarından dolayı ve uzun süre o taraflarda hizmet etmesi nedeniyle memleketin düzenine ve durumuna vakıf, Osmanlı eski vezirlerinden olduğundan adı geçen yeni eyaletin müşârün-ileyh[5] Esat Paşa hazretlerine ihalesi uygun görülmüştür. Bu durumda Musul Eyaletine bir diğer valinin tayini işleyişin gereği olduğundan Belgrat eski muhafızı şevketli Vecihi Paşa hazretleri, doğru, düşünceli, halkla ilgili işleri idare etmeye vakıf, övgüye değer zatlardan olması ve her ne kadar Musul eyaleti şimdiye kadar Tanzimat-ı Hayriye’den[6] ayrı olarak idare olunmakta ise de, Tanzimat dairesinde bulunan ülke halklarının, Padişahın adil koruması altında gördükleri rahat, huzur, fayda ve emniyet, adı geçen eyaletin (Musul) halkı tarafından anlaşılmış ve bunun gerçek adalet olduğunu bilerek bu eyaletin de doğruluk ve güzellik dairesi olan Tanzimat-ı Hayriye’ye dâhil etmeyi arzu ve niyaz ettiklerinden adı geçen ahalinin bu isteklerine yüce padişahımız müsaadelerini esirgemeyerek adı geçen Vecihi Paşa hazretlerinin Tanzimat’ın adaletli usulleri gereğince idareye ve düzenlemeye muktedir bulunması sebebiyle kendisinin Musul valisi olarak atanması münasip ve doğru bulunmuş, bu husus doğrultusunda yüce fikirlerin sahibi padişahımızın emir ve fermanı üzerine lazım gelenler yapılmıştır.
B- Osmanlı Devlet Salnamelerinde Kürdistan Eyaleti
Sâlnâme sene 1264 [1848]
Sayfa 183
Bölüm: Elviye ve kazâ defteri
Diyârbekir Sâncağı Kürdistan Eyaleti’nde
Sayfa 208
Mârdîn Sâncağı Kürdistan Eyaleti’nde
Sayfa 315
Van Sâncağı Kürdistan Eyaleti’nde
Sâlnâme sene 1265 [1849]
Sayfa 81
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan
Zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Es‘ad Pâşâ
Maliye me’mûrları: Defterdârı sânîyeden Mehmed Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler esâmîsi][7]
Esâmîsi: Van, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Mehmed Reşîd Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı kapûcıbaşı Ahmed Ağa
Esâmîsi Mârdîn, Zaptiye me’mûrları Kaim-makamı Mîr-i mîran Mustafa Pâşâ
Sayfa 86
Kapukethüdâları: Kürdistan, Eşref Beg (Evveli)
Sâlnâme sene 1266 [1850]
Sayfa 39
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet[8]: Kürdistan mahrec[9]
Mevâlî[10]: Hindi Melâ Hafîdî Es‘ad Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Van
Kaza: Muş, Nüvvâb[11]: Sîfetüllah[Ya da Sayfetüllah] Efendi
Kaza: Hakkâri, Nüvvâb: Kuzâtdan Kırkağaçlu Mehmed Emin Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: İbrahim Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Mevâlîden Sa‘deddin Efendi
Kaza: Mârdîn, Nüvvâb: Abdullah Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Bidlîsî Abdullah Efendi
Kaza: Arabgîr, Nüvvâb: Müftü-zâde Seyyid Süleyman Sa‘îd Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Mustafa Sa‘dullah Efendi
Kaza: Besnî, Nüvvâb: Urfalu Mehmed Saim Efendi
Sayfa 45
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan
Zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Es‘ad Pâşâ
Maliye me’mûrları: Defterdâr-ı sâniyeden Mehmed Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviye isimleri]
Esâmîsi: Van, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Reşîd Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı kapucıbaşı Ahmed Ağa
Esâmîsi: Hakkâri, Zaptiye me’mûrları: Valisi Vezir İzzed Pâşâ
Esâmîsi: Mârdîn, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı kapucıbaşı Selîm Ağa
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrlar: Kaim-makamı Istabil-i Amire payelü İbrahim Beg
Esâmîsi: Diyârbekir, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Ahmed Pâşâ
Sayfa 47
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Van: Eşref Beg (Evveli)
Sayfa 83
Kürdistan Eyaleti [Kürdistan Eyaleti’ne bağlı livâlar]
Livâ-i Muş
Muş, Bidlîs, Hınıs (Hunûs?) Maa Tekmân, Malâzgird, Nahiye-i Bulânık Kop maa Lîz Nahiye-ı Varto-yı Ülyâ, ve Süfla, Ahlâd, Nahiye-ı Çonkur
Livâ-ı Van
Van, Pârkîrî, Ağakes, Erciş, Âdilcevâz, Gevâş maa Nevâhî Mekes (Müküs), Şirvî, Havâsor, Nahiye-ı Vustân.
Livâ-ı Hakkâri
Hakkâri maa tevâbı‘, İmâdiye maa tevabı‘, Mahmudi nâm-ı diger Hoşâb maa tevâbı‘.
Livâ-i Cizire
Cezîre-i Ömeriyye, Behtân, Hacıbehrâm, Mârdîn maa tevâbı‘.
Livâ-i Diyârbekir
Âmid nâm-ı diger Diyârbekir maa Nevâhî-i Kîkî ve Türkmân, Karakeçi, Mahal Metnân, Dîrek (Derik), Deştikûr, Behrâmkî, Savur, Midyâd, Şirvan, Garzan maa Hısn-ı keyf, Rızvan (Rızvân), Sa‘ird ya Es‘ird, Beşûrî, Kurdilan, Selvân (Silvân) nâm-ı diger Mefârıkîn, Kulb, Pâdigân, Hıyân, Göynükler, Çebâkcûr, Menişkûr, Kîh (? Genç) maa Yahtek Zıktî Becâr, Hoydân, Mehrânî imaa Hazro nâm-ı diger Tercîl, Liçe (Lice olmalı) maa Atâk ve Telseme, Hani nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çiska, İküz [Abkûr olmalı], Zeşkan[?].
Sâlnâme sene 1267 [1851]
Sayfa 67
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec
Mevâlî: Hindî Mela Hafidi Es‘ad Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sifetullah[Sayfetüllah] Efendi
Kaza: Hakkâri, Nüvvâb: Kuzâtda[n] Mehmed Emin Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: İbrahim Efendi
Kaza: Diyârbekir, nüvvâb: Mevâlîden Sa‘deddin Efendi
Kaza: Mârdîn, Nüvvâb: Abdullah Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Bidlîsî Abdullah Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Seyyid Süleyman Sa‘id Efendi
Kaza: Malatya
Sayfa 74
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Es‘ad Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdarı mektûbîden Necib Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı İbrahim Beg
Esâmîsi: Diyârbekir, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Ahmed Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları [Burada hiçbir bilgi verilmemiştir]
Sayfa 77
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Vidin, Hakkâri: Eşref Beg (sânîye-i evveli)
Sâlnâme sene 1268 [1852]
Sayfa 65
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec
Mevâlî: Hafız Veli Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sîfetullah[Sayfetüllah] Efendi
Kaza: Hakkâri, Nüvvâb: Kürdistan’a mülhak olmuştur.
Kaza: Musul, Nüvvâb: Kuzâtdan Râşid Efendi
Kaza: Mârdîn, nüvvâb: Abdullah Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Sadık Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb Seyyid Süleyman Sa‘id Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Es-seyyid Hidâyetüllah
Sayfa 72
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Abdi Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı sânîyeden Necib Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Kapucıbaşı İbrahim Beg
Esâmîsi: Diyârbekir, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran HÂmid Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Necib Efendi
Sayfa 76
Bölüm: Kapukethüdâları
Selanik, Niş, Kürdistan, Aydın: Cemil Efendi (Mütemâyiz)
Sâlnâme sene 1269 [1853]
Sayfa 66 – 67
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec, Mevâlî: Süleyman Rüştü Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sîfîtüllah(Sayfetüllah) Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: Mehmed İsmed Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Müderrisînden Mehmed Es‘ad Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Sadık Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Seyyid Süleyman Sa‘îd Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Seyyid Hidâyetüllah Efendi
Sayfa 74
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Valisi Vezir Ragıb Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı sânîyeden Salih Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabil-i Âmireden İbrahim Beg
Esâmîsi: Si‘ird, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Ken‘an Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran İshak Pâşâ
Sayfa 79
Bölüm: Kapukedhüdâları
Kürdistan: Aziz Efendi (Rütbe-i Sânîye-i Mütemâyizi)
Sâlnâme sene 1270 [1854]
Sayfa 74
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec, Mevâlî: Ahmed Halid Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sîfetüllah(sayfetüllah) Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: Mehmed İsmed Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Mevâlîden Mustafa Beg
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Mevâlîden Es‘ad Beg
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Seyyid Süleyman Sa‘id Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Mehmed Yemnî Efendi
Sayfa 81
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Valisi Vezir Hamdi Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdarı sânîyeden Salih Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabil-i Âmireden Ömer Beg
Esâmîsi: Sa‘ird, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Kapucıbaşı Veli Ağa
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Ken‘an Pâşâ
Sayfa 86
Bölüm: Kapukedhüdâları
Kürdistan ve Rumeli ve Cezâir Bahr-ı Sefîd ve Musul ve Yozgad: Aziz Efendi (Sânîye-i Mütemâyizi)
Sâlnâme sene 1271 [1855]
Sayfa 64
Bölüm:İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec, Mevâli Abdüsselâm Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Musul, Nüvvâb: Hüseyin Hüsnî Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Mevâlîden Mustafa Beg
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Mevâliden Sa‘deddin Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Ömer Rüştü Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Halil Hazmî[?] Efendi
Sayfa 70
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Vâlisi Vezir Hamdi Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı Mütemâyiz Nezhet Efendi
Elviye
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Sa‘îd Pâşâ
Esâmîsi: Sa‘ird, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mâr-i mîrân Ken‘an Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabl-ı Âmire Pâyelü Şerif Ağa
Sayfa 89
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-hâ 27
Livâ-ı Kürdistan
Nıfs-i Diyârbekir maa kura-hâ Şark ve Garb, Hoydân, Mehrânî, Yâdegan, Citân, Dûştikûr, Çapakçur, Kîskîn, Behrâmkî, Beşîrî, Hânî, Türkmân, Hazro, Dîrek [Derîk], Liçe, Yekrân ve tevâbi‘î, Mahal, Bîhâr, Genc, Ziktî, Müşengûn, Kotîk, İküd [Abkûr ], Metînât, Sîlvân, Kulb, Bahlîk.
Sayfa 98
Bölüm: Kapukedhüdâları
Kürdistan ve Karesi: Osman Beg (Sânîye)
Sâlnâme sene 1272 [1856]
Sayfa 69
Bölüm: (Taşrada bulunan me’mûreyn)
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Mülkiye me’mûrları: Valisi Vezir İzzed Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı Mütemayizden Nezhet Efendi
[Kürdistan Eyaleti’nin elviyeleri esâmîsi]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerif: Kürdistan mevleviyyetine mülhak,
Esâmîsi: Sa‘ird, Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ken‘an Pâşâ
Esâmisi: Mârdîn, Kaim-makamı Mâr-i ümerâ Cemal Pâşâ
Sayfa 99
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Aded-i Kazâ-hâ 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-i Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisar, Zaho, Cizire-i Ömeriyye, Nisîbîn [Nusaybîn], Nevâhî-i Aliyât [?] ve Aznâvur, Bohtân, Hacı behrâm, Midyât, Sâvur, Sürgücü, ‘Amerkân,
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger Ess‘ird, Rızvân[Rıdvân], Garzan maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gürdilan, Nahiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç [?] Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reştegân
Livâ-i Diyârbekir 25
Diyârbekir nâm-i diger Âmid[Amed] maa Nevâhî-i Şark ve Garb ve Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinan, Dîrek [Derîk], Deştikûn, Bahrâmkî, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-i diger Mefârıkîn, Kulb, Pâdigân, Hıyân, Göyünkler, Cabâkcûr, Menîşkûr, Kîh [ Genç], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Bicâr[Becar ?], Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Nehrânî, Hazro nâm-i diger Tercîl, Lice maa Atâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çıksa, Abkûr.
Sâlnâme sene 1273 [1857]
Sayfa 68
Bölüm: [Taşrada bulunan me’mûreyn]
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan
Mülkiye me’murları: Valisi Vezir İzzet Pâşâ
Maliye me’mûrları: Defterdârı Mütemâyizden Nezhed Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Kürdistan mevleviyyetine mülhak
Esâmîsi: Si‘rd, Mülkiye me’murları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ken‘an Pâşâ, Naibi: Muhammed Nafi‘ Efendi
Esâmîsi: Mârdîn, Mülkiye Me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i ümerâ Cemal Pâşâ
Sayfa 72
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan: Rauf Bey (Rütbe-i sânîye mütemâyizi)
Sayfa 80
Bölüm: Taşrada bulunan evkaf muaccelâtı müdirleri
Esâmî-i elviye: Kürdistan
Esâmî-i me’mûreyn: Sâliseden Hasan Hakkı Efendi
Sayfa 105
Bölüm: Her livânın kaç kazadan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Aded-i Kaza-ha 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn [Nüsaybîn], Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç[?], Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Şarb ve Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdigân, Hıyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Bahâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Atâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Ciska, Abkûr
Sâlnâme sene 1274 [1858]
Sayfa 76
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Vezir Besim Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Defterdârı Mütemâyizden Salih Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyerbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Atâ Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ken‘an Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Burada başka bir bilgi verilmemiştir]
Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Cemâl Pâşâ
Sayfa 80
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Cezâir-i Bahr-i Sefîd, Mûsul, İzmîd: Sâib Beg (evveli sınıf-ı sânisi)
Sayfa 88
Bölüm: Taşrada bulunan evkaf muaccelât müdîrleri
Esâmî-i elviye: Kürdistan, Esâmî-i me’mûreyn: Sâliseden Hasan Hakkı Efendi
Sayfa 113 - 114
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî îrâd olunur
Kazâ-hâ adet 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn, Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvur, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arîç [?], Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb ve Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdigân, Hiyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıkti, Nâhiye-i Hertâ, Becâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Atâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Ciska, Abkûr.
Sâlnâme sene 1275 [1859]
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Hacı Kâmili Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Defterdâr-ı sâniyeden Hamîd Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir)
Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Atâ Efendi, Mülkiye me’mûrları: Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: [Burada başka bir bilgi verilmemiştir]
Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i Ümerâ Mehmed Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâniyeden Mustafa Efendi
Bölüm: Kapukethüdâları
Silistre, Kürdistan: Ali Beg (Mütemâyiz)
Sâlnâme sene 1276 [1860]
Bölüm: Antakya ve Şâm-i Şerîf Rum Patriki Perityus
Metropolit: Diyârbekir, Esâmîsi: Makriyus, Sınıfları: Antakya, Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Âmid ve Kürdistan
Bölüm: Vülât-i izâm kapukethüdaları
Selanik, Kürdistan, Musul, Rumeli: Yusuf Cemil Efendi (Evveli sınıf-ı sânisi)
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mahmud Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Defterdârı Sânîyeden Hamîd Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir)
Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Zeki Efendi,
Esâmîsî: Sa‘ird, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Mehmed Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı sânîyeden Mustafa Efendi
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî îrâd olunur
Kazâ-hâ aded 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn [Nusaybîn], Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird [12]
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karageçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç, Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnekân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek, Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Bahâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Âtâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çıska, Abgûr.
Sâlnâme sene 1277 [1861]
Sayfa 79
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Vezir Ali Rızâ Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe-i halîsî sâliseden Süleyman Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Zeki Efendi Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâliseden İsmâil Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i ümerâ Mehmed Nâzım pâşâ
Sayfa 84
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan: Kâmil Efendi (Mütemâyiz)
Sayfa 93
Bölüm: Antakya ve Şam-ı Şerîf Rum Patriki Perityus
Metropolit: Diyârbekir, Esâmîsi: Makrıyus, Sınıfları: Antâkya, Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Âmid ve Kürdistan
Sayfa 148 – 149
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-ha aded 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn [Nusaybîn], Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç, Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Padigân, Hıyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Becâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Âtâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çıska, Abgûr.
Sâlnâme sene 1278 [1862]
Sayfa 79
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Vezir Ali Rızâ Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhasebe halisi [?] Sâliseden Süleyman Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mevâlîden Ahmed Ragıb Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mâr-i mîrân Ken‘ân Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâliseden İsmâil Efendi
Sayfa 84
Bölüm: Kapukethüdâlârı
Kürdistan: Kâmil Efendi
Sayfa 93
Bölüm: Antakya ve Şâm-ı Şerîf Rum Patriki Perityus Efendi
Metropolir: Diyârbekir, Esâmîsi: Makriyus, Sınıfları: Antakya Dâhil-i dâire-i idâresi olan Mahaller: Âmid ve Kürdistan
Sayfa 96
Bölüm: Ermeni patriki Serkis İpskopos Efendi
Unvân: Polu ve Kürdistan, Esâmîsi: Makrudi, Rütbe: Rahib, Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Livâ-ı Harputda Palu kazâsı ve Guvâr[?] mânastırı
Sayfa 149- 151
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-hâ adedi 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn (Nusaybin) maa Nevâhî Aliyât ve Barka ve Aznâvûr ve Aşiret- Tay [?] Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsâ-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird [1]5
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyren [İsbâyren], Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 29
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâfiye-i Bektâş, Lice maa Atâk ve Telseme, Pâli Ma‘den maa Çişka, Günükler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1279 [1863]
Safta 81
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Hâlil Kâmil Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe halîsî [?] Şakir Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyâbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mevâliden Ahmed Ragıb Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sânîyeden Abdi Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabl-ı Amire pâyelü Ali Ağa
Sayfa 85
Bölüm: Kapukethüdâları
Selânik, Kürdistan, Şâm-ı Şerîf: Sâib Beg (Evveli sınıf-ı sânîyesi)
Sayfa 95
Bölüm: Antakya ve Şam-ı Şerîf Rum Patriki Perityus Efendi
Metropolit: Diyârbekir, Esâmîsi: Makriyus, Sınıfları: Antâkya Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Âmid ve Kürdistan
Sayfa 98
Bölüm: Ermeni Batriki [İsim yeri boş] Efendi
Unvân: Pâlu ve Kürdistan, Esâmî: Makridic, Rütbe: Râhib, Livâ-ı Harputda Pâlu kazâsı ve Gavâr manastırı
Sayfa 156
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-ha aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakra ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tah Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsâ-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird 15
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 79[29 olmalı]
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Bektâş, Lice maa Atâk ve Telsema, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1280 [1864]
Sayfa 74
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi müşir Halil Kâmil Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhasebecisi Şakir Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir)
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mevâlîden Mehmed Aziz Efendi, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı sâniyeden Abdullah Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmıştır.], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ziya Pâşâ
Sayfa 79
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Yemen: İbrahim Ağa (Istabl-ı Âmireden[12])
Sayfa 108
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan : Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakil[?]
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevâbi‘i
Sayfa 109
Unvan: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı
Esâmî: Marderos[?]
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı tevabi‘i
Sayfa 180
Kazâ-ha aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakri ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tay Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsa-begli[?], Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird 5 [15 olmalı ]
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûc, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reştegân.
Livâ-i Dîyârbekir – 79 [29 olmalı]
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Padigân, Hiyân, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mihrân, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Yektâş [Bektâş ?], Lice maa Atâk ve Telseme, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1281 [1865], Def‘a 19
Sayfa 72
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhasebecisi Şakir Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Aziz Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ziya Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâniyeden Abdullah Efendi
Sayfa 76
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 110
Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevabi‘i
Unvan: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı
Esami: Marderos[?]
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı tevabi‘i
Sayfa 184
Kazâ-ha aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakri ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tah Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsa-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird – 5[ 15 olmalı]
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân (Rızvân), Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reştegân
Livâ-i Dîyârbekir – 79 [29 olmalı]
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç] ?, Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Bektâş, Lice maa Atak ve Telseme, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1282 [1866], Def‘a 20
Sayfa 71
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Mütemâyiz Sa‘id Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Sa‘id Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Dergâh-ı Âlî Kâmil Beg
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ziya Pâşâ
Sayfa 75
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 99
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Taşralarda bulunan umûr-ı rûhâniye me’murları
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevabi‘i
Unvan: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı
Esami: Marderos[?]
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı tevabi‘i
Sayfa 172
Kazâ-hâ aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakri ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tah, Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsa-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird 15
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reştegân
Livâ-i Dîyârbekir 29
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hıyân, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Bektâş, Lice maa Atâk ve Telseme, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1283[1867], Def‘a 21
Sayfa 76
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe Halisi [?] Sâniyeden Sâdık Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Sa‘id Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Dergâh-ı Âlî Kâmil Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Arslân Pâşâ
Esâmîsi: Vilâyet-i Erzurum
Elviye: Muş, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Kürdistan’a mülhak, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı: Mîr-i mîrân Mahmud Pâşâ
Sayfa 80
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 110
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevabi‘i
Unvan: Kürdistan’da Sa‘ird
Esami: Bedrus
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Sa‘ird Sancâğı tevabi‘i
Sayfa 172
Kazâ-hâ aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-i Dîyârbekir 26
Maa Nevâhî-i Dîyârbekir, Hazro, Mehrânî, Selvân (Silvân), Hânî, Lice, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh (? Genç), maa Nâhiye-i Tâvus, Zıktî, Becîlek [?], Hoydân, Kalb? [Kulb], maa Nâhiye-i Hertâ, Becâr, Cenân, Bâdikân, Behrâmkî, Kîkî, Türkmân, Dîrek [Derik], Metnân, Mahal, Abkûr, maa Nâhiye-i Hamsî, Beşr [Beşîrî?], Deştkû[r], Seyûrk.
Livâ-ı Mârdîn 10
Maa Nevâhî-i Mârdîn, Nısîbîn [Nusaybin], Sûrkeçî, Amerkân, Sâvur, Hamîse, Cizre, Hâcıbehrâm, Çelağa, İsa-begli, Halîl-beglû nâm-ı diger Medyân kazâları
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird, Şirvân, Garzân, Gûrdîlân, Rızvân [Rıdvân], Hazân, Esbâyerin, Sâvûn, Dîrgül, Zîlân, Eruh, Bervâri
Sâlnâme sene 1284[1868], Def‘a 22
Sayfa 93
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe Halisi [?] Mütemâyiz Ahmed Rüşdü Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Ahmed Sıdki Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ahmed Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Arslân Pâşâ
Esâmîsi: Vilâyet-i Erzurum
Elviye: Van, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Kürdistan Kadısı mahrec pâyelû Âşir Efendi, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı: Mîr-i mîrân Abdullah Pâşâ
Sayfa 97
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 130
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Unvan: Kürdistan’da Sa‘ird
Esami: Bedrus
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Sa‘ird Sancâğı tevabi‘i
Sayfa 180-182
Kazâ-hâ aded 48
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-i Dîyârbekir 26
Maa Nevâhî-i Dîyârbekir, Hazro, Mehrânî, Selvân [Silvân], Hânî, Lice, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], maa Nâhiye-i Tâvus, Zıktî, Becîlek [?], Hoydân, Kalb[?] [Kulb], maa Nâhiye-i Herîtâ, Becâr, Cenân, Bâdikân, Behrâmkî, Kîkî, Türkmân, Dîrek (Derik), Metnân, Mahal, Abkûr, maa Nâhiye-i Hamsî, Beşr [Beşîrî ?], Deştkû[r], Seyûrk.
Livâ-ı Mârdîn 10
Maa Nevâhî-i Mârdîn, Nısîbîn [Nusaybin], Sûrkeçî, Amerkân, Sâvur, Hamîse, Cizre, Hâcıbehrâm, Çelağa, İsa-begli, Halîl-beglû nâm-ı diger Medyân kazâları
Livâ-i Sa‘ird 12
Si‘ird, Şirvân, Garzân, Gûrdîlân, Rızvân [Rıdvân], Hazân, Esbâyerin, Sâvûn, Dîrgül, Zîlân, Eruh, Bervâri
Aşağıda Bulunan Orijinal Sâlnâme Örnekleri, 1279 Yılı Salnamesinin, 156 ve 157. Sayfalarına Aittir.
Büyütmek için tıklayınız Büyütmek için tıklayınız
Notlar:
[1] Tuncer Baykara, Anadolu’nun Tarihi Coğrafyasına Giriş-I: Anadolu’nun İdari Taksimatı, Ankara, 1988, sayfa 119-125
[2] Bu konuda daha geniş bilgi için bakınız, Ahmet Ramiz (Lütfi), Emir Bedirhan, Bgst yayınları, İstanbul 2007
[3] Berâyâ: Halk, İnsanlar. Ancak burada Tebaa ve beraya birlikte kullanıldığı için bu, tüm Osmanlı halkı anlamında kullanılmıştır.
[4] Allahın cömertçe yardım edeceği anlamında.
[5] Tanzimat’tan sonra, en yüksek rütbeli devlet görevlileri için kullanılan hitap.
[6] Tanzimat-ı Hayriye: 3 Kasım 1839 Yılında ilan edilen ve Osmanlı devletinde çok ciddi değişikliklerin olasına neden olan ferman. Bu fermanla ilk kez padişahın bazı yetkileri kısıtlanırken “Osmanlı Millet Sistemi”nde de büyük değişiklikler olmuş ve Müslümanlarla, gayrimüslimlere eşit haklar tanınması gündeme gelmiştir. Ancak özellikle Arap eyaletleri ve Musul gibi bölgelerde gayrimüslimlere verilen bu hak tepkiyle karşılanmış ve bu bölgelerde Tanzimat fermenı uygulanamamıştır.
[7] Köşeli parantez içindeki[ ] ve dipnotlardaki ifadeler bize aittir.
[8] Mollalık, müderrislikten sonra gelen ilmiye payesi
[9] İlmiye rütbesinden İstanbul tarîk-ı mevleviyetlerinin ilk payesi
[10] Mevleviyyet payesine ulaşmış olan sarıklı âlimler
[11] Nâib, kadı vekili, şerîat hükümlerine göre hüküm veren hâkim
[12] Padişah sarayının ahırı
Piştî ku di sala 1923’yan de Komara Tirkiyeyê feraseta netew-dewletê qebûl dike û di çorçoveya vê ferasetê de hemû kêmarên misilman ên li welêt wekî tirk qebûl dike, pêwîstiya nivîsandina dîrokeke nû ya li gorî vê ferasetê bi awayekî xwezayî derdikeve holê. Li gor vê dîroka nû tê nivîsandin, di dîrokê de cihekî bi navê Kurdistan çênebûye û her wisa civakeke cuda a bi navê kurd jî tune ye. Ev nêrîna fermî ew qas tê pejirandin ku hinek dîroknasên Osmanî jî bi xemnexurî dikarin bibêjin ku di dîroka Osmanî de eyaletek bi navê Kurdistanê tu caran çênebûye.
Em dibêjin dîroknasên Osmanî jî ji ber ku kesekî ku dîroka Osmanî ji asta despêkê hinekî zêdetir zanibe, dizane ku di Dewleta Osmanî de bi navê Kurdistanê cografyayek hebûye û Osmaniyan ev nav wekî navekî cografî bi kar aniye. Hema hema di hemû pirtûkên bûyernivîsên Osmaniyan de; ji Naîma bigire heta Ewliya Çelebî û Katîb Çelebî mirov dikare bi rihetî rastî vê têgihê were. Ji xeynî vê yekê, heke li ser sedsala 19’an a Osmaniyan kêm zêde lêkolîn bê kirin, dê bê dîtin ku di sala 1847’an de di Takvîm-î Vekayî[1] de nivîseke fermî hatiye çapkirin û di vê nivîsa fermî de Eyaleta Kurdistanê hatiye damezirandin.
Ligel van hemû yekan, “dîroknûs”ên ku tu têkiliya wan bi etîka zanistî re tune ye zêdetir ji bo polîtîkaya rojane vê angaştê dikarin bînin zimên. Wekî komekê armanca me ev e ku em bi vê xebatê di Salnameyên Dewleta Osmanî de Eyaleta Kurdistanê û agahiyên der barê Eyaletê de berhev bikin û bi awayekî kronolojîk pêşkêş bikin. Me xwest ku îro ev bûyera ku êdî derfetên înkarkirina wê nemane, hinekî din bikeve rojevê û bibe naveroka xebatên cidî û zanistî.
Di Dewleta Osmanî de bi navê Kurdistanê eyaletek heye û di sala 1847’an de hatiye damezirandin. Belê, dibe ku pirsa “Çima ne berî vê dîrokê lê di vê dîrokê de hatiye damezirandin?” were aqilan. Sedema vê yekê pir zelal e; wekî ku tê zanîn di dema Yavûz Sultan Selîm de, kurdan li hemberî Safewiyan li cem Osmaniyan cih girt. Ev yek aliyekî jî qebûlkirina kontrola Osmaniyan bû. Li hemberî vê yekê, Sultan Selîm, di warê otonombûna herêmê de soz daye û bi rastî jî heta sedsala 19’an li herêmê hikûmet û mîrîtiyên kurdan hebûna xwe berdewam kirine. Ji bo vê yekê jî, herêm, neketiye kategoriya eyaletên klasîk ên Osmaniyan. Osmaniyan wek pêwîstiya ûsûla ku tim bi kar anîne herêm li gorî taybetmendiya wê bi rê ve biriye.
Lêbelê ji serê destpêka sedsala 19’an ve, bi taybetî jî di dema Mehmûdê II’yem de guherînê dest pê kir. Osmaniyên ku di vê sedsalê de ketin pêvajoyeke cidî ya modernbûnê, dest bi modernkirina bastûra îdarî ya klasîk a Osmaniyan kirin, ango dest bi guhertina pergala eyaletan kirin û bi ji holêrakirina saziyên xweserî xwe dest bi xurtirina navendê kirin. Ji bo vê yekê bi taybetî, di sala 1826’an de Eyaleta Anatoliyê, wekî çar beş bi awayekî fermî hate dabeşkirin û ji bo “mutesellîmên mutedîl yên girêdayî paşayên mutasarrif” birêve bibin biryar hat dayîn.
Piştî wê rewşê ev bûyer qewimîn: “Di 26’ê sermaweza 1847’an de ji bo Wilayeta Diyarbekirê waliyek hate tayînkirin û li aliyê din di 13’ê berfanbara 1847’an de rojnameya Takvîm-î Vekayî (Lê belê ev dîrok di qilawûza wergerandina dîrokê de ku ji TTK’ê ve hatiye çapkirin wekî 14 Berfanbar hatiye nivîsîn) bûyereke cuda pêşkêş dike: Eyaleta Kurdistanê. Li gorî vê yekê Eyaleta Diyarbekirê û sancaxên Wan, Mûş û Hekarî û qezayên Cizîr, Botan û Mêrdîn, bi navê Kurdistanê eyaleteke nû pêk tînin. Di serî de ji bo navenda eyaletê Xelat hatibû fikirîn. Lê belê bi qasî ku ji salnameyan tê fêmkirin demekê Wan û Mûş, demeke zêdetir jî Diyarbekir (Amed) bûye navenda eyaletê. Eyaleta Kurdistanê li gorî salnameya 1266/1849 sancaqên Mûş, Wan, Hekarî, Cizîr, Diyarbekirê digire nava xwe. Piştî çend salên din Hekarî, Wan, Mêrdîn û Cizîr jî bi hev re bûne eyaleteke cûda, navê wê jî bûye Eyaleta Hekarî. Piştî demeke din navê eyaletê bûye Wan.”[2] Lê belê ev pêvajo di navbera Osmanî û kurdan de bûye sedema tengezariyan û di nava salên 1826 û 1847’an de bi dehan serhildan çêbûne. Ji van a girîng û dawîn Serhildana Bedirxan beg e[3] . Dewleta Osmaniyan ev serhildan serkut kir û her wekî li jor jî tê gotin, Eyaleta Kurdistanê ava kir. Heta di belavoka taybet a Takvîm-î Vekayî de, ev bûyer wekî ji nûve desteserkirina Kurdistanê tê nirxandin.
Wekî tê dîtin heke mirov bûyerên dîrokî li gorî pîvanên zanistî lêkolîn bike û xwe ji fikrê rojane û polîtîk dûr bixwe, hînbûna rastiyan ew qas ne dijwar e.
Di vê xebatê de, tevî teblîgata fermî ya avakirina Eyaleta Kurdistanê nîşan dide, dema ku Eyaleta Kurdistanê hebûye, di navbera salên 1847 û 1868’an de di salnameyên Dewleta Osmanî de Eyaleta Kurdistanê bi çi şeklî cih digire ew ê bê nîşandan. Pirsgirêka, di sala 1868’an de eyalet bi çi fikrî ji holê hate rakirin hîn jî nehatiye bersivandin û ev mijara xebateke cuda ya koma me ye.
A- Rojnameya Takvîm-î Vekayî ya ku
Damezirandina Eyaleta Kurdistanê îlan dike
5 Muharrem 1264 (14 Berfenbar 1847)
Teblîgata Fermî
Mukaddim ve muahhar Takvim-i Vakayi' nüshalarında keşîde-i silk sutûr-ı beyân kılındıxı vechile bir müddetden berü eyâdî-i mütegallibede kalmış olan hıtta-i Kürdistanın leh-ül-hamd ve'l minh mücerred himmet bi-hemtâ-yı hazret-i şehr-yârî ve satvet-i bâhire-i cenâb tâc-dâr-ı eser-i celîli olarak bu kerre yeni başdan feth ve teshîr-i mir'ât-ı teyessürde cilve-ger olmûş ve işbu muvaffakıyyet hazret-i şehn-şâh-i mahzâ âmme-i tebaa ve berâyâ-yı saltanat-ı Seniyye hakklarında ma'tûf ve rây-gân olan niyet-i âdle ve efkâr-ı hayriyye-i cenâb-ı cihân-bânî ibtiga-yı sâmîsince herhalde min kıbel-in Râhman zât-ı fahâmet-simât mülûk-anenin mazhar envâ'-i füyûzat ve te'yidât buyurulduklarına delîl ve bürhân olub doxrusu dîbâce-i tevârîh-i ezmân olmaklıxa şâyân görünmüş olduxundan hıtta-i merkumenin hüsn-i zâbıta ve râbıta-ı umûr-i mülkiyye ve istihsâl-i menâzım-ı dâimiyesiyle te'sîs-i âsâyîş ahâlî kaziyye-i matlubesine bakılması yani oraların bir idâre-i mahsûsa ve müstakılle tahtına konularak dirâyetli ve vukuflu bir zâta ihâlesiyle Diyarbekir eyâleti ve Van ve Mûş ve Hakkari sancakları ile Cizre ve Bohtan ve Mardin kazâları birleşdirilüb cümlesinin bir eyâlet add ve itibâr olunması ve iş bu eyâlete Kürdistan eyâleti tesmiye kılınması iktizâ-yi hâle muvâfık ve çesbân olacaxına mebnî eyâlet-i mezbureye ol sûretle münâsib bir Wali lede-t-teemmül Musul Walisi atûfetlü Es'ad Paşa hazretleri dirâyet ve fatânet-i kâmile ve iffet ve istikâmet-i zâtiyye ile muttasıf ve çok zamanlar ol taraflarda istihdâm buyrulmasıyla usûl ve ahvâl-i memlekete vâkıf kudemâ-yı vüzerâ-yı saltanat-ı seniyyeden olmakdan nâşî eyâlet-i cedide-i mezkûrenin müşârün-ileyh Es'ad Paşa hazretlerine ihâlesi ve ol halde Musul eyâletine bir dixerinin ta'yini tabiat-î maslahat-ı iktizâsından olarak Belgrad muhâfızı esbak atûfetlü Vecîhî Paşa hazretleri ashâb-ı rüşd ve reviyyet ve erbâb-ı sıdk ve istikâmetden ve hüsn-i idâre-i umûr-i mülkiyyeye vâkıf zevât-ı sütûde-simâtdan olması ve exerçi Musul eyâleti şimdiye kadar Tanzîmât-ı Hayriyyeden müstesnâ olarak idâre olunmakda ise de dâire-i tanzimatda bulunan memâlik hazret-i şâhâne ahalisinin sâye-i ma'delet vâye-i hazret-i mülûk-anede mazhar oldukları menâfi' ve âsâyiş ve istirâhat ve emniyyet-i kamileyi eyâlet-i merkume ahâlisi derk ve iz'ân ederek ve bunun üss-i esâsı ma'delet olduxunu bilerek bu eyâletin dahi dâire-i nasfet bâhire-i Tanzîmât-ı Hayriyyeye idhâlini arzu ve niyâz etmekde olduklarına ve ahâli-i merkumenin iş bu niyâzlarına müsâade-i seniyye-i cenâb-ı şehen-şehi bî-dirîg buyurulduxuna binâen müşârün-ileyh Vecîhî Paşa hazretleri usûl-i ma'delet-şümûl tanzimâtın ol vechile hüsn-i ....... ve tensîkına dahi muktedir bulunması cihetleriyle kendüsünün Musul Walisi nasb ve ta'yin kılınması tensib ve tasvib berle ol babda isâbet-efzâ-yı sünûh ve sudûr buyrulan emr ve fermân maâlî-i ünvân hazret-i hilâfet-penâhî mantûk celli üzere iktizâları icrâ kılınmışdır.
Wergera Belgeyê
Wekî di hejmarê Takvîm-î Vekayî ya berê de jî hatiye nivîsandin, ji demekê vir de welatê Kurdistanê ku di bin zordestiyê de mabû – şikir ji xwedê re- bi hêza bêhempa ya padîşah û bi hêla wî pelçikandî, vê carê xistina bindestan a ji nû ve bi serkeftî pêk hatiye. Ev serkeftin nîşan dide û ispat dike ku padîşahê mezin ê ku ji bo heqê tebaa û xelkê Împaratoriya Osmaniyan niyeta wî edalet e, fikra wî ya bixêr û armancên wî yên mezin her tim dê ji aliyê Xwedê ve werin piştevanîkirin. A rast wextê minasib hatiye dîtin ku rêveberiya welatê ku navê wî derbas bûye, karê hundir û bi berdewama pergala wî, bi avakirina asayîş û bi cihanîna dilxwaza gel yanî xistina wan nava meqamê rêveberiyeke taybet û serbixwe, bi dayîna kesekî jîr, zane û gihîştî Eyaleta Diyarbekir, sancaqê Wan, Mûş û Hekarî û qezayên Cizîr, Botan û Mêrdîn bi tevîhevkirina wan gişan wekî eyaletek bê hesibandin û ev eyalet wekî Eyaleta Kurdistanê bê binavkirin, ji bo pêwîstiya rewşê di cih de û minasib hatiye dîtin. Di vê rewşê de ji bo eyaleta ku navê wê derbas bûye bê fikirandin, waliyê Mûsilê hezretî Esad Paşayê dilovan ji ber wesfên wî yên mîna bîrbirî, jîrî, namûs û rastiyê û ji ber ku demeke dirêj li wan deran xizmet kiriye, rewş û pergala memleket dizane, ji ber ku wezîrê Osmaniyan ê kevn e, eyaleta nû ku navê wê derbas bûye, ji bo walîtiya wê derê hezretî Esad Paşa minasib hatiye dîtin.
Di vê rewşê de ji bo pêwîstiya şixulînên Eyaleta Mûsilê waliyekî din ê parêzkarê kevn ê Baxdayê hezretî Vecîhî Paşayê dilovan, rast, bifikir, karê eleqedarê gel ji bo meşandina wê dizane, ji kesê ku mirov pesnê wan bide ye û her çi qas heta niha Eyaleta Mûsilê li dewrî Tanzîmat-i Hayriye[4] hatibe rêvebirin jî, gelê welat ê di çerçoveya Tanzîmat de, di bin parastina adîl a Padîşah de rihetî, xweşî, ewlekarî û fêdeyê dibînin, ligel gelê eyaleta ku navê wê derbas bûye (Mûsil) hatiye fêmkirin û bi zanîna vê edaleta rastîn û daxwaza vê eyaleta ji têkeve nav ku wekî çerçoveya rastî û xweşiyê tê zanîn Tanzîmat-î Hayriye, xwestekên gelê ku navê wan derbas bûye Padîşahê me yî bilind destûra xwe texsîr nake û hezretî Vecîhî Paşa ê ku navê wî derbas bûye ji bo pêwîstiya awayê edaletê yê Tanzîmatê, ji ber ku kare rast bike û bi rê ve bibe wekî waliyê Mûsilê şandina wî minasib û rast hatiye dîtin. Ji bo wê yekê pêwîstiya emr û fermana Padîşahê xwediyê fikrê mezin hatiye kirin.
B- Di Salnameyên Dewleta Osmanî de
Eyaleta Kurdistanê
Salname sal 1264 [1848]
Rûpel 183
Beş: Defterê sancax û qeza
Sancaxa Diyarbekirê di Eyaleta Kurdistanê de
Rûpel 208
Sancaxa Mêrdîn di Eyaleta Kurdistanê de
Rûpel 315
Sancaxa Wanê di Eyaleta Kurdistanê de
Salname sal 1265 [1849]
Rûpel 81
Beş: Karmendên li perawêzê (taşra) dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan
Karmendên zaptiye: Waliyê wê Mûşîr Es’ad Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê ji Duyemîn
[Saniye] [5]Mehmed Efendî
[Navên Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Wan, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrimîran Mehmed Reşîd Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan [kapûcibaşı][6] Ahmed Axa
Nav: Mêrdîn, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Mustafa Paşa
Rûpel 86
Ketxudayê derî [Kapukethüdaları][7] : Kurdistan, Eşref Beg (yekemîn [evvelî])
Salname sal 1266 [1850]
Rûpel 39
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet [8] : Kurdistan mahrec[9]
Mewâlî [10]: Hindi Mela Hafîdî Es‘ad Efendî
[Di Salnameyê de cihên bi ser Eyaleta Kurdistanê ve hatine berdan]
Qeza: Wan
Qeza: Mûş, Naîbên wê[11] : Sîfetullah [Yan jî Sayfetullah] Efendî
Qeza: Hekarî, Naîbên wê: Ji qadiyan Kirkaxaçlu Mehmed Emîn Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Îbrahîm Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewalî Sa’deddîn Efendî
Qeza: Mêrdîn, Naîbên wê: Abdullah Efendî
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Bedlîsî Abdullah Efendî
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: Muftu-zade Seyid Suleyman Sa’îd Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Mustafa Sa‘dullah Efendî
Qeza: Besnî, Naîbên wê: Urfalu Mehmed Saîm Efendî
Rûpel 45
Beş: Karmendên li perawêzê dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan
Karmendên zaptiye: Waliyê wî Mûşîr Es‘ad Paşa
Karmendên darayî: Ji defterdarê dûyemîn Mehmed Efendî
[Navê Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Wan, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Reşîd Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Ahmed Axa
Nav: Hekarî, Karmendên zaptiye: Waliyê wê wezîr Îzzed Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Selîm Axa
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê bi payeya axira padîşah [Istabl-i Amîre] Îbrahîm Beg
Nav: Diyarbekir, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ahmed Paşa
Rûpel 47
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Wan: Eşref Beg (Yekemîn)
Rûpel 83
Eyaleta Kurdistan [Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Lîwa Mûş
Mûş, Bidlîs, Xinis (Hunûs?) û Tekman, Malazgird, Nahiya Bulanik (Kop) û Lîz Nahiya Wartoya jor û jêr, Xelat, Nahiya Çonkur
Lîwa Wan
Wan, Parkîrî, Axakes, Erdîş, Adilcewaz, Gewaş û Nahiyên Mukis (Mukus), Şirvî, Xawasor, Nahiya Westan.
Lîwa Hekarî
Hekarî û cihê girêdayî wê, Îmadiye û cihê girêdayî wê, Mahmûdî navê wê din Xoşab û cihê girêdayî wê
Lîwa Cizîrê
Cezîre ê Omeriyye, Behtan, Hacibehram, Mêrdîn û cihê girêdayî wê.
Lîwa Diyarbekir
Amîd (Amed) navê wê din Diyarbekir û Nahiyên Kîkî û Turkman, Karakeçî, Mahal Metnan, Dêrik (Dêrik), Deştîkûr, Behramkî, Stêwrê (Savur), Mîdyat, Şîrvan, Xerzan û Hisn-î keyf, Ridvan (Rizvan), Sa‘ird ya Es‘ird, Beşûrî (Qubînê), Gurdîlan, Silîvan (Silvan) navê wê din Mefariqîn, Qulb, Badikan, Xiyan, Goynukler, Çebaxcûr, Menîşkûr, Kîh (? Genc) û Yahtek Ziktî Becar, Xoydan, Mehranî û Hezro navê wê din Tercîl, Liçe (divê Lîce be) û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Çiska, Îkuz [Abkûrbi gerek], Zeşkan[?].
Salname sal 1267 [1851]
Rûpel 67
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec
Mewalî: Hindî Mela Hafidi Es‘ad Efendî
[Di Salnameyê de cihên giredayî Eyaleta
Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sifetullah [Sayfetullah] Efendî
Qeza: Hekarî, Naîbên wê: Ji qadiyan Mehmed Emîn Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Îbrahîm Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewaliyê Sa‘deddin Efendî
Qeza: Mêrdîn, Naîbên wê: Abdullah Efendî
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Bedlîsî Abdullah Efendî
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: SeyîdSuleyman Sa‘id Efendî
Qeza: Meletî
Rûpel 74
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Mûşîr Es‘ad Paşa, Kamendê darayî: Defterdarê ji mektûbî Necib Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Îbrahîm Beg
Nav: Diyarbekir, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ahmed Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye [Li vir tu agahî nîn e.]
Rûpel 77
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Vidin, Hekarî: Eşref Beg
Salname sal 1268 [1852]
Rûpel 65
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec
Mewalî: Hafiz Welî Efendî
[Di Salnameyê de cihên giredayî Eyaleta
Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sîfetullah [Sayfetullah] Efendî
Qeza: Hekarî, Naîbên wê: Tevî Kurdistanê bûye.
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Ji qadiyan Raşîd Efendî
Qeza: Mêrdîn, Naîbên wê: Abdullah Efendî
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Sadik Efendî
Qeza: Arabgir, Naîbên wê Seyid Suleyman Sa‘id Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Es-Seyid Hidayetullah
Rûpel 72
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Mûşîr Abdî Paşa, Karmendên darayî: Defterdari saniyeden Necîb Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Îbrahîm Beg
Nav: Diyarbekir, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Hamîd Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Necib Efendî
Rûpel 76
Beş: Ketxudayê derî
Selanîk, Nîş, Kurdistan, Aydin: Cemîl Efendî
(Mîralay)
Salname sal 1269 [1853]
Rûpel 66 – 67
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec, Mewalî: Suleyman Ruştu Efendî
[Di salnameyê de cihên giredayî Eyaleta Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sîfîtullah (Sayfetullah) Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Mehmed Îsmed Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Muderîsan Mehmed Es‘ad Efendî
Qeza: Harbut, Naîbên wê: Sadik Efendî
Qeza: Arabgir, Naîbên wê: Seyîd Suleyman Sa‘îd Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Seyîd Hîdayetullah Efendî
Rûpel 74
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Ûzir Ragib Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê wê Ji Duyemînê Salih Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Ji payeya axira pedîşah Îbrahîm Beg
Nav: Si‘ird, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Ken‘an Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran İshak Paşa
Rûpel 79
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Azîz Efendî (Mîralay)
Salname sal 1270 [1854]
Rûpel 74
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec, Mewalî: Ahmed Halid Efendî
[Di salnameyê de cihên giredayî Eyaleta Kurdistanê]
Qeza: Mûş, Naîbên wê: Sîfetullah (sayfetullah) Efendî
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Mehmed Îsmed Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewalî Mustafa Beg
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Ji Mewalî Es‘ad Beg
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: Seyid Suleyman Sa‘id Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Mehmed Yemnî Efendî
Rûpel 81
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wî Wezîr Hamdi Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê duyemîn Salih Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
Nav: Dêrsîm, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê ji axira seraya padîşah Omer Beg
Nav: Sa‘ird, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Serdergevan Welî Axa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Ken‘anPaşa
Rûpel 86
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan û Rûmeli û Cezair Bahr-i Sefîd û Mûsil û Yozgad: Aziz Efendî (Mîralay)
Salname sal 1271 [1855]
Rûpel 64
Beş: Ilmiye
Mewlewiyyet: Kurdistan mahrec, Mewali Abdusselam Efendî
[Di salnameyê de cihên giredayî Eyaleta Kurdistanê]
Qeza: Mûsil, Naîbên wê: Huseyîn Husnî Efendî
Qeza: Diyarbekir, Naîbên wê: Ji Mewalî Mustafa Beg
Qeza: Xarpêt, Naîbên wê: Ji Mewalî Sa‘deddin Efendî
Qeza: Arabgîr, Naîbên wê: Omer Ruştu Efendî
Qeza: Meletî, Naîbên wê: Halil Hazmî[?] Efendî
Rûpel 70
Beş: Karmendên li derve dimînin
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karmendên zaptiye: Waliyê wê Wezîr Hamdî Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê Mîralay Nezhet Efendî
Sancax
Nav: Dêrsim, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Sa‘îd Paşa
Nav: Sa‘ird, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mûş, Karmendên zaptiye: Qeymeqamê wê bi payeya axira seraya padîşah Şerîf Axa
Rûpel 89
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezayan 27
Lîwa Kurdistanê
Nifsê Diyarbekir û gundê Rojhilat û rojava, Xoydan, Mehranî, Yadegan, Citan, Dûştikûr, Çapaxçur, Kîskîn, Behramkî, Bêşîrî, Hênî, Turkman, Hezro, Dêrik [Derîk], Lîçe, Yekran û cihên girêdayî wê, Mahal, Bîhar, Gênc, Ziktî, Mûşengûn, Kotîk, Îkud [Abkûr ], Metînat, Farqîn, Qulp, Bahlîk.
Rûpel 98
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan û Karesi: Osman Beg (Duyemîn )
Salname sal 1272 [1856]
Rûpel 69
Beş: (Karmendên ku li derve dimînin)
Navê Eyaletê: Kurdistan, Karendên mûlkî: Waliyê wî Ûzir Îzzed Paşa, Karmendên darayî: Defterdarê wê Mîralay Nezhet Efendî
[Navê sancaxê giradayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Tevî mewlewiyeta Kurdistanê hate kirin.
Nav: Sa‘ird, Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mêrdîn, Qeymeqamê wê Mîrê umera Cemal Paşa
Rûpel 99
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezaya 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cizîre ê
Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Lîwayê Aliyat [?] û Aznavur, Bohtan, Haci Behram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, ‘Amerkan,
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird navê wê din Ess‘ird, Rizvan[Ridvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçi, Gurdilan, Nahiya Dêrgulê, Nahiya Arûç [?] Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reştegan
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd[Amed] û Nahiyên Rojhilat û rojava û Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûn, Bahramkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefariqîn, Qulp, Badigan, Xiyan, Goyunkler, Çapaxcûr, Menîşkûr, Kîh [Genç], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Bêcar[Becar ?], Nahiya Tawus, Xoydan, Nehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Çîksa, Abkûr.
Salname sal 1273 [1857]
Rûpel 68
Beş: [Karmendên li derve dimînin]
Navê Eyaletê: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Îzzet Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê ji Mîralaya Nezhed Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Tevî mewlewiyeta Kurdistanê hate kirin.
Nav: Si‘rd, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘anPaşa, Naibê wê: Muhammed Nafi‘ Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Cemal Paşa
Rûpel 72
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Rauf Bey (Mîralay)
Rûpel 80
Beş: Midûrê li devre yê weqfê pêşîn tên dayin
Navê Sancax: Kurdistan
Navê karmendan: Ji duyemînan Hasan Hakki Efendî
Rûpel 105
Beş: Lîwayek ji çend qazeyan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmarê Qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Nahiyê wê Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird navê wê din Is‘ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçi, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arûç[?], Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê din Amîd û Nahiyê wê Rojhilat û Rojava Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Behramkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulb, Badigan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Bahar, Nahiya Tawus, Xoydan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Ciska, Abkûr
Salname sal 1274 [1858]
Rûpel 76
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Besîm Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê ji Mîralayan Salih Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyerbekir), Karmendên şerîatê: Naîb ji
Muderîsa Ata Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîb [Li vira tu agahî nehatiye dan]
Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Cemal Paşa
Rûpel 80
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Cezair-i Bahr-i Sefîd, Mûsil, İzmîd: Saib Beg (Yekemîn ji sinifê duyemîn)
Rûpel 88
Beş: Midîrê li devre ê weqfê pêşîn tên dayin
Navê Sancaxê: Kurdistan, navê karmendan: Ji duyemînan Hasan Hakki Efendî
Rûpel 113 - 114
Beş: Lîwayek ji çend qazeyan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn, Nevahî Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird navê wê dinê Is‘ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçî, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arîç [?], Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê wê Rojhilat û rojava û Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Behramkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefariqîn, Qulb, Badigan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Becar, Nahiya Tawus, Xoydan, Mehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Ciska, Abkûr.
Salname sal 1275 [1859]
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Haci Kamili Paşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê ji duyemînan Hamîd Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir)
Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Muderîsan Ata Efendî,
Karmendên mulkiye: Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: [Li vir tu agahî nehatiye dayîn]
Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera MehmedPaşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê naîb nehatiye nivîsandin] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Mustafa Efendî
Beş: Ketxudayê derî
Silistre, Kurdistan: Ali Beg (Mîralay)
Salname sal 1276 [1860]
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîka Rûm Perityûs
Metropolit: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya, Cihê ku lê rêveberiya wan heye: Amîd û Kurdistan
Beş: Wulat-i izam kapukethudalari
Selanîk, Kurdistan, Mûsil, Rûmeli: Yusuf Cemîl Efendî (Yekemîn ji sinifê duyemîn)
Beş: Karmendên li derve dimînin
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr MahmudPaşa
Karmendên darayî: Defterdarê wê Ji duyemînan Hamîd Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir)
Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Muderîsan Zeki Efendî,
Nav: Sa‘ird, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera MehmedPaşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Mustafa Efendî
Beş: Lîwayek ji çend qazeyan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Nevahî Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird [12]
Sa‘ird navê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karageçi, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arûç, Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnekan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik, Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê yê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Bahar, Nahiya Tawus, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê yê din Palî Ma‘den û Çiska, Abgûr.
Salname sal 1277 [1861]
Rûpel 79
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Alî RizaPaşa
Karmendên darayî: Jimaryarî xalis ji duyemînan Suleyman Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir), Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Muderîsan Zekî Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Îsmaîl Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrê umera Mehmed Nazim Paşa
Rûpel 84
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Kamil Efendî (Mîralay)
Rûpel 93
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîkê Rûm Perityus
Metropolit: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya, Ciyê rêveberiya wan hene: Amîd û Kurdistan
Rûpel 148 – 149
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hejmara Qezayan 49
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 11
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye, Nisêbîn [Nusaybîn], Nevahî Aliyat û Aznavûr, Bohtan, Hacibehram, Mîdyat, Stewrê, Sirguc, Amerkan.
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird nevê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Karakeçi, Gurdêlan, Nahiya Dêrgul, Nahiya Arûç, Nahiya Sason, Nahiya Akkîsî, Nahiya Hazan, Nahiya Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 25
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî û Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî, Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Goynukler, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Nahiya Herta, Becar, Nahiya Tawus, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Lîce û Atak û Telseme, Hênî navê wê din Palî Ma‘den û Çiska, Abgûr.
Salname sal 1278 [1862]
Rûpel 79
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Wezîr Ali Riza Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî xalisî [?] ji duyemînan Suleyman Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir), Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Mewalî Ahmed Ragib Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ken‘an Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Îsmaîl Efendî
Rûpel 84
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan: Kamil Efendî
Rûpel 93
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîkê Rûm Perityûs Efendî
Metropolît: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya Cihên ku rêveberiya wan lê heye: Amîd û Kurdistan
Rûpel 96
Beş: Patrîkê Ermenî Serkîs Ipskopos Efendî
Unvan: Polu û Kurdistan, Nav: Makrudî, Rutbe: Rahîb, Cihên ku rêveberiya wan lê heye: Lîwa li Xarpêtê qeza Palû û Keşîşxaneya Guvar[?]
Rûpel 149- 151
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hemara Qeza58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre-i Omeriyye û Nevahî Nisêbîn (Nusaybin) û Nevahî Aliyat û Barka û Aznavûr û Aşireta Tay [?] Hacibehram û Nevahî Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, Isa-begli, Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird [1]5
Sa‘ird navê wê yê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayren [İsbayren], Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 29
Diyarbekir navê wê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê yê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Abkûr, Nafiye-i Bektaş, Lîce û Atak û Telseme, Pali Ma‘den û Çişka, Gunukler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1279 [1863]
Safta 81
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Halîl Kamîl Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî halîs [?] Şakir Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyabekir), Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mewaliden Ahmed Ragib Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Abdî Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin.] Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji paya axira padîşah Alî Axa
Rûpel 85
Beş: Ketxudayê derî
Selanîk, Kurdistan, Şam-i Şerîf: Saib Beg (yekemîn ji sinifê duyemîn)
Rûpel 95
Beş: Antaqya û Şam-i Şerîf Patrîkê RûmPerîtyûs Efendî
Metropolit: Diyarbekir, Nav: Makrîyûs, Sinifê wan: Antaqya cihên ku rêveberiya wan lê heye: Amîd û Kurdistan
Rûpel 98
Beş: Patrîkê Ermenî [cihê nav vala ye] Efendî
Unvan: Palû û Kurdistan, Nav: Makridic, Rutbe: Rahib, Lîwa Xarpêtda Palû qezasi û Keşîşxaneya Gavar
Rûpel 156
Beş: Lîwayek ji çend qezayan ava bûye li jêr hatiye nivîsandin
Hajmara Qeza 58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre-i Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nevahî Aliyat û Bakra û Aznavûr û Aşireta Tah Hacibehram û Nevahî Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, İsa-begli, Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird 15
Sa‘ird nevê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reşnegan.
Lîwa Diyarbekir 79 [29 bi gerek]
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Bektaş, Lice û Atak û Telsema, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1280 [1864]
Rûpel 74
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşir Halil Kamil Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî Şakir Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir)
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê ji Mewaliyan Mehmed Azîz Efendî, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Abdullah Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandintir.], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ziya Paşa
Rûpel 79
Beş: Ketxudayê derî
Kurdistan, Yemen: Îbrahîm Axa (Ji axura seraya Padîşah)
Rûpel 108
Beş: Reîsê pênc miletan
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakil[?]
Rutbe: Rahîb
Cihên ku rêveberiya wan lê heye: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û cihên girêdayî wê
Rûpel 109
Navnas: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos
Nav: Marderos[?]
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos û ê girêdayî wê
Rûpel 180
Hejmara qezayan 58
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre ê Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nevahî Aliyat û Bakri û Aznavûr û eşîreta Tay Hacibehram û Nevahî Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, Isa-begli[?], Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird 5 [15 bi gerek ]
Sa‘ird nevê wê yê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûc, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiya Reştegan.
Lîwa Diyarbekir – 79 [29 bi gerek]
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mihran, Hezro navê wê yê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Yektaş [Bektaş ?], Lice û Atak û Telseme, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1281 [1865], Def‘a 19
Rûpel 72
Eyal et
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî Şakir Efendî
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec Mewaliyê wê Azîz Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ziya Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê ji duyemînan Abdullah Efendî
Rûpel 76
Beş: Ketxudayê derî
Mulhakatiyla Eyaletên Xarpêt û Kurdistanê Mustafa Beg (duyemîn)
Rûpel 110
Reîsê pênc mileta
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û yê girêdayî wê
Navnas: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos
Nav: Marderos[?]
Rutbe: Rahîb
Cihê ku rêveberiya wan lê heye: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos u ê girêdayî wê
Rûpel 184
Hejmara Qezayan58
Eyaleta Kurdistanê
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar), Zaxo, Cezîre yê Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nahiyê wê Aliyat û Bakri û Aznavûr û Eşîra Tah Hacibehram û Nahiyê wê Stewrê, Sirguc, Amerkan, Halîl-begli, Îsa-begli, Çelaxa, Hamse, Bohtan, Mîdyat.
Lîwa Sa‘ird – 5 [gerek 15 bi]
Sa‘ird navê wê din Is’ird, Ridvan (Rizvan), Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdêlan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçi, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reştegan.
Lîwa Diyarbekir – 79 [divê 29 be]
Diyarbekir navê wê yê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derîk], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silvan] navê wê yê din Mefarqîn, Qulp, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç]?, Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê yê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Bektaş, Lice û Atak û Telseme, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawus, Nahiya Herta.
Salname sal 1282 [1866], Def‘a 20
Rûpel 71
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Mîralay Sa‘id Beg
[Sancaxê girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec ji Mewaliyan Sa‘id Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Ji dergaha padîşah [Dergah-i Alî] Kamil Beg
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ziya Paşa
Rûpel 75
Beş: Ketxudayê derî
Bi mulhakatiya Eyaletên Xarpêt û Kurdistan Mustafa Beg (sêyemîn)
Rûpel 99
Beş: Reîsê pênc miletan
Karmendê karê rûhênî ê demê.
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û ê girêdayî wê
Navnas: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos
Nav: Marderos[?]
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Madên Keşîşxaneya Arakelos u ê girêdayî wê
Rûpel 172
Hejmara Qeza58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Mêrdîn 14
Mêrdîn û Qoser (Koçhîsar) (Qoser), Zaxo, Cezîre-i Omeriyye û Nevahî Nisêbîn [Nusaybin] û Nevahî Aliyat û Bakri û Aznavûr û Eşîreta Tah, Hacibehram û Nevahî Stewrê (Stewrê), Sûrguc, Omerkan, Halîl-begli, Îsa-begli, Çelaxa, Hamse, Buhtan, Mîdyad.
Lîwa Sa‘ird 15
Sa‘ird navê wê din Is’ird, Ridvan [Rizvan], Xerzan û Hisn-i Keyf, Şîrvan, Gurdilan, Dêrgul, Arûç, Sason, Hazan, Zîlan, Berwarî, Esbayerin, Karakeçî, Nahiya Akkîsî, Nahiye-i Reştegan
Lîwa Diyarbekirê 29
Diyarbekir navê wê din Amîd û Nahiyê Rojhilat û rojava, Gîkî, Turkman, Mahal, Mêtînan, Dêrik [Derik], Deştîkûr, Berhamkî, Bêşîrî û Nevahî Silîvan [Silîvan] navê wê yê din Meyafarqîn, Qulb, Badikan, Xiyan, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Ziktî, Becar, Xoyan, Mehranî, Hezro navê wê din Tercîl, Abkûr, Nahiya Bektaş, Lîce û Atak û Telseme, Palî Ma‘den û Çiska, Goyunkler, Nahiya Tawûs, Nahiya Herta.
Salname sal 1283[1867], Def‘a 21
Rûpel 76
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî ji Halisi [?] Saniye Sadik Efendî
[Sancaxên girêdayî Eyaleta Kurdistanê]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec Me Waliyê wênden Sa‘id Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê dergaha padîşah Kamil Efendî
Nav: Mêrdîn, Karmendên şerîatê: Naîbê wê [Navê Naîb nehatiye nivîsandin], Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Arslan Paşa
Nav: Wilayeta Erzirom
Sancax: Mûş, Karmendên şerîatê: Tevli Kurdistanê
Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê: Mîrmîran Mahmûd Paşa
Rûpel 80
Beş: Ketxudayê derî
Mulhakatiyla Eyaletên Xarpêt û Kurdistan Mustafa Beg (sêyemîn)
Rûpel 110
Beş: Reîsê pênc miletan
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes û cihê bi ser wê derê ve Navnas: Di Kurdistanê de Sa‘ird
Nav: Bedrus
Rutbe: Rahîb
Cihên ku rêveberiya wan heye: Di Kurdistanê de sancaqa Sa‘ird û cihên bi ser wê ve
Rûpel 172
Hejmara Qeza58
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Diyarbekir 26
Nahiyê Diyarbekir, Hezro, Mehranî, Silîvan (Farqîn), Hênê, Lîce, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh (? Genç), û Nahiya Tawus, Ziktî, Becîlek [?], Xoyan, Kalb? [Qulp], û Nahiya Herta, Becar, Cenan, Badikan, Behramkî, Kîkî, Turkman, Dêrik [Derik], Metnan, Mahal, Abkûr, û Nahiya Hamsî, Beşr [Bêşîrî?], Deştkû[r], Seyûrk.
Lîwa Mêrdîn 10
Nahiyê Mêrdîn, Nisêbîn [Nusaybin], Sûrguç, Amerkan, Savur (Stewrê), Hamîse, Cizîr, Hacibehram, Çelaxa, İsa-begli, Halîl-beglû navê wê yê din Medyan qezalari
Lîwa Sa‘ird 12
Sa‘ird, Şîrvan, Xerzan, Gurdîlan, Rizvan [Ridvan], Hazan, Esbayerin, Savûn, Dêrgul, Zîlan, Eruh, Berwarî
Salname sal 1284[1868], Def‘a 22
Rûpel 93
Eyalet
Nav: Kurdistan
Karmendên mulkiye: Waliyê wê Mûşîr Mustafa Paşa
Karmendên darayî: Jimaryarî Halisi [?] Mîralay Ahmed Ruşdu Efendî
[Sancaxên bi ser Eyaleta Kurdistanê ve]
(Diyarbekir) Karmendên şerîatê: Naîbê wê Mahrec ji Mewalî Ahmed Sidqî Efendî
Nav: Sa‘ird, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Ahmed Paşa
Nav: Mêrdîn, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê Mîrêmîran Arslan Paşa
Nav: Wîlayeta Erzirom
Sancax: Wan, Karmendên şerîatê: Qadiyê Kurdistan bi paya mahrec Aşîr Efendî, Karmendên mulkiye: Qeymeqamê wê: Mîrêmîran Abdullah Paşa
Rûpel 97
Beş: Ketxudayê derî
Tavî cihê bi ser eyaletên Xarpêt û Kurdistan Mustafa Beg (sêyemîn)
Rûpel 130
Beş: Reîsê pênc mileta
Navnas: Di Kurdistanê de Surp Keşîşxaneya Ohannes
Nav: Arakel
Rutbe: Rahîb
Cihê rêveberiya wan hene: Kurdistanê de Surp keşîşxaneya Ohannes
Navnas: Kurdistanê de Sa‘ird
Nav: Bedrûs
Rutbe: Rahîb
Ciyê rêveberiya wan hene: Di Kurdistanê de sancaqa Sa‘ird û ê girêdayî wê
Rûpel 180-182
Hejmara Qeza 48
Eyaleta Kurdistan
Lîwa Diyarbekir 26
Tevî Nûhiyê Diyarbekir, Hezro, Mehranî, Silîvan [Farqîn], Hênî, Lîce, Çepaxçûr, Menîşkûr, Kîh [Genç ?], û Nahiya Tawus, Ziktî, Becîlek [?], Xoyan, Kalb[?] [Qulp], û Nahiya Herîta, Becar, Cenan, Badikan, Behramkî, Kîkî, Turkman, Dêrik (Derik), Metnan, Mahal, Abkûr, û Nahiya Hamsî, Beşr [Bêşîrî ?], Deştkû[r], Seyûrk.
Lîwa Mêrdîn 10
Tevî Nahiyê Mêrdîn, Nisêbîn [Nusaybin], Sûrgucî Omerikan, Savur, Hamîse, Cizîr, Hacibehram, Çelaxa, Îsa-begli, Halîl-beglû nevê wê yê din Medyan qezalari
Lîwa Sa‘ird 12
Si‘ird, Şîrvan, Xerzan, Gurdîlan, Rizvan [Ridvan], Hazan, Esbayerin, Savûn, Dêrgul, Zîlan, Eruh, Berwarî
Notlar:
[1]Takvîm-î Vekayi’: Di navbera salên 1831-1922 de hatiye çapkirin. Rojnameya Osmaniyan a yekemîn a fermî ye.
[2]Tuncer Baykara, Anadolu’nun Tarihi Cografyasına Giriş-I: Anadolu’nun İdari Taksimatı [Destpêka Dîrok û Cografyaya Anatolya –I: Dabeşkirina îdarî ya Anatoliyê], Enqere, 1988, rûpel 119-125.
[3]Ji bo agahiyên berfireh ên der barê vê mijarê de binêrin li: Ahmet Ramiz (Lütfi), Emir Bedirhan[Mîr Bedirxan], Bgst yayınları, İstanbul 2007.
[4]Tanzimat-ı Hayriye: Di sala 3’yê Sermawez 1839’de ku hatiye îlankirin û di Dewleta Osmanî de bûye sedema guhartinên cidî. Bi wê fermanê cara yekemîn hinek rayeyên Padîşah hatine sînorkirin û ji xeynî wê di “pergala milletê Osmaniyan”de guhartinên mezin çêbûne û ev guhartina mezin naskirina mafê wekhev ê misilman û ne- misilmanan hatiye rojevê. Lê belê bi taybetî wekî eyaletên ereb û Mûsilê ev mafên dane nemusulmanan nepejirandine û li van herêman Fermana Tanzîmatê nehatiye pêkanîn.
[5]Saniye: Di radeya serhengiyê de payeyeke mulkî ye. Wateya wê gotina duyemîn e, me jî wisa bi kar anî.
[6]Serdergevan: Rêberê leşkerê li ber deriyê serayê disekinin.
[7]Kapukethüdaları: Karmendên karê di navbera serayê û walî, begê sancax û patrîka dişopîne.
[8]Mollalik: payeya Ilmiyê ya piştî muderrîsiyê tê.
[9]Ji payeyê Ilmiyê di riya mewlewiyeta Stenbolê de payeya yekem.
[10]Alîmê bişaşik ê gîhaştiye payeya Mewlewiyyetê.
[11]Nâib, wekîlê qadî, dadgerê ku li gorî hikmên şerîetê biryar dide.
----------------------------------------------------------------------------------
ÇEVİRİ
Kürdistan Eyaletinin Kurulması ve Osmanlı Devlet Sâlnâmelerinde Kürdistan Eyaleti
Osmanlı Kaynaklarında Kürtler Çalışma Grubu
1923 Yılından sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin ulus devletçi bir anlayışı benimsemesi ve bu anlayış çerçevesinde, ülkedeki tüm Müslüman azınlıkları Türk olarak kabul etmesi, doğal olarak bu görüş ışığında yeni bir tarih yazılmasına neden olmuştur. Bu tarihte, tarih boyunca Kürdistan diye bir yer olmamıştır ve tarihte Kürtler diye ayrı bir topluluk yoktur. Bu resmi görüş o kadar kabul görmüştür ki, bazı Osmanlı tarihçileri bile çıkıp, Osmanlı tarihinde Kürdistan diye bir yerden hiç bahsedilmediğini, Osmanlı’da Kürdistan diye bir eyaletin hiç olmadığını fütursuzca söyleyebilmişlerdir. Osmanlı tarihçileri bile diyoruz çünkü Osmanlı tarihini başlangıç düzeyinin biraz ötesinde bilen herkes Osmanlı Devleti’nde Kürdistan diye bir coğrafyanın var olduğunu, bunun Osmanlılarca coğrafi bir isim olarak kullanıldığını bilir. Hemen hemen her Osmanlı Vakanüvisinin kitabında; Naima da, Evliya Çelebi’de, Katip Çelebi’de bu tabire rahatlıkla rastlanabilir. Ayrıca 19. yüzyıl Osmanlısı, az çok incelendiğinde 1847 yılında Takvim-i Vekâyi’de yayımlanan resmi bir yazıyla Kürdistan Eyaleti’nin kurulduğu görülür. Bütün bunlara rağmen, bilimsel etikle uzaktan yakından alakası olmayan bir takım “tarihçiler” daha çok güncel politik kaygılarla bu savı hala dile getirebilmektedirler. Biz grup olarak bu çalışmayla Osmanlı Devlet Salnamelerinde Kürdistan Eyaletini ve Eyalete dair verilen bilgileri toparlamayı ve kronolojik bir tarzda sunmayı amaçladık. İstedik ki bugün artık inkar edilecek bir hali kalmamış olan bu olgu, daha bir gün yüzüne çıksın ve ciddi bilimsel çalışmaların konusu olsun.
Osmanlı Devleti’nde Kürdistan diye bir eyalet vardır ve 1847 yılında kurulmuştur. Peki, neden daha önce yoktu da bu tarihte kuruldu sorusu akla gelebilir. Bunun nedeni çok açık; bilindiği gibi Yavuz Sultan Selim döneminde Kürtler, Safeviler’e karşı Osmanlı’nın yanında yer alarak, bir bakıma artık Osmanlı denetimini kabul etmişlerdi. Buna karşılık Selim, bölgenin özerkliği konusunda söz vermiş ve gerçekten de 19. yüzyıla kadar bölgede Kürt hükümetleri ve emirlikleri varlıklarını sürdürmüşlerdi. Dolayısıyla da bölge Osmanlının klasik eyalet sınıflamasına girmemiş, Osmanlı’da sıkça kullanılan bir yöntem gereği kendine özgü bir yapılanmaya tabi tutulmuştur.
Ancak 19. Yüzyılın başlarından itibaren, özellikle II. Mahmut döneminde durum değişmeye başlamıştı. Bu yüzyılda ciddi bir modernleşme sürecine giren Osmanlılar, klasik Osmanlı idari yapısını da modernize etmeye, yani eyalet sistemini değiştirip, kendine özgü yapıları ortadan kaldırarak merkezi yapıyı güçlendirmeye başlamışlardı. Bunun için öncelikle, 1826 yılında Anadolu Eyaleti resmen dörde bölünerek “ mutasarrıfları olan paşaların mutedil mütesellimlerle” idarelerine karar verildi. Ardından şu gelişmeler yaşandı: “ 26 Kasım 1847 tarihinde Diyarbekir vilayetine bir vali tayin edilmişken, 13 Aralık 1847 tarihli Takvim-i Vekayi (Ancak biz bu tarihi TTK’nın yayınlamış olduğu tarih çevirme kılavuzunda 14 Aralık olarak bulduk) ayrı bir gelişmeyi açıklıyor: Kürdistan Eyaleti. Buna göre Diyarbekir eyaleti ile Van, Muş ve Hakkâri sancakları ve ayrıca Cizre, Botan ve Mardin kazaları, Kürdistan adlı yeni bir eyaleti teşkil etmişlerdir. İlk başlarda eyaletin merkezi olarak Ahlat düşünülmüştür. Ancak salnamelerden anlaşıldığı kadarıyla bir ara Van, Muş ve daha uzun bir süre Diyarbekır (Amed) bu eyaletin merkezi olmuştur. Kürdistan Eyaleti 1266/1849 salnamesine göre Muş, Van, Hakkari, Cizre, Diyarbekir sancaklarını içine alıyordu; fakat Hakkari birkaç yıl sonra Van, Mardin ve Cizre ile birlikte ayrı bir eyalet, Hakkari eyaletini teşkil etti Bir süre sonra bu eyaletin adı Van olmuştur.”[1] Tabi bu süreç Osmanlı ve Kürtler arasında gerilime neden olmuş 1826–1847 arasında onlarca isyan çıkmıştı. Bunlardan en önemlisi ve sonuncusu Bedirhan Bey isyanı olmuştu[2]. Bu isyanı bastıran Osmanlı devleti, yukarıda da belirtildiği gibi Kürdistan Eyaletini kurmuştu. Hatta Takvim-i Vekâyi’deki resmi bildiride, bu olay Kürdistan’ın yeniden zaptı olarak değerlendirilmişti.
Görüldüğü gibi tarihsel olayları kendi süreçlerinde incelediğimizde ve güncel politik kaygılardan uzaklaştığımızda gerçeklerle karşılaşmak o kadar da zor değil. Bu çalışmada, Kürdistan Eyaleti’nin kurulduğunu gösteren resmi tebligatın yanında, Kürdistan Eyaleti’nin bulunduğu 1847- 1868 yılları arasındaki Osmanlı Devlet Salnamelerinde Kürdistan Eyaleti’nin nasıl yer aldığı gösterilmeye çalışılacaktır. Eyaletin 1868 yılında hangi kaygılarla ortadan kaldırıldığı sorunu ise hala cevaplanamamıştır ve şu anda grubumuzca yürütülen ayrı bir çalışmanın konusudur.
A- Kürdistan Eyaleti’nin Kurulduğunu İlan Eden Takvim-i Vekâyi Gazetesi
5 MUHARREM 1264 (14 Aralık 1847)
RESMİ TEBLÎGAT
Mukaddim ve muahhar Takvim-i Vakayi' nüshalarında keşîde-i silk sutûr-ı beyân kılındığı vechile bir müddetden berü eyâdî-i mütegallibede kalmış olan hıtta-i Kürdistanın leh-ül-hamd ve'l minh mücerred himmet bi-hemtâ-yı hazret-i şehr-yârî ve satvet-i bâhire-i cenâb tâc-dâr-ı eser-i celîli olarak bu kerre yeni başdan feth ve teshîr-i mir'ât-ı teyessürde cilve-ger olmuş ve işbu muvaffakıyyet hazret-i şehn-şâh-i mahzâ âmme-i tebaa ve berâyâ-yı saltanat-ı Seniyye hakklarında ma'tûf ve rây-gân olan niyet-i âdle ve efkâr-ı hayriyye-i cenâb-ı cihân-bânî ibtiga-yı sâmîsince herhalde min kıbel-in Râhman zât-ı fahâmet-simât mülûk-anenin mazhar envâ'-i füyûzat ve te'yidât buyurulduklarına delîl ve bürhân olub doğrusu dîbâce-i tevârîh-i ezmân olmaklığa şâyân görünmüş olduğundan hıtta-i merkumenin hüsn-i zâbıta ve râbıta-ı umûr-i mülkiyye ve istihsâl-i menâzım-ı dâimîyesiyle te'sîs-i âsâyîş ahâlî kaziyye-i matlubesine bakılması yani oraların bir idâre-i mahsûsa ve müstakılle tahtına konularak dirâyetli ve vukuflu bir zâta ihâlesiyle Diyarbekir eyâleti ve Van ve Muş ve Hakkari sancakları ile Cizre ve Bohtan ve Mardin kazâları birleşdirilüb cümlesinin bir eyâlet add ve itibâr olunması ve iş bu eyâlete Kürdistan eyâleti tesmiye kılınması iktizâ-yi hâle muvâfık ve çesbân olacağına mebnî eyâlet-i mezbureye ol sûretle münâsib bir vali lede-t-teemmül Musul valisi atûfetlü Es'ad Paşa hazretleri dirâyet ve fatânet-i kâmile ve iffet ve istikâmet-i zâtiyye ile muttasıf ve çok zamanlar ol taraflarda istihdâm buyrulmasıyla usûl ve ahvâl-i memlekete vâkıf kudemâ-yı vüzerâ-yı saltanat-ı seniyyeden olmakdan nâşî eyâlet-i cedide-i mezkûrenin müşârün-ileyh Es'ad Paşa hazretlerine ihâlesi ve ol halde Musul eyâletine bir diğerinin ta'yini tabiat-î maslahat-ı iktizâsından olarak Belgrad muhâfızı esbak atûfetlü Vecîhî Paşa hazretleri ashâb-ı rüşd ve reviyyet ve erbâb-ı sıdk ve istikâmetden ve hüsn-i idâre-i umûr-i mülkiyyeye vâkıf zevât-ı sütûde-simâtdan olması ve eğerçi Musul eyâleti şimdiye kadar Tanzîmât-ı Hayriyyeden müstesnâ olarak idâre olunmakda ise de dâire-i tanzimatda bulunan memâlik hazret-i şâhâne ahalisinin sâye-i ma'delet vâye-i hazret-i mülûk-anede mazhar oldukları menâfi' ve âsâyiş ve istirâhat ve emniyyet-i kamileyi eyâlet-i merkume ahâlisi derk ve iz'ân ederek ve bunun üss-i esâsı ma'delet olduğunu bilerek bu eyâletin dahi dâire-i nasfet bâhire-i Tanzîmât-ı Hayriyyeye idhâlini arzu ve niyâz etmekde olduklarına ve ahâli-i merkumenin iş bu niyâzlarına müsâade-i seniyye-i cenâb-ı şehen-şehi bî-dirîg buyurulduğuna binâen müşârün-ileyh Vecîhî Paşa hazretleri usûl-i ma'delet-şümûl tanzimâtın ol vechile hüsn-i ....... ve tensîkına dahi muktedir bulunması cihetleriyle kendüsünün Musul valisi nasb ve ta'yin kılınması tensib ve tasvib berle ol babda isâbet-efzâ-yı sünûh ve sudûr buyrulan emr ve fermân maâlî-i ünvân hazret-i hilâfet-penâhî mantûk celli üzere iktizâları icrâ kılınmışdır.
BELGENİN SADELEŞTİRİLMİŞ HALİ
Takvim-i Vakayi’nin bundan önceki sayılarında da yazılmış olduğu gibi bir süreden beri zorba ellerinde kalmış olan Kürdistan ülkesinin –Allaha şükürler olsun ki –Padişahın benzersiz gayreti ve ezici gücünün eseri olarak bu kez yeni baştan ele geçirilmesi başarıyla tamamlanmıştır. Bu başarı yüce Padişahın, Osmanlı İmparatorluğu tebaa ve berâyâsının[3]haklarıyla ilgili adalet niyetinin, hayırlı fikirlerinin ve yüce amaçlarının her zaman Allah tarafından feyz ve yardıma mazhar[4]olacağının delili ve ispatıdır. Doğrusu zamanının geldiği münasip görüldüğünden adı geçen ülkenin idaresi, içişleri ve düzeninin devamlılığıyla, güveninin tesisi ve halkın isteklerinin yerine getirilmesi yani oraların hususi ve bağımsız bir idare makamına konularak, zeki, bilgili ve olgun bir zata ihalesiyle Diyarbakır eyaleti, Van, Muş ve Hakkâri sancakları ile Cizre, Bohtan ve Mardin kazaları birleştirilip hepsinin bir eyalet sayılması ve itibar olunması ve bu eyalete Kürdistan eyaleti isminin verilmesi gösterdiği lüzumdan dolayı yerinde ve münasip görülmüştür. Bu suretle adı geçen eyalete bir vali düşünülünce Musul valisi şevketli Esad Paşa Hazretleri, dirayet, zekâ, namus ve doğruluk vasıflarından dolayı ve uzun süre o taraflarda hizmet etmesi nedeniyle memleketin düzenine ve durumuna vakıf, Osmanlı eski vezirlerinden olduğundan adı geçen yeni eyaletin müşârün-ileyh[5] Esat Paşa hazretlerine ihalesi uygun görülmüştür. Bu durumda Musul Eyaletine bir diğer valinin tayini işleyişin gereği olduğundan Belgrat eski muhafızı şevketli Vecihi Paşa hazretleri, doğru, düşünceli, halkla ilgili işleri idare etmeye vakıf, övgüye değer zatlardan olması ve her ne kadar Musul eyaleti şimdiye kadar Tanzimat-ı Hayriye’den[6] ayrı olarak idare olunmakta ise de, Tanzimat dairesinde bulunan ülke halklarının, Padişahın adil koruması altında gördükleri rahat, huzur, fayda ve emniyet, adı geçen eyaletin (Musul) halkı tarafından anlaşılmış ve bunun gerçek adalet olduğunu bilerek bu eyaletin de doğruluk ve güzellik dairesi olan Tanzimat-ı Hayriye’ye dâhil etmeyi arzu ve niyaz ettiklerinden adı geçen ahalinin bu isteklerine yüce padişahımız müsaadelerini esirgemeyerek adı geçen Vecihi Paşa hazretlerinin Tanzimat’ın adaletli usulleri gereğince idareye ve düzenlemeye muktedir bulunması sebebiyle kendisinin Musul valisi olarak atanması münasip ve doğru bulunmuş, bu husus doğrultusunda yüce fikirlerin sahibi padişahımızın emir ve fermanı üzerine lazım gelenler yapılmıştır.
B- Osmanlı Devlet Salnamelerinde Kürdistan Eyaleti
Sâlnâme sene 1264 [1848]
Sayfa 183
Bölüm: Elviye ve kazâ defteri
Diyârbekir Sâncağı Kürdistan Eyaleti’nde
Sayfa 208
Mârdîn Sâncağı Kürdistan Eyaleti’nde
Sayfa 315
Van Sâncağı Kürdistan Eyaleti’nde
Sâlnâme sene 1265 [1849]
Sayfa 81
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan
Zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Es‘ad Pâşâ
Maliye me’mûrları: Defterdârı sânîyeden Mehmed Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler esâmîsi][7]
Esâmîsi: Van, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Mehmed Reşîd Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı kapûcıbaşı Ahmed Ağa
Esâmîsi Mârdîn, Zaptiye me’mûrları Kaim-makamı Mîr-i mîran Mustafa Pâşâ
Sayfa 86
Kapukethüdâları: Kürdistan, Eşref Beg (Evveli)
Sâlnâme sene 1266 [1850]
Sayfa 39
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet[8]: Kürdistan mahrec[9]
Mevâlî[10]: Hindi Melâ Hafîdî Es‘ad Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Van
Kaza: Muş, Nüvvâb[11]: Sîfetüllah[Ya da Sayfetüllah] Efendi
Kaza: Hakkâri, Nüvvâb: Kuzâtdan Kırkağaçlu Mehmed Emin Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: İbrahim Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Mevâlîden Sa‘deddin Efendi
Kaza: Mârdîn, Nüvvâb: Abdullah Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Bidlîsî Abdullah Efendi
Kaza: Arabgîr, Nüvvâb: Müftü-zâde Seyyid Süleyman Sa‘îd Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Mustafa Sa‘dullah Efendi
Kaza: Besnî, Nüvvâb: Urfalu Mehmed Saim Efendi
Sayfa 45
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan
Zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Es‘ad Pâşâ
Maliye me’mûrları: Defterdâr-ı sâniyeden Mehmed Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviye isimleri]
Esâmîsi: Van, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Reşîd Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı kapucıbaşı Ahmed Ağa
Esâmîsi: Hakkâri, Zaptiye me’mûrları: Valisi Vezir İzzed Pâşâ
Esâmîsi: Mârdîn, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı kapucıbaşı Selîm Ağa
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrlar: Kaim-makamı Istabil-i Amire payelü İbrahim Beg
Esâmîsi: Diyârbekir, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Ahmed Pâşâ
Sayfa 47
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Van: Eşref Beg (Evveli)
Sayfa 83
Kürdistan Eyaleti [Kürdistan Eyaleti’ne bağlı livâlar]
Livâ-i Muş
Muş, Bidlîs, Hınıs (Hunûs?) Maa Tekmân, Malâzgird, Nahiye-i Bulânık Kop maa Lîz Nahiye-ı Varto-yı Ülyâ, ve Süfla, Ahlâd, Nahiye-ı Çonkur
Livâ-ı Van
Van, Pârkîrî, Ağakes, Erciş, Âdilcevâz, Gevâş maa Nevâhî Mekes (Müküs), Şirvî, Havâsor, Nahiye-ı Vustân.
Livâ-ı Hakkâri
Hakkâri maa tevâbı‘, İmâdiye maa tevabı‘, Mahmudi nâm-ı diger Hoşâb maa tevâbı‘.
Livâ-i Cizire
Cezîre-i Ömeriyye, Behtân, Hacıbehrâm, Mârdîn maa tevâbı‘.
Livâ-i Diyârbekir
Âmid nâm-ı diger Diyârbekir maa Nevâhî-i Kîkî ve Türkmân, Karakeçi, Mahal Metnân, Dîrek (Derik), Deştikûr, Behrâmkî, Savur, Midyâd, Şirvan, Garzan maa Hısn-ı keyf, Rızvan (Rızvân), Sa‘ird ya Es‘ird, Beşûrî, Kurdilan, Selvân (Silvân) nâm-ı diger Mefârıkîn, Kulb, Pâdigân, Hıyân, Göynükler, Çebâkcûr, Menişkûr, Kîh (? Genç) maa Yahtek Zıktî Becâr, Hoydân, Mehrânî imaa Hazro nâm-ı diger Tercîl, Liçe (Lice olmalı) maa Atâk ve Telseme, Hani nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çiska, İküz [Abkûr olmalı], Zeşkan[?].
Sâlnâme sene 1267 [1851]
Sayfa 67
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec
Mevâlî: Hindî Mela Hafidi Es‘ad Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sifetullah[Sayfetüllah] Efendi
Kaza: Hakkâri, Nüvvâb: Kuzâtda[n] Mehmed Emin Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: İbrahim Efendi
Kaza: Diyârbekir, nüvvâb: Mevâlîden Sa‘deddin Efendi
Kaza: Mârdîn, Nüvvâb: Abdullah Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Bidlîsî Abdullah Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Seyyid Süleyman Sa‘id Efendi
Kaza: Malatya
Sayfa 74
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Es‘ad Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdarı mektûbîden Necib Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı İbrahim Beg
Esâmîsi: Diyârbekir, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran Ahmed Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları [Burada hiçbir bilgi verilmemiştir]
Sayfa 77
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Vidin, Hakkâri: Eşref Beg (sânîye-i evveli)
Sâlnâme sene 1268 [1852]
Sayfa 65
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec
Mevâlî: Hafız Veli Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sîfetullah[Sayfetüllah] Efendi
Kaza: Hakkâri, Nüvvâb: Kürdistan’a mülhak olmuştur.
Kaza: Musul, Nüvvâb: Kuzâtdan Râşid Efendi
Kaza: Mârdîn, nüvvâb: Abdullah Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Sadık Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb Seyyid Süleyman Sa‘id Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Es-seyyid Hidâyetüllah
Sayfa 72
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Valisi Müşîr Abdi Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı sânîyeden Necib Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Kapucıbaşı İbrahim Beg
Esâmîsi: Diyârbekir, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran HÂmid Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Necib Efendi
Sayfa 76
Bölüm: Kapukethüdâları
Selanik, Niş, Kürdistan, Aydın: Cemil Efendi (Mütemâyiz)
Sâlnâme sene 1269 [1853]
Sayfa 66 – 67
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec, Mevâlî: Süleyman Rüştü Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sîfîtüllah(Sayfetüllah) Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: Mehmed İsmed Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Müderrisînden Mehmed Es‘ad Efendi
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Sadık Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Seyyid Süleyman Sa‘îd Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Seyyid Hidâyetüllah Efendi
Sayfa 74
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Valisi Vezir Ragıb Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı sânîyeden Salih Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabil-i Âmireden İbrahim Beg
Esâmîsi: Si‘ird, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Ken‘an Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîran İshak Pâşâ
Sayfa 79
Bölüm: Kapukedhüdâları
Kürdistan: Aziz Efendi (Rütbe-i Sânîye-i Mütemâyizi)
Sâlnâme sene 1270 [1854]
Sayfa 74
Bölüm: İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec, Mevâlî: Ahmed Halid Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Muş, Nüvvâb: Sîfetüllah(sayfetüllah) Efendi
Kaza: Musul, Nüvvâb: Mehmed İsmed Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Mevâlîden Mustafa Beg
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Mevâlîden Es‘ad Beg
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Seyyid Süleyman Sa‘id Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Mehmed Yemnî Efendi
Sayfa 81
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Valisi Vezir Hamdi Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdarı sânîyeden Salih Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabil-i Âmireden Ömer Beg
Esâmîsi: Sa‘ird, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Kapucıbaşı Veli Ağa
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Ken‘an Pâşâ
Sayfa 86
Bölüm: Kapukedhüdâları
Kürdistan ve Rumeli ve Cezâir Bahr-ı Sefîd ve Musul ve Yozgad: Aziz Efendi (Sânîye-i Mütemâyizi)
Sâlnâme sene 1271 [1855]
Sayfa 64
Bölüm:İlmiye
Mevleviyyet: Kürdistan mahrec, Mevâli Abdüsselâm Efendi
[Salnamedeki çizelgede Kürdistan Eyaleti’ne bağlı olarak gösterilen yerler]
Kaza: Musul, Nüvvâb: Hüseyin Hüsnî Efendi
Kaza: Diyârbekir, Nüvvâb: Mevâlîden Mustafa Beg
Kaza: Harbut, Nüvvâb: Mevâliden Sa‘deddin Efendi
Kaza: Arabgir, Nüvvâb: Ömer Rüştü Efendi
Kaza: Malatya, Nüvvâb: Halil Hazmî[?] Efendi
Sayfa 70
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât esâmîsi: Kürdistan, Zaptiye me’mûrları: Vâlisi Vezir Hamdi Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı Mütemâyiz Nezhet Efendi
Elviye
Esâmîsi: Dersim, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Sa‘îd Pâşâ
Esâmîsi: Sa‘ird, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Mâr-i mîrân Ken‘an Pâşâ
Esâmîsi: Muş, Zaptiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabl-ı Âmire Pâyelü Şerif Ağa
Sayfa 89
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-hâ 27
Livâ-ı Kürdistan
Nıfs-i Diyârbekir maa kura-hâ Şark ve Garb, Hoydân, Mehrânî, Yâdegan, Citân, Dûştikûr, Çapakçur, Kîskîn, Behrâmkî, Beşîrî, Hânî, Türkmân, Hazro, Dîrek [Derîk], Liçe, Yekrân ve tevâbi‘î, Mahal, Bîhâr, Genc, Ziktî, Müşengûn, Kotîk, İküd [Abkûr ], Metînât, Sîlvân, Kulb, Bahlîk.
Sayfa 98
Bölüm: Kapukedhüdâları
Kürdistan ve Karesi: Osman Beg (Sânîye)
Sâlnâme sene 1272 [1856]
Sayfa 69
Bölüm: (Taşrada bulunan me’mûreyn)
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan, Mülkiye me’mûrları: Valisi Vezir İzzed Pâşâ, Maliye me’mûrları: Defterdârı Mütemayizden Nezhet Efendi
[Kürdistan Eyaleti’nin elviyeleri esâmîsi]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerif: Kürdistan mevleviyyetine mülhak,
Esâmîsi: Sa‘ird, Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ken‘an Pâşâ
Esâmisi: Mârdîn, Kaim-makamı Mâr-i ümerâ Cemal Pâşâ
Sayfa 99
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Aded-i Kazâ-hâ 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-i Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisar, Zaho, Cizire-i Ömeriyye, Nisîbîn [Nusaybîn], Nevâhî-i Aliyât [?] ve Aznâvur, Bohtân, Hacı behrâm, Midyât, Sâvur, Sürgücü, ‘Amerkân,
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger Ess‘ird, Rızvân[Rıdvân], Garzan maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gürdilan, Nahiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç [?] Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reştegân
Livâ-i Diyârbekir 25
Diyârbekir nâm-i diger Âmid[Amed] maa Nevâhî-i Şark ve Garb ve Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinan, Dîrek [Derîk], Deştikûn, Bahrâmkî, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-i diger Mefârıkîn, Kulb, Pâdigân, Hıyân, Göyünkler, Cabâkcûr, Menîşkûr, Kîh [ Genç], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Bicâr[Becar ?], Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Nehrânî, Hazro nâm-i diger Tercîl, Lice maa Atâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çıksa, Abkûr.
Sâlnâme sene 1273 [1857]
Sayfa 68
Bölüm: [Taşrada bulunan me’mûreyn]
Eyâlât Esâmîsi: Kürdistan
Mülkiye me’murları: Valisi Vezir İzzet Pâşâ
Maliye me’mûrları: Defterdârı Mütemâyizden Nezhed Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Kürdistan mevleviyyetine mülhak
Esâmîsi: Si‘rd, Mülkiye me’murları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ken‘an Pâşâ, Naibi: Muhammed Nafi‘ Efendi
Esâmîsi: Mârdîn, Mülkiye Me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i ümerâ Cemal Pâşâ
Sayfa 72
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan: Rauf Bey (Rütbe-i sânîye mütemâyizi)
Sayfa 80
Bölüm: Taşrada bulunan evkaf muaccelâtı müdirleri
Esâmî-i elviye: Kürdistan
Esâmî-i me’mûreyn: Sâliseden Hasan Hakkı Efendi
Sayfa 105
Bölüm: Her livânın kaç kazadan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Aded-i Kaza-ha 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn [Nüsaybîn], Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç[?], Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Şarb ve Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdigân, Hıyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Bahâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Atâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Ciska, Abkûr
Sâlnâme sene 1274 [1858]
Sayfa 76
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Vezir Besim Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Defterdârı Mütemâyizden Salih Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyerbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Atâ Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ken‘an Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Burada başka bir bilgi verilmemiştir]
Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Cemâl Pâşâ
Sayfa 80
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Cezâir-i Bahr-i Sefîd, Mûsul, İzmîd: Sâib Beg (evveli sınıf-ı sânisi)
Sayfa 88
Bölüm: Taşrada bulunan evkaf muaccelât müdîrleri
Esâmî-i elviye: Kürdistan, Esâmî-i me’mûreyn: Sâliseden Hasan Hakkı Efendi
Sayfa 113 - 114
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî îrâd olunur
Kazâ-hâ adet 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn, Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvur, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arîç [?], Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb ve Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdigân, Hiyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıkti, Nâhiye-i Hertâ, Becâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Atâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Ciska, Abkûr.
Sâlnâme sene 1275 [1859]
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Hacı Kâmili Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Defterdâr-ı sâniyeden Hamîd Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir)
Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Atâ Efendi, Mülkiye me’mûrları: Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: [Burada başka bir bilgi verilmemiştir]
Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i Ümerâ Mehmed Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâniyeden Mustafa Efendi
Bölüm: Kapukethüdâları
Silistre, Kürdistan: Ali Beg (Mütemâyiz)
Sâlnâme sene 1276 [1860]
Bölüm: Antakya ve Şâm-i Şerîf Rum Patriki Perityus
Metropolit: Diyârbekir, Esâmîsi: Makriyus, Sınıfları: Antakya, Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Âmid ve Kürdistan
Bölüm: Vülât-i izâm kapukethüdaları
Selanik, Kürdistan, Musul, Rumeli: Yusuf Cemil Efendi (Evveli sınıf-ı sânisi)
Bölüm: Taşrada bulunan me’mûreyn
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mahmud Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Defterdârı Sânîyeden Hamîd Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir)
Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Zeki Efendi,
Esâmîsî: Sa‘ird, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîrü’l-ümerâ Mehmed Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı sânîyeden Mustafa Efendi
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî îrâd olunur
Kazâ-hâ aded 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn [Nusaybîn], Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird [12]
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karageçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç, Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnekân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek, Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Bahâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Âtâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çıska, Abgûr.
Sâlnâme sene 1277 [1861]
Sayfa 79
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Vezir Ali Rızâ Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe-i halîsî sâliseden Süleyman Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Müderrisînden Zeki Efendi Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâliseden İsmâil Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i ümerâ Mehmed Nâzım pâşâ
Sayfa 84
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan: Kâmil Efendi (Mütemâyiz)
Sayfa 93
Bölüm: Antakya ve Şam-ı Şerîf Rum Patriki Perityus
Metropolit: Diyârbekir, Esâmîsi: Makrıyus, Sınıfları: Antâkya, Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Âmid ve Kürdistan
Sayfa 148 – 149
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-ha aded 49
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 11
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye, Nısîbîn [Nusaybîn], Nevâhî Aliyât ve Aznâvûr, Bohtân, Hâcıbehrâm, Midyât, Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân.
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Karakeçi, Gûrdîlân, Nâhiye-i Dîrgûl, Nâhiye-i Arûç, Nâhiye-i Sâson, Nâhiye-i Akkîsî, Nâhiye-i Hazân, Nâhiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 25
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî maa Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî, Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Padigân, Hıyân, Göynükler, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Nâhiye-i Hertâ, Becâr, Nâhiye-i Tâvus, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Lîce maa Âtâk ve Telseme, Hânî nâm-ı diger Pâlî Ma‘den maa Çıska, Abgûr.
Sâlnâme sene 1278 [1862]
Sayfa 79
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Vezir Ali Rızâ Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhasebe halisi [?] Sâliseden Süleyman Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mevâlîden Ahmed Ragıb Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mâr-i mîrân Ken‘ân Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâliseden İsmâil Efendi
Sayfa 84
Bölüm: Kapukethüdâlârı
Kürdistan: Kâmil Efendi
Sayfa 93
Bölüm: Antakya ve Şâm-ı Şerîf Rum Patriki Perityus Efendi
Metropolir: Diyârbekir, Esâmîsi: Makriyus, Sınıfları: Antakya Dâhil-i dâire-i idâresi olan Mahaller: Âmid ve Kürdistan
Sayfa 96
Bölüm: Ermeni patriki Serkis İpskopos Efendi
Unvân: Polu ve Kürdistan, Esâmîsi: Makrudi, Rütbe: Rahib, Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Livâ-ı Harputda Palu kazâsı ve Guvâr[?] mânastırı
Sayfa 149- 151
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-hâ adedi 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn (Nusaybin) maa Nevâhî Aliyât ve Barka ve Aznâvûr ve Aşiret- Tay [?] Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsâ-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird [1]5
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyren [İsbâyren], Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 29
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâfiye-i Bektâş, Lice maa Atâk ve Telseme, Pâli Ma‘den maa Çişka, Günükler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1279 [1863]
Safta 81
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Hâlil Kâmil Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe halîsî [?] Şakir Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyâbekir), Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mevâliden Ahmed Ragıb Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sânîyeden Abdi Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin ismi yazılmamıştır.] Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Istabl-ı Amire pâyelü Ali Ağa
Sayfa 85
Bölüm: Kapukethüdâları
Selânik, Kürdistan, Şâm-ı Şerîf: Sâib Beg (Evveli sınıf-ı sânîyesi)
Sayfa 95
Bölüm: Antakya ve Şam-ı Şerîf Rum Patriki Perityus Efendi
Metropolit: Diyârbekir, Esâmîsi: Makriyus, Sınıfları: Antâkya Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Âmid ve Kürdistan
Sayfa 98
Bölüm: Ermeni Batriki [İsim yeri boş] Efendi
Unvân: Pâlu ve Kürdistan, Esâmî: Makridic, Rütbe: Râhib, Livâ-ı Harputda Pâlu kazâsı ve Gavâr manastırı
Sayfa 156
Bölüm: Her livânın kaç kazâdan hâvî olduğu ber-vech-i atî irâd olunur
Kazâ-ha aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakra ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tah Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsâ-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird 15
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reşnegân.
Livâ-i Dîyârbekir 79[29 olmalı]
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Cebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Bektâş, Lice maa Atâk ve Telsema, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1280 [1864]
Sayfa 74
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi müşir Halil Kâmil Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhasebecisi Şakir Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir)
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mevâlîden Mehmed Aziz Efendi, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı sâniyeden Abdullah Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmıştır.], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ziya Pâşâ
Sayfa 79
Bölüm: Kapukethüdâları
Kürdistan, Yemen: İbrahim Ağa (Istabl-ı Âmireden[12])
Sayfa 108
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan : Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakil[?]
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevâbi‘i
Sayfa 109
Unvan: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı
Esâmî: Marderos[?]
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı tevabi‘i
Sayfa 180
Kazâ-ha aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakri ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tay Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsa-begli[?], Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird 5 [15 olmalı ]
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûc, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reştegân.
Livâ-i Dîyârbekir – 79 [29 olmalı]
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Padigân, Hiyân, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mihrân, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Yektâş [Bektâş ?], Lice maa Atâk ve Telseme, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1281 [1865], Def‘a 19
Sayfa 72
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhasebecisi Şakir Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Aziz Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ziya Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Sâniyeden Abdullah Efendi
Sayfa 76
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 110
Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevabi‘i
Unvan: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı
Esami: Marderos[?]
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı tevabi‘i
Sayfa 184
Kazâ-ha aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakri ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tah Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsa-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird – 5[ 15 olmalı]
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân (Rızvân), Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reştegân
Livâ-i Dîyârbekir – 79 [29 olmalı]
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hiyân, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç] ?, Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Bektâş, Lice maa Atak ve Telseme, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1282 [1866], Def‘a 20
Sayfa 71
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Mütemâyiz Sa‘id Beg
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Sa‘id Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Dergâh-ı Âlî Kâmil Beg
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ziya Pâşâ
Sayfa 75
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 99
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Taşralarda bulunan umûr-ı rûhâniye me’murları
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevabi‘i
Unvan: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı
Esami: Marderos[?]
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Mâdîn Arakelos manastırı tevabi‘i
Sayfa 172
Kazâ-hâ aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-ı Mârdîn 14
Mârdîn maa Koçhisâr, Zâho, Cezîre-i Ömeriyye maa Nevâhî Nısîbîn [Nusaybin] maa Nevâhî Aliyât ve Bakri ve Aznâvûr ve Aşiret-i Tah, Hâcıbehrâm maa Nevâhî Sâvûr, Sûrkeçî, Amerkân, Halîl-begli, İsa-begli, Çelağa, Hamse, Bohtan, Midyâd.
Livâ-i Sa‘ird 15
Sa‘ird nâm-ı diger İs‘ird, Rıdvân [Rızvân], Garzân maa Hısn-ı Keyf, Şirvân, Gûrdîlân, Dîrgûl, Arûç, Sâson, Hazân, Zilân, Bervâri, Esbâyerin, Karakeçi, Nâhiye-i Akkîsî, Nahiye-i Reştegân
Livâ-i Dîyârbekir 29
Dîyârbekir nâm-ı diger Âmid maa Nevâhî-i Şark ve Garb, Gîkî, Türkmân, Mahal, Metinân, Dîrek [Derîk], Deştikûr, Behrâmki, Beşîrî maa Nevâhî Selvân [Silvân] nâm-ı diger Mefârıkin, Kulb, Pâdikân, Hıyân, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], Yahtek, Zıktî, Becâr, Hoydân, Mehrânî, Hazro nâm-ı diger Tercîl, Abkûr, Nâhîye-i Bektâş, Lice maa Atâk ve Telseme, Pâlî Ma‘den maa Çiska, Göyünkler, Nâhiye-i Tâvus, Nâhiye-i Hertâ.
Sâlnâme sene 1283[1867], Def‘a 21
Sayfa 76
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe Halisi [?] Sâniyeden Sâdık Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Sa‘id Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Dergâh-ı Âlî Kâmil Efendi
Esâmîsî: Mârdîn, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi [Nâibin isim yeri boş bırakılmış], Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Arslân Pâşâ
Esâmîsi: Vilâyet-i Erzurum
Elviye: Muş, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Kürdistan’a mülhak, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı: Mîr-i mîrân Mahmud Pâşâ
Sayfa 80
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 110
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı ve tevabi‘i
Unvan: Kürdistan’da Sa‘ird
Esami: Bedrus
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Sa‘ird Sancâğı tevabi‘i
Sayfa 172
Kazâ-hâ aded 58
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-i Dîyârbekir 26
Maa Nevâhî-i Dîyârbekir, Hazro, Mehrânî, Selvân (Silvân), Hânî, Lice, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh (? Genç), maa Nâhiye-i Tâvus, Zıktî, Becîlek [?], Hoydân, Kalb? [Kulb], maa Nâhiye-i Hertâ, Becâr, Cenân, Bâdikân, Behrâmkî, Kîkî, Türkmân, Dîrek [Derik], Metnân, Mahal, Abkûr, maa Nâhiye-i Hamsî, Beşr [Beşîrî?], Deştkû[r], Seyûrk.
Livâ-ı Mârdîn 10
Maa Nevâhî-i Mârdîn, Nısîbîn [Nusaybin], Sûrkeçî, Amerkân, Sâvur, Hamîse, Cizre, Hâcıbehrâm, Çelağa, İsa-begli, Halîl-beglû nâm-ı diger Medyân kazâları
Livâ-i Sa‘ird 12
Sa‘ird, Şirvân, Garzân, Gûrdîlân, Rızvân [Rıdvân], Hazân, Esbâyerin, Sâvûn, Dîrgül, Zîlân, Eruh, Bervâri
Sâlnâme sene 1284[1868], Def‘a 22
Sayfa 93
Eyâlât
Esâmîsî: Kürdistan
Mülkiye me’mûrları: Vâlîsi Müşîr Mustafa Pâşâ
Mâliye me’mûrları: Muhâsebe Halisi [?] Mütemâyiz Ahmed Rüşdü Efendi
[Kürdistan Eyaleti’ne bağlı elviyeler]
(Diyârbekir) Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Nâibi Mahrec Mevâlîsinden Ahmed Sıdki Efendi
Esâmîsî: Sa‘ird, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Ahmed Pâşâ
Esâmîsî: Mârdîn, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı Mîr-i mîrân Arslân Pâşâ
Esâmîsi: Vilâyet-i Erzurum
Elviye: Van, Me’mûreyn-i şer‘-i şerîf: Kürdistan Kadısı mahrec pâyelû Âşir Efendi, Mülkiye me’mûrları: Kaim-makamı: Mîr-i mîrân Abdullah Pâşâ
Sayfa 97
Bölüm: Kapukethüdâları
Mülhakatiyla Harpût ve Kürdistan Eyaletleri Mustafa Beg (sâlise)
Sayfa 130
Bölüm: Rûesâ-yi Milel hamse
Unvan: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Esami: Arakel
Rütbe: Rahib
Dâhil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Surp Ohannes manastırı
Unvan: Kürdistan’da Sa‘ird
Esami: Bedrus
Rütbe: Rahib
Dahil-i dâire-i idâresi olan mahaller: Kürdistan’da Sa‘ird Sancâğı tevabi‘i
Sayfa 180-182
Kazâ-hâ aded 48
Eyâlet-i Kürdistan
Livâ-i Dîyârbekir 26
Maa Nevâhî-i Dîyârbekir, Hazro, Mehrânî, Selvân [Silvân], Hânî, Lice, Çebâkçûr, Menişkûr, Kîh [Genç ?], maa Nâhiye-i Tâvus, Zıktî, Becîlek [?], Hoydân, Kalb[?] [Kulb], maa Nâhiye-i Herîtâ, Becâr, Cenân, Bâdikân, Behrâmkî, Kîkî, Türkmân, Dîrek (Derik), Metnân, Mahal, Abkûr, maa Nâhiye-i Hamsî, Beşr [Beşîrî ?], Deştkû[r], Seyûrk.
Livâ-ı Mârdîn 10
Maa Nevâhî-i Mârdîn, Nısîbîn [Nusaybin], Sûrkeçî, Amerkân, Sâvur, Hamîse, Cizre, Hâcıbehrâm, Çelağa, İsa-begli, Halîl-beglû nâm-ı diger Medyân kazâları
Livâ-i Sa‘ird 12
Si‘ird, Şirvân, Garzân, Gûrdîlân, Rızvân [Rıdvân], Hazân, Esbâyerin, Sâvûn, Dîrgül, Zîlân, Eruh, Bervâri
Aşağıda Bulunan Orijinal Sâlnâme Örnekleri, 1279 Yılı Salnamesinin, 156 ve 157. Sayfalarına Aittir.
Büyütmek için tıklayınız Büyütmek için tıklayınız
Notlar:
[1] Tuncer Baykara, Anadolu’nun Tarihi Coğrafyasına Giriş-I: Anadolu’nun İdari Taksimatı, Ankara, 1988, sayfa 119-125
[2] Bu konuda daha geniş bilgi için bakınız, Ahmet Ramiz (Lütfi), Emir Bedirhan, Bgst yayınları, İstanbul 2007
[3] Berâyâ: Halk, İnsanlar. Ancak burada Tebaa ve beraya birlikte kullanıldığı için bu, tüm Osmanlı halkı anlamında kullanılmıştır.
[4] Allahın cömertçe yardım edeceği anlamında.
[5] Tanzimat’tan sonra, en yüksek rütbeli devlet görevlileri için kullanılan hitap.
[6] Tanzimat-ı Hayriye: 3 Kasım 1839 Yılında ilan edilen ve Osmanlı devletinde çok ciddi değişikliklerin olasına neden olan ferman. Bu fermanla ilk kez padişahın bazı yetkileri kısıtlanırken “Osmanlı Millet Sistemi”nde de büyük değişiklikler olmuş ve Müslümanlarla, gayrimüslimlere eşit haklar tanınması gündeme gelmiştir. Ancak özellikle Arap eyaletleri ve Musul gibi bölgelerde gayrimüslimlere verilen bu hak tepkiyle karşılanmış ve bu bölgelerde Tanzimat fermenı uygulanamamıştır.
[7] Köşeli parantez içindeki[ ] ve dipnotlardaki ifadeler bize aittir.
[8] Mollalık, müderrislikten sonra gelen ilmiye payesi
[9] İlmiye rütbesinden İstanbul tarîk-ı mevleviyetlerinin ilk payesi
[10] Mevleviyyet payesine ulaşmış olan sarıklı âlimler
[11] Nâib, kadı vekili, şerîat hükümlerine göre hüküm veren hâkim
[12] Padişah sarayının ahırı
Subscribe to:
Posts (Atom)